Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “özel hükümler/şartlar” başlıklı 1. maddesinde 'Sözleşme konusu bağımsız bölümdeki 1 haftalık kullanıma tekabül eden Devre Mülk Hakkı payını iş bu sözleşmede yazılı bedel ve ödeme şartları karşılığında ALICI ya satmayı, ALICI da söz konusu bağımsız bölümdeki Devre Mülk Hakkı 1/2 payını aynı şartlarda almayı vaad ve taahhüt eder. SATICI sözleşmenin imzalanmasından itibaren 36 iş ayı sonunda alıcının borcunun da bitmesi şartıyla anılan Devre Mülk payını devre için ... Tapu Müdürlüğü’nde satış işlemini başlatmayı ve kati satış ferağ takririni vermek için müracaat etmeyi kabul ve taahhüt eder....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava; tüketici işlemi nedeniyle verildiği bildirilen emre yazılı bonolardan dolayı borçlu olunmadığının tespiti ve bonoların iptali istemine ilişkindir....
Belli bir miktar paranın verildiği tarihteki alım gücü ile aynı miktar paranın aradan geçen zamana ve enflasyon oranlarına bağlı olarak iade günündeki alım gücünün farklı ve az olduğu da bir gerçektir. Bu bakımdan iade kararı verilirken, satış sedeli olarak verilen paranın alım gücünün ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması ve bu şekilde iadeye karar verilmesi gerekmektedir. Geçersiz sözleşmeye göre bir bedel ödenmiş ise, 10.07.1940 tarih ve 1939/2 E.,1940/77 K. Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, taraflar satışın kanıtlanması durumunda verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca isteyebilirler. Satış bedelini geri vermeyen taraf taşınmaz malın kendisine verilmesi için karşı tarafı zorlayamaz verdiği bedel kendisine geri verilmeyen taraf ödediği bedel geri verilinceye kadar yararlandığı ürünleri ödemek ve ecrimisil vermekle yükümlü değildir....
Öncelikle, davalı vekilince her ne kadar yerel mahkemece hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğinden bahisle istinaf isteminde bulunulmuş ise de; yerel mahkemece basit yargılama usulüne tabi işbu davada, düzenlenen tensip tutanağının 10 numaralı bendinde HMK nun 139. maddesi uyarınca ön inceleme aşaması ile ilgili gerekli açıklama ve ihtaratın ve dava dilekçesinin davalıya usulünce tebliğine rağmen, davalının duruşmalara katılmadığı ve bu nedenle HMK 320. maddesine aykırılık iddiasının yerinde bulunmadığı ve reddi gerektiği anlaşılmıştır. Bu itibarla, dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, taraflar arasındaki "emlak rezervasyon sözleşmesi" başlıklı sözleşmenin içeriği ve niteliği itibariyle 6502 sy....
