Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava nispi harca tabi olup nispi harçla görüldüğüne ve mahkemece ipoteğin kaldırılması davası reddedildiğine göre; ipotek bedeli üzerinden davalı banka yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de usul ve yasaya uygundur. Açıklanan sebeplerle, karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereği esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

Kargonun davalı adına tuttuğu hesap hareketlerinde Kasım 2011 sonundaki 41.027,52 TL alacağına (28.198,62 TL+12.828,90 TL) Aralık ayı için davacı tarafından hesaplanıp e-posta ile bildirilen 10.099,36 TL hak ediş faturası Kasım ve Aralık ayının yansıtma faturaları ve davacı kabulündeki 3.533,86 TL demirbaş faturası dikkate alınarak davalı ticari vekilin 26.12.2011 tarihli alacağının 45.858,87 TL olduğu, sözleşmenin 38/e maddesine göre sözleşmenin 3 ay önceden yazılı haber verilerek feshedilebileceği hükmü gereği 26.12.2011 tarihinin fesih bildirim tarihi olarak kabul edilmesi, böylelikle feshin 3 ay sonraki tarihte 26.03.2012 tarihinde fesholacağı dikkate alındığında davalı ticari vekilin bu sürede elde edebileceği net kazancının 855,59 TL olarak hesaplandığı." kanaati bildirilmiştir. GEREKÇE: Asıl dava itirazın iptali, birleşen dava ise sözleşmenin haksız feshinden kaynaklanan alacak davasıdır....

    GEREKÇE: Asıl dava itirazın iptali, birleşen dava ise sözleşmenin haksız feshinden kaynaklanan alacak davasıdır. Asıl davada davacı Fillo Lojistik A.Ş, davalının ticari vekil olarak tahsil ettiği bedellerin kendisine ödenmediğinden bahisle sözleşmede teminat olarak ipotek edilen taşınmazın ipoteğinin paraya çevrilmesi yoluyla başlattığı icra takibine itiraz üzerine itirazın iptali davası açmış; davalı, sözleşmenin haksız feshedildiğinden ve davacıya borcunun bulunmadığını beyanla davanın reddini istemiştir. Birleşen davada davacı Ergün Balcı, sözleşmenin davalı şirket tarafından haksız olarak feshedilmesi nedeniyle uğradığı zararların tahsili amacıyla alacak isteminde bulunmuş; davalı şirket ise, iddiaların yerinde olmadığını, feshin haklı olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir....

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.12.2001 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.03.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, mülkiyet payının 1/3'ü kendisine ait bulunan 95 ada 15 parsel sayılı taşınmazı üzerine davalı ... yararına kurulan 04.10.2001 ... ve 3017 sayılı ipoteğin tamamen karşılıksız bulunduğunu, o tarihte ipotek sözleşmesi tarafı olarak kendi vekili sıfatıyla işleme katılan ... ...'...

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması(fekki) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av....'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili,davalı bankanın ipotekli taşınmazın maliki olan müvekkilinden alacak isteminde bulunduğu İzmir 23.İcra Müdürlüğünün 2007/ 7610 esas sayılı takip dosyasına konu ipoteğin iptali gerektiğini, ipoteği tesis eden vekilin bu konuda yetkisinin bulunmadığını belirterek ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir....

        ye olan 160.000,00 TL borcu öderse bu ipoteğin fekkinin ... tarafından sağlanacağının hüküm altına alındığı, davacının taşınmazına konulan ipoteğin kaldırılması koşullarının oluşmadığı, davacıların sözleşmenin 6 ncı maddesindeki "işbu protokolde yer alan hükümlerin hepsi birlikte gerçekleşecek olup protokol şartlarından birinin gerçekleşmemesi durumunda diğerleri de hükümsüz kalacak." hükmüne dayanarak davalının sözleşmenin 2 nci maddesindeki birtakım ödemeleri yapmadığı iddiasıyla sözleşmenin geçersizliği ve ipoteğin kaldırılması talebinin hukuka ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 nci maddesine uygun olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

          pay devri ödemesi için davacı hem 31.12.2020 vadeli senedi hem de ödemenin teminatı olarak ipotek verdiğini, sözleşmenin Cezai Şartlar ve Tazminat başlıklı 4.3....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.7.2006 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması, alacak ve tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; ipoteğin kaldırılması isteğinin reddine, tapu iptal ve tescil isteğinin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, dair verilen 11.5.2007 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 11.12.2007 günü için yapılan tebliğat üzerine temyiz eden davacı ... vekili Av.... ile karşı taraftan davalılar F.Neriman Sünbül vd. vekili Av.... ve davalı ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

              Değerlendirme 1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tapu iptali ve tescil davası ile aile konutu şerhi konulması davasına yönelik temyiz itirazları ile davalı ...'ün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2.Davacının, ipoteğin kaldırılması davasına yönelik temyiz itirazları bakımından yapılan incelemede; Davacının, aile konutu olduğu iddia edilen taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması davası yönünden nispi harç alınmaksızın yargılama yapılarak hüküm kurulmuştur. İpotek bedeli 800.000,00 TL'dir. İpoteğin kaldırılmasına ilişkin istemler nispi harca tâbi olup, davanın değeri ipotek miktarı olduğundan, 492 Sayılı Kanun'un 30 uncu ve 32 nci maddeleri gereğince bu bedel üzerinden nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz....

                Konutlar olarak 2005 yılında yapımına başlandığını, müvekkili ile davalı şirketler arasında 09/05/2005 yılında taşınmaz satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği sözleşme imzasında ödenecek peşinat, konut tesliminde ödenecek miktar ve taksitlendirilen miktar ile birlikte toplamda 159.892,00 TL ödeme yapma konusunda anlaştıklarını ve müvekkili tarafından karralaştırılan bu miktarın satıcıya ödendiğini, sözleşmenin 7, 3 maddesi gereğince "alıcı, bu sözleşmeden doğan borcunun tamanmını ödemiş ise, konutun tapusunun verilmesini, tapu üzerine tesis edilmiş ipotek varsa tesis edilmiş olan ipoteğin fekkini talep edebilir. İpotek fekkinden doğan harç ve masrafların alıcıya aittir." denildiğini, müvekkilinin sözleşme gereği kendisine yüklenen bütün ödemeleri yaptığını belirterek ..... numaralı bağımsız bölüm üzerinde kurulan ipoteğin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu