Mahkemece, alınan bilirkişi raporuna göre davacı bankanın taksitli ticari krediden dolayı takip tarihi itibariyle 7.368,72-TL'si asıl alacak olmak üzere toplam 7.550,05-TL alacaklı olduğu,davalı ... 'ın kabulünde olan toplam 8.374,20-TL'nin tespit olunan 7.550,05-TL banka alacağından fazla olduğundan bu alacak için itirazın iptaline karar verilmesinin talep olunamayacağı,dava konusu ticari kredili mevduat kredisi borcunun davalının kefalet imzası bulunmayan sözleşmelerden doğduğu ve bundan dolayı sorumlu tutulamayacağı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince süresinde temyiz edilmiştir. Dava kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın kefilden tahsili istemiyle başlatılan icra takibinde itirazın iptali davasıdır. Dava konusu takibe konu yapılan 18.04.2013 tarihli kredi sözleşmesinde davalı kefilin imzası bulunmaktadır....
Açıklanan kurallar ışığında takip konusu alacak değerlendirildiğinde mahkemece kabul edilen tahliye tarihine kadarki kira borcu yönünden alacak belirlenebilir ve likit olduğuna göre, hesaplanacak bu tutar üzerinden icra inkar tazminatının hüküm altına alınması gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....
Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin geçerli olduğu, cayma hakkının taşınmazın teslimiyle başlayacağı, dosya içeriğine göre taşınmazın henüz davacıya teslim edilmediği, sözleşmenin bu aşamada askıda olduğu, davacının cayma hakkını taşınmazın teslimine kadar dilediği zaman kullanabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan sözleşmenin devremülk satış sözleşmesi olarak düzenlendiği, sözleşmenin B bendinde “SATILAN DEVRE” başlığında taşınmazın niteliği belirtilmiş olup, taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Bu hali ile davalı tarafın yayın yapıp yapmadığı ve sözleşmenin 12/2. maddesi uyarınca sözleşmenin kendiliğinden feshi koşullarının oluşup oluşmadığının tespiti mümkün değildir....
Bu hali ile davalı tarafın yayın yapıp yapmadığı ve sözleşmenin 12/2. maddesi uyarınca sözleşmenin kendiliğinden feshi koşullarının oluşup oluşmadığının tespiti mümkün değildir....
esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı talebine ilişkin olduğu , Dosya kapsamında icra dosyalarının, iş mahkemesi kararlarının celp edildiği, iş mahkemesi kararlarının istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği, taraflar arasında 25.06.2015 tarihli sözleşme olduğu, sözleşmenin uyarınca 6 güvenlik görevlisininden hizmet alındığı, taraflar arasındaki sözleşmenin uzaması sebebiyle belirsiz süreli sözleşme haline geldiği, sözleşmede tarafların yükümlülüklerinin düzenlendiği, sözleşmenin 9....
yaptığı, daha sonra da 1.304.829.30 TL'lik hammadde faturası düzenlediği, yani müvekkili şirketin satım sözleşmesinin devamı boyunca sözleşmenin ödeme hükümlerine göre hareket ettiği açık olup, davacı tarafın sözleşmeye uygun şekilde faturaların vadesini beklemeden ve alacakları muaccel hale gelmeden icra takibi başlattığını, bilirkişi raporunda bu yönde inceleme yapılmadığını, davacının düzenlediği her bir faturanın dikkate alınarak sözleşmede kararlaştırılan 150 günlük ödeme vadesinin geçip geçmediği konusunda bir inceleme yapılmadığını, İlk derece mahkemesinin itirazın iptali davasını adeta alacak davası gibi inceleyerek hüküm verdiğini, Yargıtay içtihatları ile de kabul edildiği üzere itirazın iptali davasının, takiple, dolayısıyla icra hukukunun kendine özgü kuralları ile sıkı sıkıya bağlı, nevi şahsına münhasır bir dava türü olduğunu, itirazın iptali davası ile alacak davası birbirinden tamamen farklı olup itirazın iptali alacak davası gibi görülüp incelenemeyeceğini, itirazın iptali...
ilgili olduğu davalarda ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür....
esas sayılı icra takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen İPTALİ ile takibin takipte talep edilen; 159.883,89 TL asıl alacak 2.030,00 TL asıl alacak, 25.012,91 TL asıl alacak, 133,37 TL asıl alacak, 3.942,34 TL işlemiş faiz 25,38 TL işlemiş faiz, 139,80 TL işlemiş faiz, 206,61 TL BSMV 235,27 TL ihtar masrafı üzerinden takibin ödeme emrinde belirtilen faiz oranlarına ilişkin şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, 2- 7 Adet çek yaprağından dolayı sorumluluk bedeli toplamı olan 14.210,00 TL nin , davacı banka nezlinde açılacak faizsiz bir hesaba davalı tarafından depo edilmesine , 3-İİK'nun 67 maddesi gereğince icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan asıl alacak olan 191.609,57 TL’nin %20'si oranında hesaplanacakicra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 4-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 13.088,84.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 3.515,31....
Online Rezervasyon Sistemleri Kullanım Sözleşmesi imzalandığı, sözleşme geçerlilik süresinin imza tarihinden itibaren 3 yıl olarak belirlendiği ve sözleşmenin sona erme tarihinden 90 gün öncesine kadar noter kanalıyla yazılı fesih ihtarında bulunulmaması halinde sözleşmenin 3 sene daha uzayacağı ve sözleşmenin bu şekilde devamlılığını sürdüreceği sözleşmenin 7. Maddesinde belirlendiği ve gene sözleşmenin Cezai Şart başlıklı 10. Maddesinde; ". ..veya sözleşmedeki borçlarına aykırılık halinden dolayı Servis Sağlayıcı tarafından sözleşmenin feshedilmesine sebep olması durumunda, hizmetler karşılığı borçlarına ilave olarak servis sağlayıcısına otel başı 3000 (üçbin) Euro cezai şart ödemekle yükümlüdür." şeklinde taraflarca cezai şart belirlendiği, ... Yazılım ve Sistemleri Kullanım ve ... Çalışması için Sözleşme taahhütnamelerinde ......