Temyize konu ... bu dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile ödenen paranın tahsili isteğine ilişkin olup, devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır. Taşınmazın aynına taalluk etmekte olup, bu kabil satışlar resmi şekilde yapılması gerekir. Uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için geçerli bir sözleşme olması gerekir. Sözleşme resmi şekilde yapılmadığından hukuken geçersizdir. Bu nedenle 4077 sayılı yasadan kaynaklanan bir uyuşmazlık yoktur. Dava daha çok borçlar kanununun genel hükümlerine göre açılmış sözleşmenin iptali nedeniyle bedel iadesi isteğine ilişkindir. Öyle ise mahkemece işin esası incelenerek ve ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
süresi içinde arızalanması nedeniyle tamiri için 2.2.2009 tarihinde teslim ettiğini ancak 30 ... günü içinde tamir edilmediğini, bunun üzerine malın bedelinin iadesi için ... Tüketici Sorunları İl Hakem Heyetine başvurduğunu, ancak cihazın tamir edilerek tüketiciye teslimine karar verildiğini, verilen kararın yasaya aykırı olduğunu belirterek ... Tüketici Sorunları İl Hakem Heyeti kararının iptali ile fatura bedelinin faizi ile istirdadına karar verilmesini istemiştir. Davalı, yargılamaya katılmamıştır....
Temyize konu davada mahkemece, kararın gerekçesinde ''Davacılar tarafından davalı aleyhine açılan dava, davalının ayıplı mal teslimi nedeniyle sözleşmenin iptali, ödenen bedelin iadesi ve kalan bedel yönünden borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Davacılara ayıplı mal teslimi yapıldığı dosyaya sunulan belgeler ve bilirkişi raporu ile anlaşılmaktadır. Ayıplı olarak teslimi yapılan koltuk takımına davacılar tarafından kullanım nedeniyle hasar verildiği dikkate alınarak ayıplı ürünün değişimi söz konusu olmadığından davacılar tarafından ödenen bedelin iadesi ile kalan bedel yönünden borçlu olmadıklarının tespitine karar vermek gerekmiştir.'' denilmiştir. Oysa ki, hüküm fıkrasının 1.bendinde ''davanın kabulü ile eksik teslim nedeniyle 800,00 TL'nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiye 2.050,00 TL için davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,'' karar verilmiş ve gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmıştır....
ye devrettiğini izah ederek dava konusu taşınmazın davalı ... adına olan kaydın iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi, bu talep mümkün olmadığı takdirde taşınmazın satım bedeli olan 25.000,00 TL'nin sözleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar ... ve ... vekili, açılan davayı kabul etmediklerini, davacının 24.02.2009 tarihinde 25.000,00 TL'yi davalı ...'e ödediğini iddia ettiğini ancak yapılan sözleşmede herhangi bir bedel belirtilmediğini, sözleşmenin resmi şekil noksanlığı bir yana sözleşmenin asli unsuru olan bedel unsurunun noksanlığı sebebiyle geçerli bir satış sözleşmesinden bahsedilemeyeceğini, davalı ...'in davacıdan herhangi bir bedel almadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur....
Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ve bedel iadesi istemine ilişkindir....
Tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verildiği taktirde geç teslim nedeniyle kira alacağına hükmedilemez. Tapu iptali ve tescil şartları oluşmadığından davacının terditli davada ikincil talebi ödenen bedelin iadesi ve senet iptali istemi hakkında her hangi bir değerlendirme yapılmaması ve karar verilmemesi de yerinde değildir. Davacının eksik ifadan dolayı bedel indirimi, olmadığı taktirde ödenen bedelin tahsili ve senet iptali istemleri hakkında olumlu/olumsuz bir karar verilmemesi de HMK'nun 297/2.maddesine aykırılık teşkil etmektedir. Kamu düzenine açıkça aykırılık teşkil eden bu hususun yargılamanın her aşamasında re'sen dikkate alınması zorunlu ve gerekir. Ayrıca davacının ilk istemi taşınmazın aynına yönelik tapu iptali ve tescil olup taşınmazın aynına ilişkin davalarda dava değeri taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeridir....
Davaya konu düğün organizasyonu sözleşmesinin, davacılar tarafından, Ankara Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü İl Umumi Hıfzısıhha Kurulu tarafından alınan 26/08/2020 tarihli 2020/69 sayılı karar gerekçe gösterilerek tek yanlı olarak feshedildiği anlaşılmakta olup pandemi tedbirleri nedeniyle düğün organizasyonu yapılmasında çeşitli kısıtlamalara gidildiği ve dava konusu sözleşmenin konusu olan organizasyonun da tarihi itibariyle söz konusu tedbirlerden etkilendiğinde kuşku ve ihtilaf yoktur. Uyuşmazlık, söz konusu Hıfzısıhha Kurulu kararının davacılar tarafından tek yanlı feshe esas kılındığında sözleşmenin feshi nedeniyle tarafların ne oranda feshin sonuçlarına katlanmak zorunda olduğu hakkındadır....
Özel Öğretim Kurumlarında Öğrenci Ücretlerinin Tespit ve Tahsiline ait yönetmeliğin “Ücretlerin iadesi” 2007/11432 2008/802 başlıklı 10.maddesinde “Aşağıda belirtilen sebeplerden biri veya birkaçı dolayısıyla kurumdan ayrılan öğrencilerin ayrılış tarihinden sonraki aylara, günlere ve saatlere isabet eden ödenmiş ücretleri iade edilir. a)Öğrencinin il içinde veya il dışında başka bir kuruma naklolması, b)Öğrencinin ... sebebiyle kurumdan ayrılması, c)Kanun’un 15 inci ve 16 ıncı maddelerine göre kurumun kapatılması, d)Kurumların öğretime başlamasından önceki bir tarihte öğrencinin herhangi bir sebeple kurumdan ayrılması ve ayrılmak için müracaat etmesi, e)Öğrenci velisinin öğrenciyi kurumda okutamayacak duruma düştüğünü gösterir resmi makamlardan alacağı belgelerle tevsik etmesi, gerekir.”Şeklinde düzenlenmiş olup, öğrencinin öğretim kurumundan ayrıldığı tarihten sonraki süreye ilişkin ücretin iadesi, sayılan bu koşullarla sınırlandırılmıştır....
hisselendirildiğini, bu durumda bir kişinin kullanımının 13 gün olacağını, 26 hisseye ayrılmış bir bağımsız bölümde devre mülk kurulmasının hukuken mümkün olmadığını, ayrıca sözleşmenin noterde yapılması gerekirken resmi şekle aykırı yapılmasının da sözleşmenin iptali sebebi olduğunu belirterek, davanın kabulü ile, müvekkiller ile davalı arasında akdedilen sözleşmenin iptaline, sözleşme karşılığında müvekkillerce ödenen bedellerin hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkesi gereği güncel değeri hesaplanarak faizi ile birlikte müvekkillere iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/04/2019 NUMARASI : 2018/179 ESAS, 2019/177 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmenin İptali ve Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacı tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar Küçükali tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı şirketten satın aldığı devremülkün daha iyi bir döneme yükseltilmesi için 14.000 TL bedel karşılığı satış sözleşmesi ve borç senedi imzalatıldığını, cayma beyanının sözleşmede (yasa ve yönetmeliklere...