Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin iptali-Tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin iptali ve tazminat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiracı tarafından açılan sözleşmenin feshi, tazminat ve 11.400 TL teminatın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile sözleşmenin feshedildiğinin tespitine, 11.400 TL teminatın tahsiline, karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve bedel iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından duruşma talepli olarak temyiz edilmiş ise de miktar itibariyle duruşmaya tabi olmadığından bu istemin reddiyle evrakların dosya üzerinde incelenmesine karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 854,80 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11/11/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi KARAR Dava, malın ayıplı olması nedeniyle sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkin olup, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2011/11727 Esas-2011/21133 Karar sayılı bozma ilamına uyularak hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (13) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki; (13) Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6644 sayılı kanunla değişik 60. maddesine göre görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve bedel iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 184,10 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalı ... Ltd. Şti.'ne, 86,90 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden diğer davalı ...Ş.'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA) Dava, davalı bankadan kullanılan kredi ile diğer davalı şirketten satın alınan taşınmazın ayıplı olması sebebiyle konutun ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya sözleşmenin feshi ile ödenen bedel ve yapılan masrafların iadesi istemine ilişkindir. Mahkemenin kullanılan kredinin ticari kredi olduğu yönünde açık bir tespiti bulunmadığı gibi, uyuşmazlık tüketicinin satın aldığı dairenin ayıplı olmasından kaynaklanmaktadır. Temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi’ne aittir. Ancak, 13. Hukuk Dairesi'nin 27.01.2015 tarihli kararı ile, davanın ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğu belirtilerek dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Başkanlar Kurulu’na sunulmak üzere Yüksek 1. Başkanlığa gönderilmesi gerekmiştir....

            KARAR Davacılar, davalı ile 28.7.2011 tarihinde .... köyünde 15 günlük devrelerde kullanmak üzere devre tatil satın aldıklarını, 2013 yılı temmuz ayında tatil hakkını kullanmak üzere tesise gittiklerinde, evin yaşanamaz halde, adeta harebe biçiminde bulunduğunu ve tatil yapamadıklarını, bu şekildeki bir tetiste bir daha tatil yapma imkanları bulunmadığından sözleşmenin feshi ile ödedikleri bedel ile manevi tazminatın ödetilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, sözleşmenin konusunun ayıbı nedeni ile sözleşmenin feshi ve tazminat isteği ile eldeki davayı açmış ve tesisin kullanıma uygun olmadığına ilişkin fotoğrafları dosyaya ibraz etmiştir....

              Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi ise, sözleşmenin feshi nedeniyle uğranılan tazminat istemine ilişkin uyuşmazlığın çözümünde Fikrî ve Sınaî Haklar Mahkemelerinin görevli olmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5846 sayılı FSEK'nın 1. ve 1/A. maddelerinde amaç ve kapsamı düzenlenmiş olup, fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahiplerinin ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmektir....

                Somut olayda taraflar ilişkinin alım-satım olduğunu ileri sürmüş iseler de; BK’nın 355. maddesi hükmünce davalı yüklenici iş sahibinin vermeyi taahhüt ettiği bir bedel karşılığında bir şey imâlini (güvenlik sistemi temin, montaj, kullanım için eğitim işlerini) üstlendiğinden taraflar arasındaki ilişki alım-satım değil eser sözleşmesi ilişkisidir. Eser sözleşmelerinde yüklenicinin asıl borcu edimini sözleşme ve ekleri, fen ve tekniği ile varsa projesi ve ruhsatı ile iş sahibinin ondan beklediği amaca uygun olarak tamamlayıp teslim etmektir. Ayıp, sözleşmede kararlaştırılan vasıfların veya lüzumlu vasıflardan bir ya da bir kaçının eserde bulunmaması halidir. Ayıbın niteliğine göre BK’nın 360. maddesi uyarınca iş sahibinin, eseri kabulden kaçınma (sözleşmenin feshi), bedel indirimi, ayıpların giderilmesi ve ayıp nedeniyle tazminat isteme hakkı vardır....

                  Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ve sözleşmenin feshi nedeni ile uğranılan kâr kaybı ve zararlarının tahsili ile teminat mektubunun iadesi istemi açılmış, davanın kısmen kabulüne ve 1.010.488,09 TL'nin davalıdan tahsiline, teminat mektubunun iadesi ile ilgili olarak harcı yatırılarak açılmış usulüne uygun bir dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir...

                    Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, eksik alım nedeniyle cezai şart talebinin, davacının sözleşmenin feshi tarihine kadar ihtirazi kayıt koymadan mal vermeye devam ettitği, son bir yıl için talepte bulunabileceği gerekçesi ile kısmen kabulüne, inkişaf bedelinin iadesi talebinin sözleşme ilişkisinin 04.07.2023'ten önce son bulduğu, sözleşmenin kullanılmayan kısmına tekabül eden tutarın iadesi gerektiği gerekçesi ile kısmen kabulüne, sözleşmenin feshi nedeniyle cezai şart talebinin ise reddine karar verilmiştir. Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir. (1) Dava, davacı ile davalı şirket arasında akdedilen bayiilik sözleşmesinden kaynaklanan asgari alım taahhüdünün ihlali sebebiyle cezai şart, inkişaf bedelinin kullanılmayan kısmının iadesi ve sözleşmenin feshi sebebiyle cezai şart istemine ilişkindir. Davacı ile davalı şirket arasında 15.10.2004 tarihli akaryakıt bayiilik sözleşmesi, 30.05.2005 tarihli taahhütname ve aynı tarihli bir protokol yapılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu