verdiğini, davacının bu davranışının iş akdine açıkça aykırılık teşkil ettiğini, ayıraca bu bilgilerin davacıya ait hukuk bürosundan temin edildiğini öğrenen üçüncü kişiler nezdinde davacının mesleki ve ticari itibarının olumsuz etkilendiğini belirterek, davalının sözleşmeye aykırı davranışı ile yine sözleşme gereği 3 aylık brüt maaşına tekabül eden 5.332,50 TL tutarında maddi tazminatın ve bu aykırılığın davacı uhdesinde oluşturduğu manevi zararı bir nebze olsun telafi edebilmek adına 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Manevi tazminata ilişkin istinaf itirazlarına gelince manevi zarar mal varlığında bir azalmayı değil ve fakat kişilik haklarına vaki tecavüz nedeniyle bir kimsenin duyduğu cismani ve manevi acı ve ızdırabı, elemi ve böylece yaşama zevkinde bir azalmayı ifade eder. 6098 sayılı TBK’nın 58. maddesine göre, kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören kişi, uğradığı manevi zarara karşılık olarak manevi tazminat adı altında bir miktar paranın ödenmesini isteyebilir. Şahsiyet haklarına saldırıda, manevi tazminat istenebilmesi için maddede belirtilen şartların gerçekleşmesi gerekir. Bu şartlar ise şahsiyet haklarına saldırı olması, saldırının haksız olması, manevi zarara uğranılması, kusurlu olunması ve illiyet bağı bulunmasıdır. (Bkz. Prof Dr. Safa Reisoğlu, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, yirminci baskı, S.202-208) Aynı Yasa'nın 114/2. maddesinde ise, haksız fiil sorumluluğuna ilişkin hükümlerin kıyasen sözleşmeye aykırılık hallerine de uygulanacağı belirtilmiştir....
ihlali neticesinde İnşaatın teshiri edilmemesi, tapu devrinin yapılmaması karşısında müvekkillerinin derin üzümü ve dem yaşamış olduğunu, davalı şirketin bu tutumu haksız fiil olarak değerlendirerek sözleşmeye aykırılık nedeniyle 10.000 Tl. manevi tazminat ödemesine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı tarafın, davalının haksız ve sözleşmeye aykırı eylemleri nedeniyle Türkiye ve Çin'de ticari itibar kaybına uğradığı iddiasıyla dava konusu yaptığı manevi tazminat talebi, mahkemece “...iddia konusu durumun şirketlere yönelik kişisel bir saldırı mahiyetinde olmadığı...” gerekçesiyle reddedilmiştir. 818 sayılı BK'nın 98/II. maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 49. maddesi hükmü karşısında koşullarının bulunması halinde sözleşmeye aykırı davranışlar nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunulması mümkündür. Tüzel kişinin ekonomik faaliyetini yürütürken kazandığı saygınlık, onun kişisel değerleri içinde yer alır. Ticari şeref ve haysiyetin çiğnenmesi, onun ekonomik yaşam içindeki yerini ve durumunu sarsabilir. Ekonomik itibar da tüzel kişinin şeref ve haysiyetinin bir görüntüsüdür. Tüzel kişinin ekonomik faaliyetleri de toplum tarafından değerlendirilmektedir....
Mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebi yönünden ise davacının müracaat evraklarının zamanında ulaşmaması, davalı tarafın kusurundan kaynaklanmış ise de, davacının istediği yere atanamamasında, davacının da ihmal ve kusurunun bulunduğu, kendisi ve geleceği için önem arz eden bir başvuruyu bizzat giderek mahallinde yapabileceği, ayrıca davacının bu gecikme nedeniyle açıkta da kalmadığı, gönderinin zamanında ulaştırılması halinde dahi davacının yine de atandığı yere Devlet Mecburi Hizmet Yükümlülüğünü tamamlaması için atanmasının mümkün olacağı, manevi tazminatın yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesi ile manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, taşıma sözleşmesine dayalı olarak taşınan başvuru formunun alıcısına süresinde teslim edilememesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçe ile manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
Üyesi ... mahkememize sundukları 15/09/2021 tarihli raporlarında; Davalının 08.04.2009 tarihli 238.000 TL bedelli bonoyu takibe koymasının sözleşmeye aykırılık teşkil etmediği, Temlik konusu alacak için yaptığı ödemeler ve ferileri tamamen iade edilmeden davalının alacağı geri temlik etmekten bütünüyle kaçınmasının sözleşmeye aykırı bir davranış teşkil etmediği, Davalının temlik borçlusuna dava açma yükümlülüğünün bulunmadığı, Davacının temlik ettiği alacağın tahsiline ilişkin olarak temlik borçlusu hastane aleyhine açtığı davanın reddedilmesi sebebiyle uğradığı zararların kendi riski kapsamındaki davranışı sebebiyle oluştuğu, Davacının davalıdan talep ettiği tazminat alacağının bulunmadığını belirtmişlerdir. Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine uğranılan zararların tahsili için maddi tazminat ile manevi tazminat talebinde bulunulduğu, davacının 26.03.2009 tarihli “Temlikname” ile borçlusu ......
Mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulü ile 79.227.60 TL.nin akdin fesih tarihi 28.11.2005 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmenin davacı tarafın sözleşmenin 5/d maddesine aykırı davranışı nedeniyle 18.4.2006 tarihinden itibaren bir yıl süre ile feshedildiği tarafların ve mahkemenin kabulündedir. Sözleşmenin 5/d maddesi "Reçete karşılığı bulunmayan ve kime ait olduğu ispatlanmayan ilaç küpürünün veya küpürü kesilmiş ilaçların eczanede bulunması durumunda sözleşme fesih edilir. Fesih tarihinden itibaren bir yıl sözleşme imzalanmaz" düzenlemesi getirmiştir. Davacı eczane çalışanları evinde yapılan aramada 1000 üzerinde ilaç küpürü, küpürü kesilmiş ilaç, 3 kişiye ait ... Karnesi ve nüfus cüzdanının bulunduğu anlaşılmaktadır....
Hukuk Dairesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 05/09/2014 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının eşinin ölümü nedeniyle açtığı manevi tazminat davasının reddine, davacının kızının ölümü nedeniyle açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen 09/05/2017 günlü karara karşı davacı vekili ile davalılardan ... vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; davalılardan ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin manevi tazminat miktarına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK'nın 353/1-b-2 maddesi gereği yeniden hüküm tesisi ile davacının eşinin ölümü nedeniyle açtığı manevi tazminat davasının reddine, davacının kızının ölümü nedeniyle açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen 10/05/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı...
harici baskı ve satışı nedeniyle takdiren ve taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL maddi ve takdiren 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
şikayet hakkının kullanımı kapsamında kalan ve davacının kişilik haklarına saldırı oluşturmayan şikayetlerden dolayı davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulamayacağının kabulü ile koşulları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....