K A R A R Davacı, davalı ile aralarında düzenlenen 31.12.2004 tarihli sözleşme gereğince davalıya motorin ve süper benzin sattığını, davalının sözleşmenin 15/2 maddesi hükmüne aykırı olarak fiyat farkına bağlı olarak oluşan alacağını ödemediğini, fiyat farkı alacağının tahsilini istediğinde davalının sözleşmenin fiyat farkına dair hükmünün geçersiz olduğundan bahisle sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, feshin haksız olduğunu ileri sürerek sözleşmenin geçerli olduğunun tespiti ile teslim edilen kısımla ilgili olarak 2.633,97 YTL fiyat farkı alacağı ve sözleşmenin feshi nedeniyle uğradığı kar kaybı karşılığı 5.000,00 YTL’nin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Hal böyle iken; mahkemece, sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 25.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hal böyle iken; mahkemece, sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 10/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sözleşmenin 25/2. maddesi sözleşmenin 3 ay önceden feshi bildirilmek suretiyle sonlandırılacağı kararlaştırılmıştır. Tarafların 23/03/2012 tarihinde bir araya geldikleri ve uzayan sürede sözleşmeyi sonlandırmak iradesini ortaya koydukları anlaşılmaktadır.Davacının 01/03/2013 tarihli ihtarından da anlaşılacağı üzere uzayan süreli sözleşmenin sona ereceği 17/11/2012 tarihine kadar ilişkinin devam ettiği görülmektedir.Bu durumda sözleşmenin kendiliğinden fiilen sona erdiği anlaşıldığından davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harçların istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 20/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, alacak, menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen 2010/730 E. sayılı davanın kabulüne, birleşen 2010/319 E. sayılı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve bir. 2010/319 E. sayılı davada davacı-bir. 2010/730 sayılı davada davalı......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki birleştirilen sözleşmenin feshi, alacak davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Demirbaşlar ve Som kuaförlük hizmetleri Tic Ltd Ştinin söküp alma hakkına sahip olduğu eşyalar yada iş bu demirbaş ve/veya sair eşyalarının satışından elde edilecek bedel .../ ... arasında yarı yarıya bölüşülecek ve taraflara teslim edilecektir” hükmünün yer aldığını, dava konusu kuaförün de davalı tarafından dava dışı kişilere devredildiğini ve satıldığını, dolayısıyla demirbaşların devir bedelinin bilirkişi marifetiyle tespit edilerek bu hususta karar verilmesi gerekirken bu hususta bir değerlendirme yapılmadan karar verildiğini, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere talebin akdin feshi-alacak ve taraflar arasında imzalanmış olan 07.12.2011 tarihli sözleşmedeki muarazanın giderilmesi/ ve sözleşmenin feshi / ifasıı/ alacak talebi ile ilgili olduğu, dava dilekçesinde sözleşmenin 9 uncu maddesinden bahsedildiğini, sözleşmeye uygun olarak fesih yapılması gerektiğinden sözleşmenin 9 uncu maddesinde herhangi bir sebeple kira sözleşme feshedildiği / devir edildiği/ satıldığı takdirde demirbaşların...
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, SABİT GÖRÜLEN VAKIALAR, ÇIKARILAN SONUÇ VE HUKUKÎ SEBEPLER: Davacının davası davalı ile imzalanan hizmet alım sözleşmesinini feshi nedeniyle davacı tarafından davalıya ait ürünlerin satış tanıtım ve pazarlama işi için istihdam edilen personellere ödenen işçilik alacaklarının rücuen tahsiline ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Taraflar arasında,01.08.2016 tarihli "Personel Hizmetleri Sözleşmesi" imzalandığı hususunda herhangi bir uyuşmazlık yoktur. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı tarafından sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle davacının sözleşmenin feshi nedeniyle dava dışı işçilere ödenen işçilik alacaklarını davalıdan rücu edip edemeyeceği, davalıdan sözleşmenin feshi nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunup bulunamayacağı ve sözleşmenin feshi nedeniyle varsa talep edebileceği zararın ne kadar olduğu hususundadır....
Bu durumda, mahkemece sözleşmenin 15. maddesi uyarınca yüklenicinin sözleşme süresi sonunda işi bitiremediği takdirde herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunamayacağı, inşaatın %36 oranında tamamlandığı, BK'nın 81. maddesi uyarınca önce kendi edimini yerine getirmeyen davacı yüklenicinin davalıdan bağımsız bölüm tescilini isteyemeyeceği, sözleşmenin 7. maddesinde yer alan işlerin tamamının yerine getirilmemesi karşısında bu madde uyarınca bir adet bağımsız bölüme dahi hak kazanamadığı gerekçesiyle yetinilmesi gerekirken, sözleşmenin feshi ile ilgili tüm tarafların iradelerinin birleştiği ya da bu konuda kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunduğu iddia edilmediği ve savunulmadığı halde aynı sonuca sözleşmenin tek taraflı fesih hakkı tanıyan 15. maddesi uyarınca akdin feshedilmiş sayılacağına dair gerekçeye de dayanılması suretiyle varılması isabetsiz ise de, karar sonucu itibariyle doğru olduğundan, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın HUMK'nın 438/son maddesi uyarınca...
Davalı vekili, müvekkili şirket hakkında iflas kararı verildiğini, müvekkilinin elinde olmayan nedenlerle inşaat ruhsatının henüz alınamadığı, sözleşmedeki taliki şartın henüz gerçekleşmediği, ayrıca sözleşmenin feshi halinde müspet zararın istenilemeyeceği, sadece menfi zararların talep edilebileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir....