Mahkemece elatmanın önlenmesi davasının taşınmazın maliki tarafından açılabileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava; kira sözleşmesine dayalı olarak açılan, kiralanana elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Kiralananın mülkiyetinin dava dışı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına ait olduğu yanlar arasında tartışmasızdır. Davacı, malikin taşınmazı 01.12.2006 başlangıç tarihli ve 3 yıl süreli kira sözleşmesi ile kendisine kiralamış olduğunu ileri sürmüş ve dosyaya da bu ./.. 2009/12832 - 13113 - 2 - sözleşmeyi sunmuştur. Malikin, mülkiyetindeki taşınmazı kullandırma amaçlı sözleşme ile üçüncü kişiye devri olanaklı olup sözleşmenin tarafı olan kiracının bu sıfatı devam ettiği sürece sözleşmeden kaynaklanan yararlanma hakkına müdahelenin önlenmesini isteyebilir....
Maddesinden kaynaklanan mülkiyet hakkına dayalı olarak elatmanın önlenmesi isteğinde bulunduğu, her ne kadar davacı ve davalı tacir olsa dahi uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesiyle ilgisinin bulunmadığı, esasen dava dilekçesinde de bu yönde bir iddiaya yer verilmediği, davanın bu özelliği itibariyle mutlak ve nispi ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği ve TTK hükümlerinin veya özel kanun hükümlerinin uygulanmasını gerektirir ticari bir uyuşmazlıktan söz edilemeyeceği, uyuşmazlığın çözümünün genel mahkemelerin görev kapsamında kaldığı sonucuna ulaşılmaktadır. Aksi uygulamanın, asliye ticaret mahkemelerinin kuruluş amacına ve niteliğine aykırı düşeceği açıktır. O halde davacı, mülkiyet hakkına dayalı olarak elatmanın önlenmesi isteği ile eldeki davayı açtığına göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözüm yerinin 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olduğu, Ankara 5....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ :ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 12091 ada 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili dava dışı .... Limited Şirketi ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, ancak yüklenicinin edimlerini tam olarak yerine getirmemesi sebebi ile sözleşmenin iptali hususunda açmış olduğu davanın kabul edilerek kararın kesinleştiğini, bu nedenle kat irtifakı kurulu 2 nolu parseldeki 9 nolu meskeni yükleniciden haricen satın alan davalının işgalinin haksız olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalı, yüklenici ile davacı aleyhine tapu iptali ve tescil davası açtığını, sonucunun beklenmesi gerektiğini, öte yandan binanın davacının tasarrufu altında olduğunu ve müdahalesinin bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, murisleri olan anneleri ... ... davalı ile 03.05.1999 tarihli sözleşme ile 273 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki dairenin satısı için anlaştıklarını, ancak sicilde devrin yapılamadığını, sözleşmenin geçersiz hale geldiğini, davalının tapu iptali ve tescil isteğiyle açtığı davanın da reddedilip kesinleştiğini, buna karşın davalının taşınmazda haksız bir şekilde oturmaya devam ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, taşınmazı haricen satın alarak 10.000 ... para ödediğini, bu bedelin kendisine iade edilmediğini, iade edilinceye değin fuzili şagil olduğundan bahsedilemeyeceğini ve kendisinden ecrimisil istenemeyeceğini belirterek, davanın reddini savunmuştur....
Noterliğinde 08.11.1996 tarihli "Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi" yaptıklarını, davalının da yükleniciden üzerinde kat mülkiyeti ve kat irtifakı kurulmamış çekişme konusu taşınmazdaki 6 nolu daireyi gayrımenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın alarak kullandığını, ancak yüklenici edimlerini yerine getirmediğinden sözleşmenin feshi isteğiyle .... Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı 1998/844 esas sayılı davanın kabulle sonuçlandığını, ayrıca yüklenici ve ondan haricen bağımsız bölüm satın alan davalının da aralarında bulunduğu 10 kişi aleyhine elatmanın önlenmesi ve yıkım istemiyle ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı 2003/1422 (bozma öncesi 2001/165) esas sayılı davanın da kabul edildiğini ve kararın kesinleştiğini, .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : SÖZLEŞMENİN İPTALİ,ELATMANIN ÖNLENMESİ YRG.GELİŞ TARİHİ: -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kira sözleşmesinin iptali ve buna bağlı olarak elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 6.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 6.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,7.1.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istekli asıl dava 20.05.2008 tarihinde açılmış, 09.04.2009 tarihinde dava konusu 14 sayılı parsel el değiştirmiş ve 22.12.2009 tarihinden itibaren elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının davacısı ... davayı takip etmemiş, anılan celse asıl davanın davalısı ... vekili davaya devam etmiş, 29.06.2010 tarihli oturumda ise davayı takip etmeyeceklerini bildirmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; ecrimisil, dava tarihinden önceki dönem için istenildiği, davanın kabulü halinde davacı ... lehine karar verileceği ve ...'un da davayı takip etmediği gözetilerek ecrimisil isteği bakımından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması doğrudur. Ancak, elatmanın önlenmesi isteği bakımından 6100 sayılı HMK'nun 125. maddesi uygulanması gerektiği kuşkusuzdur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA) Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.05.2007 gününde verilen dilekçe ile bayilik sözleşmesinden kaynaklanan hakka dayalı elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.05.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, bayilik sözleşmesinden kaynaklanan elatmanın önlenmesi, kal ve muarazanın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacı şirketin 492 ada 36 parsel sayılı taşınmazlarda intifa hakkı sahibi olduğunu ve bu yerde davalı .... San. A.Ş. verdiği bayilik yoluyla intifa hakkını kullandığını, bu arada müvekkilinin ......
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delilleri toplanmış, bilirkişi raporları alınmış, 01.04.2016 tarihinde Kurum ve TEB arasında imzalanan 2016 protokolünün 6.12. maddesinde "Bu protokolden önceki protokollerde sözleşmenin feshi ve cezai şart gerektiren maddelerden bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemler, konusu kalmadığından durdurulur ve işlem yapılmaz" maddesi gereğince sözleşmenin feshi ve cezai şart uygulanmasının hukuki dayanağının bulunmadığı alınan bilirkişi raporları ve toplanan deliller birlikte değerlendirilerek açılan işbu davanın kabulü ile, Davalı kurumun davacı aleyhine 01/11/2007 gün ve 411200 sayılı yazı ile bildirdiği, 2007 yılı eczacılık sözleşmesinin 6.3.24 maddesi gereğince Mehmet Cemal Eczanesi (sahibi-müdürü:Özcan Sever) hakkında, "sözleşmenin feshi ve cezai şart uygulanmasına ilişkin" işlemin iptaline, Taraflar arasındaki muarazanın bu şekilde giderilmesine karar vermek gerektiği...
Bendine göre, “dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve buna karşılık olarak açılan davalar” dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Buna göre, H.U.M.K.’nun 8.maddesi II. Bendi gereğince tahliye, akdin feshi davaları ile birlikte açılan kira alacağı ve tazminat davaları Sulh Hukuk Mahkemesinde görülür. Sadece kira alacağı ve tazminat istemi halinde dava konusu alacağın miktarına göre görevli mahkeme belirlenir. Davacı, dava dilekçesinde dava değerini 1.000 TL olarak göstermiş, yargılamanın devamı sırasında talep sonucunu 9.600 TL.ye artırmıştır. Bu davalara bakma görevi genel hükümler çerçevesinde dava değerine göre Asliye Mahkemeleridir....