Taraflar arasında 26/05/2005 tarihinde Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmenin 21/03/2006 tarihinde yenilendiği, yenilenen sözleşmenin 11.maddesinde; sözleşme süresinin 01/01/206-31/12/2006 tarihlerini kapsadığı, taraflardan birinin sözleşmenin bitiminden en geç bir ay önce fesih bildiriminde bulunmadığı taktirde aynı şartlarla MSG'nin ilan edeceği tarifelerle devam edeceği, 12/2.maddesinde; MSG'nin yada yayın kuruluşunun faaliyetinin sona ermesi, acze düşmesi, tasfiyesi, iflası yada sözleşmenin 1. maddesinde yazılı taraflardan birinin değişmesi halinde sözleşmenin kendiliğinden son bulacağının hüküm altına alındığı tespit edilmiştir. Dosya içerisinde fotokopileri mevcut Radyo ve Televizyon Üst Kurulu İzin ve Tahsisler Dairesi'nin 26/12/2013 tarih ve 017470 sayılı 19/09/2013 tarih ve 013195 sayılı yazıları ile Denizli, Manisa ve Aydın illerinde yayın yapan ..., 22/11/2102 tarihli yazı ile Bursa, Kocaeli ve Hatay ilinde ... adı ile yayın yapan ... A.Ş.'...
Bu hali ile davalı tarafın yayın yapıp yapmadığı ve sözleşmenin 12/2. maddesi uyarınca sözleşmenin kendiliğinden feshi koşullarının oluşup oluşmadığının tespiti mümkün değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacılar ve bir kısım davalılar tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av.... ve temyiz eden davalılar vekili Av.... geldiler. Hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmü davacı ve davalılar vekili temyiz etmiştir....
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Taraflar arasında imzalanan hizmet sözleşmesinin 13.1. maddesi gereğince sözleşmenin 01.07.2015-01.07.2016 tarihleri arasında mer'i ve muteber olduğu, sözleşmenin bitim tarihinde 30 gün önce taraflar feshi ihbarda bulunmadıkça sözleşmenin 1 yıl daha uzayacağı, bu şekilde sözleşmenin en son 01.07.2017-01.07.2018 döneminde de uzamış iken 08.10.2017tarihli e-mail ile sözleşmenin 31.10.2018 tarihinde sona ereceğinin belirtildiği ve bu şekilde sözleşmenin süresinden önce feshedilmesi sonrasında projede çalışan özel güvenlik görevlilerinin işine son verildiğini, açılan işe iade davaları sonrasında işçilerin işe iadelerine karar ve vekalet ücretleriyle dava giderlerinin ve masraflarının müşterek müteselsil olarak davacı ve davalı şirket üzerine bırakıldığını ve davacı şirket tarafından icra müdürlüğüne ödemelerin yapıldığını, bu ödemeler için davacı şirketin davalı şirkete rücu hakkının olmadığını belirtilerek davanın reddinin talep...
Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin geçerli olduğu, cayma hakkının taşınmazın teslimiyle başlayacağı, dosya içeriğine göre taşınmazın henüz davacıya teslim edilmediği, sözleşmenin bu aşamada askıda olduğu, davacının cayma hakkını taşınmazın teslimine kadar dilediği zaman kullanabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan sözleşmenin devremülk satış sözleşmesi olarak düzenlendiği, sözleşmenin B bendinde “SATILAN DEVRE” başlığında taşınmazın niteliği belirtilmiş olup, taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
yaptığı, daha sonra da 1.304.829.30 TL'lik hammadde faturası düzenlediği, yani müvekkili şirketin satım sözleşmesinin devamı boyunca sözleşmenin ödeme hükümlerine göre hareket ettiği açık olup, davacı tarafın sözleşmeye uygun şekilde faturaların vadesini beklemeden ve alacakları muaccel hale gelmeden icra takibi başlattığını, bilirkişi raporunda bu yönde inceleme yapılmadığını, davacının düzenlediği her bir faturanın dikkate alınarak sözleşmede kararlaştırılan 150 günlük ödeme vadesinin geçip geçmediği konusunda bir inceleme yapılmadığını, İlk derece mahkemesinin itirazın iptali davasını adeta alacak davası gibi inceleyerek hüküm verdiğini, Yargıtay içtihatları ile de kabul edildiği üzere itirazın iptali davasının, takiple, dolayısıyla icra hukukunun kendine özgü kuralları ile sıkı sıkıya bağlı, nevi şahsına münhasır bir dava türü olduğunu, itirazın iptali davası ile alacak davası birbirinden tamamen farklı olup itirazın iptali alacak davası gibi görülüp incelenemeyeceğini, itirazın iptali...
