Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, talep konusu bilgisayar, soğuk hava sisteminin atıl kalmasından uğranılan zararın davacının sözleşme ile kabul ettiği borçlarından olduğu, sözleşmenin feshi ile zarar arasında bir illiyet bağı olmadığı gibi sözleşmenin feshinin de sözleşmede tanınan bir hakkın kullanılması olduğu, zira sözleşmenin 6/1. maddesinde davalıya herhangi bir gerekçe göstermeden ihbar koşulu ile sözleşmeyi feshetme yetkisinin tanındığı, hükme esas alınan bilirkişi heyet raporunda da gerekçeli olarak açıklandığı üzere, davacının davalının markasının yayılmasına katkısının olmadığı, satışlarının ülke genelinin gerisinde kaldığı, müşteri çevresinden yararlanmaya da devam ettiği belirtilerek, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
- KARAR - Davacı vekili, müvekkilinin de aralarında bulunduğu bir kısım arsa sahipleri ile davalı arasında 27.07.2004 tarihinde düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile yüklenicinin sözleşme konusu olan 7 parselde inşaat yapmayı taahhüt ettiğini, sözleşmenin tüm arsa sahipleriyle yapılmaması nedeniyle geçersiz olduğunu, bir kısım paydaşlarla halen dahi sözleşme yapılamadığını, sözleşme sonrası imar planının iptal edilmesi nedeniyle sözleşmenin ifasının mümkün olmadığını, kaldı ki sözleşme tarihinden uzun zaman geçmesine rağmen ifasına başlanmaması nedeniyle ifanın davacı açısından öneminin kalmadığı gerekçesiyle sözleşmenin feshine ve tapudaki şerhin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/339 Esas sayılı dosyasında 28/02/2017 tarihli duruşmada 2 numaralı ara kararı ile davanın itirazın iptali ve sözleşmenin feshi talepli olarak açıldığı, bu durumda sözleşmenin feshi davasının ayrı bir esasa kaydedilmesi gerektiği gerekçesiyle, sözleşmenin feshi talebinin bu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiş ve gerekçeli tefrik kararı da oluşturularak, aynı mahkemenin 2017/165 Esas sayılı dosyası üzerinden sözleşmenin iptali talepli dava da yargılamaya devam olunmuştur. İlk derece mahkemesince; hukuki yarara ilişkin dava şartı yokluğundan dolayı davanın usulden reddine karar verilmiş ve bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
gereken mali hak bedelinin toplam KDV hariç 9.540,00-TL olarak belirlendiğini, Mali Şartlar başlıklı 7. maddede ödeme tarihleri ve şeklinin tespit edildiğini, sözleşmenin yenilenmesi hususunun sözleşmenin Süresi başlıklı 8.maddenin 2.bendindeki düzenleme nedeniyle sözleşmenin uzayarak devam ettiğini, Sözleşmenin “MALİ ŞARTLAR” başlıklı 7.maddesinin 3.bendinde “01.01.2009 tarihinden itibaren sözleşmenin otomatik olarak yenilendiği her bir takvim yılı için ödenecek mali hak bedeli bir önceki yılın mali hak bedeli esas alınarak TÜİK tarafından bir önceki yıl için belirlenen ÜFE+TÜFE/2 oranında artış uygulanmak suretiyle .... ödenir.” hükmünden de anlaşılacağı üzere sözleşmenin yenilendiği dönemler için vade ve ödeme miktarlarının ne olacağının kararlaştırıldığını, söz konusu düzenlemeler gereği sözleşmenin yenilendiği dönemler için davalı tarafından müvekkili ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; taraflar arasındaki 27/04/2015 tarihli sözleşmenin, imzalandığı tarihten itibaren 1 yıl süreli olduğu, sonrasında taraflar arasında 12/07/2016 tarihli sözleşmenin imzalandığı, bu sözleşmenin 12. maddesinde; haklı nedenlerin oluşması durumunda 3 ay süre beklemeden ......
Müdürlüğünün 18/03/2019 tarih ve 2019/1 sayılı tasfiye talepli dilekçeye verilen 30/07/2019 tarihli E.23045 sayılı tasfiye talep sonucu konulu kararı hukuka aykırı olduğundan sözleşmenin feshi ve tasfiyesi talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiğinden sözleşmenin tasfiyesine karar verilmesini, sözleşmenin uygulanmasına devam edilmesi mümkün olmadığından sözleşmenin uygulanmasına devam edilmesi gerektiğine ilişkin kararın ihtiyati tedbir mahiyetinde tedbiren durdurulmasına, dava süresince bu iş kapsamında verilen ...'a ait 05/09/2018 tarih ... sayılı teminat mektubunun paraya çevrilmesinin önüne geçmek maksadı ile ihtiyati tedbir kararı verilmesini, sözleşmenin tasfiyesi konusunda aksi kanaatte olunması durumunda işin yapımı için belirlenen sürenin uzatılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki 03.02.2014 tarihli sözleşmenin 9 uncu bendinin sözleşmenin feshi ve sonuçlarına ilişkin olduğu, 9.3 maddesi kapsamında taraflar arasında akdedilmiş sözleşmenin herhangi bir maddesinin ihlali halinde taraflardan birinin sözleşmenin feshedilebileceğinin düzenlendiği, yargılama aşamasında sözleşmenin tarafı olan ...'un oğlu ... hakkında Elazığ 2....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı şirket ile müvekkil idare arasında imzalanan sözleşmenin, anahtar teslim götürü bedel olarak imzalandığını ve tasfiye süreci dahil olmak üzere davacı şirket ile yapılan tüm işlemler, sözleşmeye uygun şekilde gerçekleştirildiğini, ancak davacı şirketin, sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getiremediğini ve iş bu sözleşmeni, Yapım İşleri Genel Şartnamesi hükümlerine göre feshedildiğini, davacı şirketin, sözleşmenin feshinden sonra sözleşmenin türüne karşı itirazlarını sunduğunu ve sözleşmenin devamı aşamasında bu yönde herhangi bir itirazı bulunmadığını, Oysaki sözleşmenin türüne ilişkin itirazların, ihale aşamasının konusu olduğunu. müvekkili İdarenin, aldığı her kararda ve firma ile yaptığı her yazışmada imzalanan sözleşmede yer alan hükümlerin dışına çıkmadığını; hukuka aykırı herhangi bir işlem tesis etmediğini, davacı şirketin, sözleşmeden doğan yükümlüğünü yerine getiremediğinden sözleşmenin feshedildiğini, usul ve yasaya aykırı...
ile sözleşmenin sona erdiği 31.12.2015 tarihleri arasında 6 aydan fazla bir süre bulunduğu ve bunun, ticaret hayatı için sözleşmenin uzayacağı güveni doğuramayacak kadar uzun bir süre olduğunu, oluşturduğu varsayılsa bile, Distribütörlük sözleşmesinin 13....
Taraflar arasındaki sözleşme, okul kantininin işletilmesine yönelik olup sözleşmenin 23. maddesinde kira süresinin bitiş tarihinde kiracı tarafından tahliye edilmediği takdirde 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 75. maddesinde belirlenen usulün uyulanacağı açıkça belirtilmiştir.Taraflar arasında düzenlenen tarihsiz sözleşmenin ... şartlar bölümünün 2. maddesinde, sözleşmenin 4.5.2006 tarihine kadar geçerli olduğu açıkça belli olup, davalı idare tarafından da sözleşmenin 4.5.2006 tarihli yazı ile uzatılmayacağı açıkça davalıya bildirildiğine göre taraflar arasındaki kira sözleşmesi sona ermiş olduğundan davacının artık bu yerde kiracılık sıfatı kalmamıştır.Öyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA,9.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....