WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti. arasında 21.06.2006 tarihli bayilik ve işleticilik sözleşmesi imzalandığını ayrıca davalı şirket adına kayıtlı bulunan taşınmaz üzerinde müvekkili lehine 15 yıl süre ile intifa hakkı tanındığını, Rekabet Kurulu kararı nedeniyle sözleşmenin 21.06.2011 tarihinden itibaren geçersiz hale geldiğini, müvekkilinin davalıya 17.07.2006 ve 06.11.2006 tarihli faturalar karşılığında toplamda 233.000,00 TL ve ilave KDV yatırım bedeli ödendiğini, sözleşmenin süresinden önce sona ermesi nedeniyle kullanılmayacak olan yatırım bedellerinin 158.898,00 TL olduğunu, bu bedelin güncellenmesi halinde 336.889,00 TL'ye tekabül ettiğini ileri sürerek bu bedelin tahsilini sözleşmenin tarafı olan davalı şirket ve sözleşmeyi garantör sıfatıyla imzalayan davalılar ile akaryakıt istasyonunun devredildiği diğer davalı Talya Taşımacılık Taahhüt İnş. Malz. Tic. ve San. Ltd. Şti'nden tahsilini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımından ve esastan reddini istemiştir....

    Geçersiz sözleşmeye dayanarak davacı, fesih ve ödediği bedelin iadesini herzaman talep hakkına sahiptir. Bu nedenle davacının ödediği bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 4.7.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre,taraflar ...ında acentalık sözleşmesi bulunduğu, sözleşmenin yürürlüğe girmesi için 7.000 USD teminat ödemesi yapıldığı, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiği, ödenen teminatın iadesi gerektiği gerekçeleriyle davanın kabulüne ve davalının %40 oranında tazminatla sorumluluğuna karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, sözleşmenin feshi nedeniyle başlangıçta isim hakkı olarak ödediği bedelin iadesini talep etmiştir. Nitekim, davalıya gönderdiği ihtarnamede de talebinin isim hakkı bedeline yönelik olduğunu açıklamıştır. Öte yandan davalı da talebin isim hakkı bedeline ilişkin olduğunu belirtmekle birlikte ödenen bu bedelin geri istenemeyeceğini savunmuştur....

        Davalı, edimlerin yerine getirilmesinin imar yasası gereği mümkün olmadığından arsa malikleri ile yapılan sözleşmenin feshedildiğini, bedelin iadesi talebinin zamanaşımına uğradını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. Davacı, davasında noterden düzenlenen taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinin ifa imkansızlığı nedeniyle iptali ile ödediği bedelin iadesini istemiş, davalı ise süresi içinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur. Mahkemece Türk Borçlar Kanununun 146. maddesinde düzenlenen 10 yıllık zamanaşımı süresinin dava tarihi itibariyle geçmiş olduğu ve zamaşımını kesen herhangi bir hukuki sebebin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 22.11.1996 tarihli taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayanmaktadır. Sözleşmeye dayanan davalarda zamanaşımı süresi BK 125. (TBK 146) maddesi gereğince 10 yıldır....

          Mahkemece, yanlar arasında düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin tarafların gerçek iradelerini yansıtmadığından muvazaa sebebi ile geçersiz olduğunu belirterek sözleşmenin iptaline, 2005/269 Esas sayılı dosyada açılan davanın kısmen kabulü ile 2482 parsele ait tapu kaydının iptali ile ... adına tapuya tesciline, 300.000 ve 100.000 Amerikan Doları bedelli senetler nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine, cezai şartın tahsili istemiyle davalı-davacı ... tarafından açılan karşı davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı-davalı ... ve davalı-davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali tescil, olmadığı takdirde davalıya devri yapılan taşınmazın mülkiyetinin iadesi, sözleşme kapsamında düzenlenen senetlerin iptali, menfi tespit ve cezai şart olarak belirlenen bedelin tahsili isteğine ilişkindir....

            , cayma bildirimin tebliğinden itibaren 1 yıl içinde peşin alınan 300,00 TL ve 01/07/2012'de başlayan 01/07/2015'de biten toplam 15.100,00 TL bedelin iadesini talep ettiğini, hiçbir şekilde fesih ve ödeme yapılmayacağını söylediklerini belirterek sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

              Davacı tarafından sözleşmede belirlenen bedelin ödenmediği ileri sürülmüş, davalı ise davaya yanıt vermemiştir. Yapılan yargılama ve toplanan deliller kapsamında; taraflar arasındaki sözleşme gereği araç kaydının davalı adına yapıldığı ancak, sözleşmedeki bedelin ödendiğinin davalı tarafından ispat edilmediği görülmekle, bedelin ödenmemesi nedeniyle davalı tarafından sözleşme ile taahhüt edilen edimin ifa edilmediği, buna bağlı olarak, davacının sözleşmenin feshi ile araç kaydının adına tescili talebinde haklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, sözleşmenin feshi ile verilenlerin iadesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-DAVANIN KABULÜ İLE, Yenimahalle ......

                resmi şekle aykırı yapılmasının da sözleşmenin iptali sebebi olduğunu belirterek, davanın kabulü ile, müvekkiller ile davalı arasında akdedilen sözleşmenin iptaline, sözleşme karşılığında müvekkillerce ödenen bedellerin hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkesi gereği güncel değeri hesaplanarak faizi ile birlikte müvekkillere iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                Davacı, davalı ile devre mülk sözleşmesinin imzaladığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise süresinde sözleşmenin feshedilmediğini savunmuştur. Taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi ile davacıya üyelik hakkının tapu devrinin taahhüt edildiği ve kullanımının tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının, MK.706, BK.213, Tapu K.26 ve Noterlik K.60 maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, ayrıca, Devre Mülk Sözleşmesi 634 Sayılı Yasanın 57. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersizdir. Bu nedenle taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi de tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olup geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye dayanarak davacı, fesih ve ödediği bedelin iadesini her zaman talep hakkına sahiptir....

                  Maddesinde belirtilen İsim Hakkı bedelinin ne miktarda alınacağı gerek sözleşmede ve gerekse de dava dosyasına sunulan diğer bilgi ve belgeler üzerinden tespitinin yapılamadığı, dava konusu bedelin sözleşmenin teminat olarak değil, isim hakkı bedeli olarak ödenmiş olduğuna kanaat getirilmiş ve sözleşmenin davacı tarafından sona erdirilmiş olması nedeniyle de iadesinin talep edilemeyeceği anlaşılmakla..." gerekçesiyle davanın reddine, davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu