Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne, 18.02.2013 tarih 2212 yevmiye nolu ve 24.12.2012 tarih, 19607 yevmiye nolu muvafakatnamelerin iptaline, 24.12.2012 tarih ve 196078 yevmiye nolu muvafakatnamenin iptali talebinin ve elatmanın önlenmesi talebinin reddine dair verilen karar, davacı vekili, davalı hazine vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, elatmanın önlenmesi ve sözleşmenin iptali isteğine ilişkindir. 1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalı Hazine vekilinin, davalı ...’in tüm temyiz itirazları ile davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2....
Dolayısıyla, bu sözleşmelerin feshi, tarafların iradelerinin fesih konusunda birleşmesi ya da taraflardan birinin feshi kabul etmemesi halinde sözleşmeyi feshetmek isteyen tarafın sözleşmenin feshi davası açarak alacağı mahkeme kararı ile mümkündür. Mahkeme, önce fesih isteyenin haklı olup olmadığını tartışır; haklı ise feshe karar verir, aksi halde davayı reddederek sözleşmeyi yürürlükte tutar. Bir başka anlatımla, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi, taraf iradeleri fesihte birleşmediği sürece ancak haklı sebeplerin bulunması halinde mahkeme kararı ile mümkün olmaktadır. Somut olayda, davacı dışındaki muris M. K. mirasçılarının 18.03.2003 ve 12.09.2005 tarihli sözleşmelerle dava konusu ilk iki sözleşmenin feshi konusunda iradelerini ortaya koydukları açıktır. Yine davacı ile davalı yüklenicinin 04.12.2005 tarihli adi yazılı sözleşme ile dava konusu sözleşmelerin feshedildiğini kabul ettikleri anlaşılmıştır. Mahkemece, ilk yükleniciler M....
Sözleşmeyi fesh eden ve fesihte haklı olan taraf ancak menfi zararını isteyebileceğinden fesh edilen sözleşmeye dayanılarak o sözleşme ile kazanılacak haklar istenemeyeceğinden kira kaybı ve somut olayda olduğu gibi sözleşmenin ifa ile bitmesi sonucunu meydana getirecek şekilde inşaatın süresinde tamamlanmamasından uğranılan zararlar da istenemez. Ne var ki, mahkemece arsa sahibi davacının dava edildiği halde ne bu talepleri ve ne de yine dava konusu yapıldığı halde binaya vaki elatmanın önlenmesi davası hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Karar açıklanan bu nedenle arsa sahibi karşı davacı yararına bozulmalıdır....
önlenmesi ve kal talebinin reddi gerektiği belirtilerek, sözleşmenin feshine, davacının diğer taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.06.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davanın reddine dair verilen 24.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira sözleşmesinin feshinin tespiti, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne, elatmanın önlenmesi davasında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca taşınmazda bulunan davalıya ait payın 3. kişiye temlik edildiği, 7 numaralı dairenin de tahliye edildiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi isteği yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil isteğinin kabulüne karar verilmiştir....
Mahkemece, dosya kapsamına göre davacının, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi isteminde bulunduğu ve tapu kaydına göre davaya konu taşınmazın maliki olduğu, davalının ise kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği, yükleniciye düşen dava konusu taşınmazı satın alan kişi konumunda bulunduğu, sözleşmenin kendisine kişisel hak imkanı tanıdığı, davacının mülkiyet hakkı karşısında kişisel hakka değer verilemeyeceğinden, üstün hak niteliğinde olan mülkiyet hakkına dayalı açılan elatmanın önlenmesi davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği şeklinde belirtilen gerekçelerle, davanın kabulüne, davalının 7765 ada 13 parsel B blok zemin 1 numaralı bağımsız bölüm taşınmaza elatmasının önlenmesine karar verilmiş olup, Yerel Mahkeme’nin kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.02.2017 tarihinde verilen dilekçeyle elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, ecrimisil davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 31.10.2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından talep edilmiştir. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili, davacının dava konusu ......
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2004/733 Esas sayılı dosyasında açtıkları davada sözleşmenin geriye etkili olarak feshedildiği, bu kararın kesinleştiği ve kesinleşen bu dosya içerisinde yapılan keşifte inşaat seviyesinin % ...,33 olduğu, bu nedenle yüklenicinin temerrüdünden dolayı sözleşmenin feshine karar verildiği, yapılan inşaatın ruhsatına ve projesine göre başladığı ve ilk hüküm öncesi yapılan keşifte inşaatın %32,... seviyesine geldiği, sözleşmenin feshi için açılan davada inşaatın durdurulmasına yönelik herhangi bir karar verilmediği, yüklenicinin inşaaata devam ettiği, ayrıca sözleşmenin feshi için açılan davada inşaatın imara aykırı ve kaçak olduğunun ileri sürülmediği, yine bilirkişilerin belirttiği şekilde inşaatın yapı ruhsatlı olup yeni Deprem Yönetmeliği kriterlerine tabi olarak projelendirildiği, ayrıca yapının denetim kuruluşunca denetlenerek yapıldığı, fesih sonrasında arsa sahibinin inşaata devam edebileceği şekilde yapılı olduğu, arsa sahibi için ekonomik değer...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden paydaş olduğu 13880 parsel sayılı taşınmazda malik olduğu bölüm yanında diğer paydaş olan davalıdan kiralamış olduğu alanın tamamını davalının kullandığını, mülkiyetten ve kira sözleşmesinden kaynaklanan hakkını kullanmasına engel olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir.Yargılama sırasında elatmanın önlenmesi ve yıkım talebinden feragat etmiş, dava konusu taşınmazdaki payınıda dava dışı kişiye satış yolu ile temlik etmiştir. Davalı, davacının taşınmazdaki mülkiyetten ve kira sözleşmesinden kaynaklanan haklarını üçüncü kişiye temlik ettiğini, payından ve kiralanan alandan fazla yer kullandığını belirtip davanın reddini savunmuştur....