Bu sözleşmenin 14.maddesinde daha önce asıl borçluya kullandırılan 26.11.2011 tarihli sözleşmeye atıf yapılarak ikinci sözleşmenin 2011 tarihli sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olduğu bildirilmiştir. Sözleşmedeki bu hüküm gereğince davalı kefil 2011 tarihli sözleşme uyarınca oluşan kredi borcuna 2013 tarihli sözleşmedeki limit dahilinde ve temerrüt hükümlerinden sorumlu olacaktır. Mahkemece açıklanan ilke uyarınca banka alacağının tespiti için banka kayıtları üzerinde uzman bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Online Rezervasyon Sistemleri Kullanım Sözleşmesi imzalandığı, sözleşme geçerlilik süresinin imza tarihinden itibaren 3 yıl olarak belirlendiği ve sözleşmenin sona erme tarihinden 90 gün öncesine kadar noter kanalıyla yazılı fesih ihtarında bulunulmaması halinde sözleşmenin 3 sene daha uzayacağı ve sözleşmenin bu şekilde devamlılığını sürdüreceği sözleşmenin 7. Maddesinde belirlendiği ve gene sözleşmenin Cezai Şart başlıklı 10. Maddesinde; ". ..veya sözleşmedeki borçlarına aykırılık halinden dolayı Servis Sağlayıcı tarafından sözleşmenin feshedilmesine sebep olması durumunda, hizmetler karşılığı borçlarına ilave olarak servis sağlayıcısına otel başı 3000 (üçbin) Euro cezai şart ödemekle yükümlüdür." şeklinde taraflarca cezai şart belirlendiği, ... Yazılım ve Sistemleri Kullanım ve ... Çalışması için Sözleşme taahhütnamelerinde ......
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Sözleşmenin 3.5 maddesine göre garantili kontenjan kapsamında davacının odaları doldurması gerektiğini ancak odaların hazır olmasına rağmen bunun gerçekleşmediğini, davacının 19.09.2022 tarihli noter ihtarnamesinde 250.000 TL tutarlı depozitodan mutabakat yapılarak mahsup edilebileceğinin belirtildiği, ardından davacının kötü niyetle 02.11.2022 tarihli noter ihtarnamesi ile sözleşmeyi feshettiğini, anılan nedenlerle davanın reddini ve davacının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini savunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir. İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67....
tan rapor ve ek rapor alındığı, raporların bir bütün halinde değerlendirildiğinde hükme ve denetime elverişli olduğu, taraflar arasında genel kredi sözleşmesi uyarınca 01.07.2019 tarihi itibariyle ticari ilişkinin başladığı, sözleşmenin 6. Maddesi uyarınca banka kayıtlarının kesin delil olarak kabul edildiği, davalı tarafa hesap kat ihtarının 15.01.2020 tarihinde tebliğ edilerek davalının 1 günlük ödeme süresi sonunda 16.01.2020 tarihi itibariyle temerrüte düştüğü, taraflar arasındaki sözleşmenin 2.6 maddesi uyarınca bileşik usulde faiz tahakkukunun kabul edildiği, sözleşmenin 2.7....