"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ...5. Tüketici Mahkemesi ve ...1....
Noterliği 04.11.2021 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarname ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin faizi ile birlikte iadesi için davalı şirkete ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamenin davalı şirkete 08.11.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirketçe ödenen bedel iade edilmediğini, ......
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, sözleşmenin feshi, iş bedeli olarak verilen senetlerin iptâli ve ödenen iş bedelinin iadesi istemiyle açılmış, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı iş sahibi, davalı yüklenici şirkete işin yapılmaması konusunda bir talimat vermemiştir. Davalı yüklenici şirketin sözleşme gereği edimini yerine getirmemesi üzerine, davalı yüklenici şirketi işin yapılması konusunda uyarmıştır. Davalı yüklenici şirket bu uyarıya rağmen işin yapılmasına başlamamıştır. Davacı iş sahibi sözleşme gereği iş bedelini ödemek suretiyle edimini yerine getirmiştir....
İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, taraflar arasındaki devre mülk sözleşmesinin cayma hakkının kullanılmış olmasından kaynaklı feshi ile sözleşme gereği davalıya ödenen bedelin davacıya iadesi talebini içermektedir. Taraflar arasında “Yalova Termal Saray hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi” düzenlendiği satıcının T3 alıcının davacı olduğu, sözleşme konusunun “Yalova ili Termal İlçesi Kirli Olma Mevkii 424 ada, 23,25 ve 27 parsellerin 7/3650 hissesinin satışı” kapsamında adi nitelikte düzenlendiği anlaşılmaktadır. Devremülk hakkı 634 sayılı TMK'nın 57. ve devamı maddelerinde düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olup, bu hak gayrimenkul hisse devri vaadini de içerdiğinden devrin anılan yasa hükmü ile Türk Medeni Kanunu 706, TK'nın 237, Tapu Kanununun 26 ve Noterlik Kanun'unun 89 maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri geçersizdir....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davada Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin tek taraflı feshi üzerine ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, resmi şekilde yapılmayan devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların Tüketici mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacının tüketici tanımına girdiği ve uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir....
Dava, Türk Medeni Kanununun 724 vd. maddeleri gereğince açılan tapu iptali tescil, kademeli istem ise ödenen bedelin iadesi ve zorunlu-faydalı giderler karşılığının tahsili isteğine ilişkindir. 1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve özellikle dava konusu taşınmazın paylı mülkiyete konu olup, davacının diğer paydaş ile yapmış olduğu herhangi bir sözleşme de bulunmamasına göre subjektif iyiniyetten sözedilemeyceğinden aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-Davacı, dilekçesinde kademeli istemde bulunmuştur. Bu istek kalemleri; tescil isteğinin reddi halinde ödediği bedelin iadesi ve ayrıca zorunlu-faydalı giderlerin tahsilidir. Mahkemece, ödendiği kabul edilen satış bedeli olarak 1.250,00 YTL ve taleple bağlı kalınarak 2000,00 YTL’de tazminata hükmedilmiştir. Ancak, davacının dilekçesinde belirttiği 3.250,00 YTL satış bedeli olarak ödediğini iddia ettiği miktara ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptal ve tescil, mümkün olmaması halinde ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir....
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasında düzenlenen 22.01.2019 tarihli "Taşınmazın Satılması Hakkında Aracılık Sözleşmesi" kapsamında davalı şirketin/aracının, davacı şirket ile nihai alıcı... arasında imzalanan 22.01.2019 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine aracılık yapması ve akabinde nihai alıcının satın almayı taahhüt ettiği bağımsız bölüm için öngörülen 115.000,00-USD satış bedelinin yalnızca 33.200,00-USD'lık kısmını ödemesi kalan kısmını ödememesi ve ... 13.Tüketici Mahkemesi'nin ... E sayılı dosyasıyla sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi için dava açması üzerine davacı şirket tarafından sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin bildirilerek söz konusu satışa aracılık yapması nedeniyle davalıya ödenen komisyon bedelinin iadesi için İst ...İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı dosyasıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır. .......
K A R A R Davacı, davalı ile ... nolu ve 11.02.2014 tarihli ... nolu adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmeleri imzaladığını, davalıya toplamda 9.665,00 TL ödediğini, sözleşme gereğince 36 adet sıralı toplamı 9.025,00 TL olan senetleri imzalayarak davalıya verdiğini ancak tesisi hiç kullanmadığını, 6502 sayılı TKHK’nun Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri başlıklı 50/2 ve 50/4 md.si nazara alındığında davalı tarafça bahsedilen sözleşmenin kendisine imzalattırılmasının mümkün olmadığını, ilgili maddede belirtilen ön bilgilendirme formunun davalı tarafça verilmediğini, md 50/6’da belirtilen cayma hakkı hakkında da bilgilendirilmediğini, davalıya ihtarname gönderilmesine rağmen davalının ödenen bedeli iade etmediğini belirterek bu nedenlerle sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin ödenme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte iadesini ve imzalanan senetlerden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava açılırken sözleşme nedeni ile ödenen bedelin iadesi ve gecikme cezası istenilmediğine göre dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmamaktadır. Ancak davada yer alan bir talep, ıslah konusu edilebilir. Bu husus yasa koyucunun amacına da uygun düşer. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun uygulaması da bu yöndedir (HGK 15.06.2016 gün ve 2014/4-1193 Esas, 2016/800 Karar sayılı ilâmı). Somut olayda; Dairemizin yerleşik içtihatları ve HGK 15.06.2016 gün ve 2014/4-1193 Esas, 2016/800 Karar sayılı kararı uyarınca dava açılırken istenmeyen ve ıslah ile talep edilen sözleşme nedeni ile davalıya ödenen bedelin iadesi ve gecikme cezasına da hükmedilmesi doğru olmamıştır....