-TL peşinat ödemesi yapıldığı, adi yazılı sözleşmede inşaatın tamamlanma tarihinin 31/12/2019 tarihi olarak belirlendiği ve sözleşmenin feshi halinde ödenen paranın 90 gün içerisinde iade edileceği hususunun yazılı bulunduğu, davacı tarafından 07/02/2019 tarihinde sözleşmenin geçersiz olduğundan bahisle sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiği ve ödenen bedelin iadesinin talep edildiğine ilişkin ihtarname düzenlenerek ödeme için 1 günlük süre verildiği, 18/02/2019 tarihli takip talebi ile davalı şirket hakkında icra takibi başlatıldığı ve itiraz üzerine takibin durdurulduğu, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin resmi şekilde yapılmaması nedeni ile geçersiz olduğu ve davacı tarafın geçersiz sözleşme kapsamında ödediği bedelin iadesini talep edebileceği anlaşılmış olup, mahkemesince de tespit edilen bu hususlar dikkate alınarak davalı tarafın icra takibine yapmış olduğu itirazın dava tarihi tarihi itibarı ile haklı olduğunun kabulü ile itirazın iptali ile takibin devamına yönelik verilen...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki malın iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava finansal kiralama sözleşmelerinin kira bedellerinin ödenmemiş olması nedeniyle feshedildiği iddiasına dayalı olarak kira konusu iş makinesi ile otomobilin iadesi istemine ilişkindir. Davalı vekili, finansal kiralama sözleşmelerinin feshedildiğinin usulüne uygun şekilde müvekkiline tebliğ edilmediğini, bu nedenle sözleşmelerinin geçerli şekilde feshedilmediğini, sözleşmenin yapıldığı ... Noterliğine tescilinin yapılmaması nedeniyle sözleşmenin geçersiz olduğunu, ihtarnamelerden sonra müvekkilinin davacıya ödemeler yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
vermesinin söz konusu olmadığını, yine davalı tarafın istinaf başvurusunda, sözleşmenin geçersizliğinin tespitinin istenmediğini beyan etse de bu beyanın da asılsız olduğunu, dava dilekçesinin sonuç kısmında sözleşmenin geçersizliğinin vurgulandığını, kaldı ki, sözleşmenin geçersiz olduğunun tespiti mahkemeden talep edilmese de, mahkemenin sebepsiz zenginleşmeye dayanarak, zenginleşen tarafın ödenen meblağı davacıya vermesi hükmünü kurması için dayanak sözleşmenin geçersizliğine de hükmetmesi gerektiğini, bunun yargılamanın olağan akışı için mahkemenin tespit etmesi gereken bir durum olduğunu, mahkemenin sözleşme geçersizliğini tespit etmeden hüküm kurmasının mümkün olmadığını, davalı tarafın istinaf başvurusundaki takibin devamına ilişkin bir talep yapılmamış olmasına rağmen mahkemenin takibin devamına karar vermiş olmasının yanlış olduğu beyanının dikate alınmaması gerektiğini, davalının icra inkar tazminatına ilişkin itirazının da gerçek dışı ve mahkemeyi yanıltmaya yönelik bir beyan...
Geçersiz bir sözleşmenin ifa edilmesi halinde, artık taraflarca sadece şekil şartına aykırılık ileri sürülerek sözleşmenin geçersiz olduğunun ileri sürülmesi dürüstlük kuralına aykırıdır. Ancak, somut olayda iş yeri olarak kiralanan taşınmazın bir kısmının ortak kullanım yerlerinden olan sığınak olduğu, bu tarz bir yerin binadaki taşınmaz maliklerinden biri tarafından kiralanamayacağının anlaşılması üzerine kira sözleşmesinin taraflarca feshedildiği görülmüştür. Taraflar arasındaki geçersiz simsarlık sözleşmesinin tam olarak ifa edildiği kabul edilemez. Davacı, simsarlık ücretinin bir kısmının avans olarak ödemiştir. Avans ödemesinden sonra taraflar arasında geçerli şekilde bir simsarlık sözleşmesi kurulmadığından ve simsarın aracılık ettiği sözleşmenin usulüne uygun şekilde kurularak ifa edildiği kabul edilemeyeceğinden ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
su deposunun taşması nedeniyle uğranılan zararların tespiti, sözleşmenin ihlali nedeniyle meydana gelmiş ve gelecek tüm maddi ve manevi zarar ziyanın tespiti ile tespit edilecek ve iadesi ve tazmini gereken tüm alacak miktarlarının ödenmesi gereken tarihten itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ayrıca Menderes 2....
Mahkemece, davacının sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebinin reddine, davaya konu ... plakalı ... ... ... marka araçtaki ayıp nedeniyle 5.000,00 TL değer kaybı ile boya masrafı 3.000,00 TL toplamı 8.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılardan .... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılardan ...’nin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı aldığı 0 km aracın çeşitli yerlerinde paslanmalar meydana gelmesi nedeniyle ayıplı olduğunu ileri sürerek, sözleşmenin iptali ve bedel iadesi isteğiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı ... ...... A.Ş davanın reddini dilemiş; diğer davalı, dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır....