Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 10/10/2014 NUMARASI : 2011/202-2014/419 Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın sözleşmeye dayalı verilen bonoya yönelik menfi tespit ilişkisi bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 17/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 17/10/2014 NUMARASI : 2014/255-2014/520 Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın sözleşmeye dayalı menfi tespit istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 20/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık, şirket çalışanlarına kar payı verilmesine ilişkin sözleşmeye dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, karar Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiştir. Davacı vekili taraflar arasında yapılan ve çalışanlara kar payı verilmesini içeren sözleşme bulunduğunu ancak müvekkilinin davalılara borcu bulunmamasına karşın davalıların müvekkili hakkında icra takip işlemi başlattıklarını ileri sürerek menfi tespit isteminde bulunmuş olup, somut uyuşmazlığın şirket ile çalışanları arasında düzenlenen hizmet sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacağına ilişkin olması ve hükmün iş mahkemesi sıfatı ile verilmemesi göz önüne alındığında, uyuşmazlığın açıklanan niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi'ne ait olup, dosya içinde Yüksek 13....

        Eldeki dava da davacı, davalı ile yapıldığı iddia edilen 26.10.2003 tarihli “Gayrimenkul Hisse Satış Sözleşmesi” ne dayanmış olup, Kumru Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/110 esas sayılı dosyasına konu menfi tespit istemine ilişkin icra takibinin dayanağının da aynı sözleşme olduğu anlaşılmaktadır. O halde, eldeki davanın konusunu oluşturan taleple diğer dava dosyasındaki taleplerin aynı sözleşmeye dayalı olduğu, bu iki dava arasında hukuki ve fiili irtibatın bulunduğu ve bir dosyada verilecek hükmün diğerini etkileyebilecek nitelikte olduğunun kabulü zorunludur. Bu itibarla az yukarıda anılan dava dosyası ile eldeki davanın birleştirilerek yargılamanın sürdürülmesi gereklidir. Mahkemece, açıklanan dava dosyası ile birleştirilerek yargılamanın devam ettirilmesi ve hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır....

          Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre; hernekadar davacı vekili, davalının müvekkilinden haksız yere ve sözleşmeye aykırı olarak ödenti tahsil ettiğini iddia etmişse de yapılan ödemelerin taraflar arasındaki 09.....1998, ....01.1999, ....05.2001 ve 06.04.2004 tarihli protokollere dayandığı, bizzat davacı kooperatifin defter kayıtlarına göre de davalıdan alacaklı olmadığı, tersine borçlu durumda olduğu, bu nedenle alacak ve menfi tespit isteminin yerinde olmadığı, davalı birliğe üye olmayan davacının genel kurul kararının iptalini talep edemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/819 KARAR NO : 2018/266 DAVA : Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 29/12/2017 KARAR TARİHİ : 30/03/2018 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin .../.../... tarihli davalı banka ile dava dışı ... ... arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesini kefil sıfatıyla imzaladığını, ancak söz konusu kefaletin tarih içermemesi ve müvekkilinin el yazısı ile yazılmaması nedeniyle geçersiz olduğunu, kefaletin geçerli olduğu kabul edilse dahi müvekkilinin kefili olduğu sözleşmeye istinaden kullanılan kredinin, borçlu tarafından ödenmiş olduğunu, söz konusu sözleşmeye dayalı herhangi bir borç bulunmadığını, davalı bankanın .../.../... tarihli ihbarı ile müvekkilinin borcunun bulunduğu iddia edilmiş ise de müvekkilinin davalı bankaya herhangi bir borcu bulunmadığını, yaptıkları araştırma neticesinde davalı banka tarafından müvekkilinin bilgisi ve rızası...

              Davalı vekili, müvekkilinin ihtiyati haciz kararı alarak icra takibi başlattığını, takibin itirazsız kesinleştiğini, takibe konu banka alacağının 27.100.000.000.TL olduğunu, maddi hata sonucu sehven takipte 28.300.000.000.TL istendiğinin gayri nakit alacağın davacı müteselsil kefillerden talep edilmesinde yasaya ve sözleşmeye aykırı bir durum bulunmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre, takip dosyasına dayalı alacak hakkında ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/432 değişik ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit - alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                  Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 13/11/2014 NUMARASI : 2013/34-2014/345 Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın sözleşmeye dayalı bonoya yönelik menfi tespit istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 17/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; işbu dava da kambiyo vasfına haiz bonolardan kaynaklı menfi tespit isteminin talep edildiği ve dava tarihi itibariyle Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; işbu davanın haksız fiilden kaynaklanan alacak/menfi tespit iddiasına dayandığını, kambiyo senedine dayalı menfi tespit iddialarının dışında 140.000,00 TL alacak taleplerinin bulunduğunu, kambiyo senetleriyle ilgili görevsizlik kararı verilse dahi alacak noktasında yerel mahkemenin görevli olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davanın bir kısmının tefrik edilmesi ve yalnızca menfi tespit iddiaları yönünden görevsizlik verilmesi gerektiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; menfi tespit talebine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu