"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Tahliye K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, konut satışına ilişkin sözleşmenin feshi nedeniyle elatmanın önlenmesi ve tahliye istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulu‘nun 07.07.2020 tarihli ve 173 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin İş Bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi görevi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Davanın açıklanan bu niteliğine göre dosyanın maddi hata sonucu Dairemize gönderildiği anlaşıldığından yeniden inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir....
e ait ve tapuda adına kayıtlı 801 ada 26 parsel sayılı taşınmazın miras yoluyla vekil edenlerine intikal ettiğini, bu taşınmaz ile ilgili olarak muris ile müteahhit arasında noterde düzenlenmiş bir kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, ancak müteahhitin sözleşmeye uygun olarak inşaatı süresinde tamamlamadığını, bu nedenle sözleşmenin feshedildiğini, inşaatın geri kalan kısmının murisleri ... tarafından kendi imkanları ile tamamlandığını, davalının ise müteahhit ile kendi aralarında yaptıklarını belirttiği bir satış vaadi sözleşmesini ileri sürerek 2004 yılında murislerine ait daireyi haksız olarak işgal ederek yerleştiğini, davalı ile müteahhit arasında yapılan sözleşmenin kendilerini bağlamadığını ileri sürerek, 801 ada 26 parsel sayılı taşınmazın 6 numaralı dairesine davalı tarafından gerçekleştirilen müdahalenin önlenmesine, davalının taşınmazdan tahliyesine, işgal tarihi olan 2004 yılından itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini...
AŞ vekili cevap dilekçesinde; davacının dayandığı 01.04.2005 tarihli sözleşmenin süre bitiminde tek yanlı olarak feshedildiğini, sonraki sözleşme ve ek protokollerin ise geçerli olmadığını, hiçbirinde şirket yetkilisinin imzası olmadığını, müvekkili ile ... İnşaat AŞ arasında akdedildiği söylenen 17.07.2007 tarihli sözleşmenin dahi aynı şekilde müvekkilinin bilgisi ve onayı dışında düzenlenmiş olduğunu, bu güne kadar kiralananın tahliye edilmesinin beklendiğini, iddia edilenin aksine reklam afişlerine ne fiili nede hukuki müdahalelerinin olmadığını savunmuştur. Mahkemece, her davanın açıldığı tarihteki durum ve koşullara göre görülüp karara bağlanması gerektiği, dava tarihi itibariyle kiralanan yerdeki reklam afişlerine her hangi bir müdahalenin söz konusu olmadığı, yargılama aşamasında tespit edilen müdahalenin ise sözleşme koşullarına aykırılık teşkil etmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Bu hale göre davalı yüklenicinin sözleşmeye ve projeye aykırı bina inşa ederek edimini ifada temerrüde düştüğü ve binanın yasal hale getirilme imkânının da bulunmadığı, sözleşmenin fesih koşulları oluştuğu ve bu yönde talep de bulunduğu halde fesih isteminin reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi; davacı arsa sahibi müdahalenin önlenmesi ve kâl isteklerinde de bulunmuştur. Dava konusu taşınmazda taraflar dışında başka paydaşların ve hatta ikamet edenlerin bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır....
Her ne kadar sözleşme adi yazılı düzenlenmiş ve içeriğinde de tapu devri edimi öngörülmüş olduğundan kural olarak geçersiz ise de, daha sonradan davacı yüklenici tarafından bir kısım bağımsız bölümlere ilişkin arsa paylarının davalı yana devredildiği anlaşıldığından sözleşmenin geçersizliğinin ileri sürülmesi artık iyiniyet kurallarına aykırı olduğu kabul edilmelidir. ...'ın yerleşik uygulamalarına göre ise tapu devri edimi içeren bu tür bir sözleşmenin tarafların fesih yönünde iradelerinin birleşmesi veya mahkeme kararı olmaksızın tek taraflı feshi mümkün bulunmamaktadır. Davada, davacı yüklenici tarafından gönderilen 31.07.2009 günlü ihtarname ile sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiği ancak davalı şirketin inşaat alanını terk etmediği beyan edilerek el atmanın önlenmesi istenmiştir....
Her ne kadar sözleşme adi yazılı düzenlenmiş ve içeriğinde de tapu devri edimi öngörülmüş olduğundan kural olarak geçersiz ise de, daha sonradan davacı yüklenici tarafından bir kısım bağımsız bölümlere ilişkin arsa paylarının davalı yana devredildiği anlaşıldığından sözleşmenin geçersizliğinin ileri sürülmesi artık iyiniyet kurallarına aykırı olduğu kabul edilmelidir. ...'ın yerleşik uygulamalarına göre ise tapu devri edimi içeren bu tür bir sözleşmenin tarafların fesih yönünde iradelerinin birleşmesi veya mahkeme kararı olmaksızın tek taraflı feshi mümkün bulunmamaktadır. Davada, davacı yüklenici tarafından gönderilen 31.07.2009 günlü ihtarname ile sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiği ancak davalı şirketin inşaat alanını terk etmediği beyan edilerek el atmanın önlenmesi istenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, SÖZLEŞMENİN FESHİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava konusu 243 ada, 731 parsel sayılı taşınmazda 1/6 pay maliki olduğunu, 2/6 pay maliki olan dava dışı paydaşların “inşaat yapım izni ile birlikte 16 yıl süre ile kullanım hakkının devrini de kapsayan ” bir sözleşme ila taşınmazın davalılara teslim edildiğini, anılan sözleşmenin önemli yönetim işlerini kapsadığını, paylı mülkiyete tabi, arsa vasfındaki taşınmazın özgülendiği amacın değiştirildiğini, taşınmazın tamamını kapsayan tasarruf işlemi yapıldığını bu nedenle oybirliğinin sağlanması gerektiğini, sözü edilen koşulları içermediği için sözleşmenin bağlayıcı olmadığını ileri sürerek, T.M.K.’nun 691 ve 692. maddeleri uyarınca sözleşmenin feshi ve davalıların elatmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir....
a satıldığını, sözleşme ile kararlaştırılan bedelin kısmen (18,620 YTL) ödenmemesi sebebiyle davalıya ihtarname gönderilmesine rağmen borcun ifa edilmediğini, sözleşmenin feshedildiğini, davalının kullanımının yasal dayanağının kalmadığını belirterek sözleşmenin feshi ile elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur. Birleştirilen davada davacı ..., 25.08.2004 tarihli sözleşme ile davalı ... İnşaat Ltd.Şti’den iki adet daireyi kardeşi ... ile birlikte satın aldıklarını, 6 no'lu daire tapusunun kardeşine verildiğini, sözleşme hükümleri gereğince edimlerini yerine getirdiği halde davalı şirketin 2 nolu bağımsız bölüm tapusunu devretmediğini belirterek tapu kaydının iptali ile adına tescilini, davalının gerçekte daha düşük değerli olan daireleri 95.000 TL.den satmış olması sebebiyle fazla alınan 16.000 TL.nin sözleşme tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili isteğinde bulunmuştur....
Davalı, 2002 yılında yaptıkları sözleşmenin doğru olduğunu, iki yıl ortaklaşa kullandıktan sonra DSİ tarafından sondaj kuyusunun kapatıldığını, sonrasında sadece davacı tarafından kullanıldığını, sözleşmenin bu sebeple sona erdiğini, davacının başka bir tarladan bulduğu suyu ortaklaşa kullanılan boru hattına bağladığını, kendisinden izin alınmadığını, ilk yapılan sözleşmenin devam etmediğini, tarlasına müdahalenin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/550 KARAR NO : 2021/740 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BİTLİS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/06/2020 NUMARASI : 2019/223 ESAS, 2020/165 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmenin Feshi, Müdahalenin Meni ve Tahliye KARAR : İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, elatmanın önlenmesi davasının mülkiyet hakkına dayandığı, kaynağını TMK 683. maddeden aldığı, davacı ve dava dışı Fevzi Topçu arasında 13/12/2016 tarihinde Gayrimenkul Satış Sözleşmesi imzalandığı, dava dışı Fevzi Topçu' nun 13/12/2016 tarihinde devir protokolü ile Bitlis Merkez 302 konut, 129 dükkan 2 ada 1 parsel 6....