"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile aralarında 15.01.2011 tarihli Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi imzaladıklarını ancak sözleşmede kararlaştırılan süre içerisinde devremülkün teslim edilmediğini bu nedenle de sözleşmenin feshi ile ödemiş olduğu 14.500,00 TL'nin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi ile ... 8. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sözleşmeye aykırılık ve ayıplı ifa nedeniyle sözleşmenin feshi ile ödenen bedelinin iadesi ve zararın tazmini istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davalının tacir olup, uyuşmazlığın ticari işten kaynaklandığından bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, uyuşmazlığın ticari dava olmadığı ve asliye hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır....
Mülkiyeti muhafaza kaydı ile satışa konu edilen ... plaka sayılı araca ilişkin mülkiyeti muhafaza kaydı ile satış sözleşmesinin feshi ve aracın iadesine dair talebe gelince; mahkememizce, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi'nin kaldırma kararından önce sözleşmenin feshine karar verilmiş ve bu karar sadece davacı tarafça istinaf edilmiş olduğundan sözleşmenin feshi yönünden davacı lehine kazanılmış hak oluşmuştur. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararından sonra .... yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki mülkiyetin saklı tutulması kaydı ile satış sözleşmesinin özel sicile kaydedilip kaydedilmediği sorulmuş, 24/09/2021 tarihli cevabi yazıda; sözleşmenin özel sicile kaydedildiği bildirilmiştir. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararından sonra sözleşmenin feshi konusunda davacı lehine oluşan kazanılmış hak gözetilerek söz konusu sözleşmenin feshine ve aracın davacıya iadesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava, davaya konu saatin ayıplı olması ve sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talep edilmesi nedeniyle saatin bedelinin tahsili için başlatılan ilamsız takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davaya konu saatin satın alındıktan bir gün sonra ileri gitmesi nedeniyle ayıplı olduğu, ayıbın davalı satıcıya hemen bildirildiği, davacı tarafından noter aracılığıyla çekilen ihtarname ile sözleşmenin feshi ile bedel iadesinin talep edildiği, ayıbın satış anında var olması ve niteliği dikkate alınarak davacı tüketicinin sözleşmenin feshi ve bedel iadesini talep etmesinin hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile, itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmiştir....
K A R A R Davacı, davalıdan satın aldığı aracın pert olduğunun anlaşıldığını ileri sürerek, ödediği bedel olan 23.500 TL ile noter ve sigorta masrafı olan 405 TL'nin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının, davalıdan satın aldığı aracın pert olduğu anlaşılmış olup, davacı ödediği bedel ile yaptığı masrafların tahsili talepli bu davayı açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup; sözleşmenin feshi ile davacıda bulunan aracın iadesi konusunda karar verilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
İstinaf sebeplerinin değerlendirilmesi, Kafe devir sözleşmesinin feshi ile verilenin iadesi, bakiye bedel için düzenlenen bonolar nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti, bedelsiz olmaları nedeniyle iadesi istemine ilişkin eldeki davada; Davalı, davacının ruhsat olmadığını bildiğini savunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.Davacı yan, sözleşmenin esaslı unsurunda hataya düşürüldüğünü ileri sürerek akdin feshini talep etmektedir. Devir protokolünün 7. maddesinde işletme ruhsatının devreden adına olduğunun açıkça yazıldığı anlaşılmıştır. Bir ticarethanenin faaliyeti için çalışma izni -ruhsatının bulunması asıldır. Bu açık tekeffül sebebi ile ruhsatın varlığını araştırmak davacıya yüklenemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA) Dava, davalı bankadan kullanılan kredi ile diğer davalı şirketten satın alınan taşınmazın ayıplı olması sebebiyle konutun ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya sözleşmenin feshi ile ödenen bedel ve yapılan masrafların iadesi istemine ilişkindir. Mahkemenin kullanılan kredinin ticari kredi olduğu yönünde açık bir tespiti bulunmadığı gibi, uyuşmazlık tüketicinin satın aldığı dairenin ayıplı olmasından kaynaklanmaktadır. Temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi’ne aittir. Ancak, 13. Hukuk Dairesi'nin 27.01.2015 tarihli kararı ile, davanın ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğu belirtilerek dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Başkanlar Kurulu’na sunulmak üzere Yüksek 1. Başkanlığa gönderilmesi gerekmiştir....
A.Ş vekili beyanlarında ; ayıp iddiasının süresinde ileri sürülmediğini, talebin iki yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, yapılan delil tespitindeki belirlenen hususların ve araçta gizli ayıp olduğu iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, ayıp iddiası yerinde olmamakla birlikte onarım ve bedel indiriminin hakkaniyete daha uygun düşeceğini, faiz talebinin haksız olduğunu, bu sebeple davanın reddini talep etmiştir. Dava satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Davacı, davalı .....'dan BMW marka bir adet araç satın aldığını, daha sonra aracı satmak için yapılan ekspertiz incelemesinde araçta değişen ve boyanın mevcut olduğunun belirlendiğini, davalılara bu konuda ihtarname gönderildiğini, ancak herhangi bir cevap verilmediğini, davacının elinde bu şekilde bir hasarın oluşmadığını, aracın teslim edilirken bu haliyle ayıplı olarak teslim edildiğini iddia etmiştir. Davalılardan .. ......
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davaya konu makinede gizli ayıplar bulunduğu, ayıpların giderilebilir nitelikte olduğu yani makinenin tamiri kabil olduğu bu nedenle sözleşmenin feshi ve bedel iadesi yerine bedelde indirim yapılmasının uygun olacağı gerekçesiyle makinedeki arızaların giderilebilmesi için gereken 8.183,00 TL’ nin davalıdan tahsiline, dava kısmen kabul edilmişse de davacı esasta haklı bulunarak satıcının ayıba karşı tekeffül sorumluluğu ortaya çıktığından davalının reddedilen kısım yönünden vekalet ücreti talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, bedel iadesi ve tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6.224,75 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....