Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-Teslim edilen eserin ayıplı olması halinde iş sahibinin kullanacağı haklar 818 sayılı BK’nın 360. maddesinde sözleşmeden dönme, ücret indirimi, eserin tamir ve ıslahı olarak sayılmıştır. Davacı iş sahibi dava dilekçesinde seçimlik hakkını sözleşmeden dönme olarak kullanmış, ödediği bedelin istirdadı ile ödemediği bedel yönünden borçlu bulunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davacı daha sonra verdiği ıslah ve açıklama dilekçelerinde asıl davadaki bu taleplerinden vazgeçmeksizin kâr mahrumiyeti, cezai şart ve manevi tazminat istemlerinde bulunmuştur. Mahkemece bilirkişi kurulundan rapor ve iki kez ek rapor alınmış, 30.....2008 tarihli kök raporda sözleşme konusu makinenin davacı yanca üretime geçirilemediği, makinenin davacının beklediği amaca hizmet edemediği, bu haliyle ayıplı sayılması gerektiği belirtilmiştir....

    Davalı arsa sahipleri sözleşmenin 23. maddesindeki düzenlemeye dayanarak sözleşmeden dönmüşlerdir. Dönme cezasının istenmesi ve mahkemece karar altına alınması durumunda, yüklenici başka bir nedenle tazminat ve alacak isteminde bulunamaz. Somut olayda, davacı tarafça sözleşmenin 23. maddesindeki dönme cezası dava konusu yapılıp mahkemece de karar altına alındığına göre, yukarıda açıklanan kural gereği davacı tarafın kâr mahrumiyeti isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, kâr mahrumiyeti isteminin de kabulü doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle diğer yönlerin bozma nedeni yapılmasına yer olmadığına, kararın 2. bent uyarınca davalı arsa sahipleri yararına BOZULMASINA, 750,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay'daki duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 28.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki alacak-tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın, sözleşmeden dönme ve bedel iadesine yönelik talep konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat talebinin reddine, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı/karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/12...

        TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/10/2019 NUMARASI : 2018/586 ESAS - 2019/526 KARAR DAVA KONUSU : ALACAK VE MANEVİ TAZMİNAT (Ayıplı Mal Satışından Kaynaklanan) KARAR : Antalya 3....

        Bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde ise tur başlamadan önce paket tur düzenleyicisi olan davalının önemli bir yükümlülüğünü yerine getiremeyeceğini tespit ettiği anlaşıldığından, tur başladıktan sonra dahi sözleşmeden dönme hakkı bulunan tüketicinin belirtilen nedenle tur başlamadan önce de sözleşmeden dönme hakkının bulunduğu açık olduğundan, söz konusu hükümde sözleşmeden dönme hakkının kullanılması için ayrıca bir süre öngörülmediğinden, dava derdest iken yürürlüğe giren 6502 sayılı kanunun 51/7. maddesi ve geçici 1. maddede yer alan hüküm uyarınca davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının usul ve yasaya uygun olduğundan, davalının bu duruma katlanması gerektiği ve davacının ödediği tur bedelini davalı şirketten talep etmesinin yerinde olduğu anlaşıldığından, davanın kabulüne karar verilmiştir....

          Bilirkişilerin --------- tarihli raporunda; Davacının, satılan cihazın ayıplı olması sebebiyle sözleşmeden dönme ve menfi zararının tazminini talep etme hakkını haiz olduğunu, sözleşmeden dönülmüş olması sebebiyle davacının elindeki cihazı iade etmesini, davalının ise aldığı bedelleri iade etmesi gerektiği; henüz ifa edilmeyen edimlerin ifasına yer olmadığını, davacının incelenen ---- ticari defterlerinin İşletme defteri olması nedeniyle davacının taraflar arasındaki ---- tutarındaki sözleşme çerçevesinde davalıya --- ödemede bulunduğu, ---------adet senedi ödemediğini, davacının işletme defterinde davaya konu cihazın ayıplı olması ve onarılamaması nedeniyle Müşterilerine hizmet vermek için üçüncü kişilerden kiraladığı cihazlar için şirketlere toplam-----ödemede bulunduğunun görüldüğünü tespit etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, malın ayıplı olmasından dolayı, sözleşmeden dönme ile istirdat, menfi tespit ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir....

            Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını beyanla kararın manevi tazminat yönünden incelenerek taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, taraflar arasında imzalanan satım sözleşmesine konu cihazın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak sözleşmeden dönme ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgeler incelenmiştir. Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

            Dava, araçtaki gizli ayıp iddiası nedeniyle, aracın yenisi ile değiştirilmesi veya sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebiyle birlikte manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili araç satıcısı ve ithalatçısı olan şirketlere karşı açtığı davada, araçtaki gizli ayıp nedeniyle aracın misli ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde de sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiş, ilave olarak da manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı şirketler vekilleri ise ayrı ayrı sundukları cevap dilekçeleri ile, ayıp iddialarını kabul etmediklerini, talebin zamanaşımına uğradığını, araçtaki ayıp nedeniyle ithalatçı firmadan bedel iadesi talebinde bulunmanın mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....

            Uğradığı tecavüz nedeniyle, fizik ya da manevi acılar duyan, ruhsal dengesi bozulan, yaşama sevincini kaybeden kişi manevi tazminat isteyebilir. Somut olayda, TMK'nun 24'üncü maddesi anlamında davacının doğrudan kişilik haklarına tecavüz söz konusu olmadığı gibi, BK'nun 49'uncu maddesinde belirtilen manevi tazminat isteme koşulları da oluşmadığından manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir..." şeklinde belirtilen gerekçeler ile AYIP NEDENİYLE SÖZLEŞMEDEN DÖNME TALEPLİ AÇILAN DAVANIN KABULÜNE, a-Davacı tarafından 08/08/2021 tarihinde satın alınan ve davacıda bulunan dava konusu yatak odası takımı ve yemek odası takımının ayıp nedeniyle davacı tarafından davalıya iadesine, b-Davalı tarafa ödenen 19.250,00- TL'nin ürünlerin iade edileceği tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, MANEVİ TAZMİNAT TALEPLİ AÇILAN DAVANIN REDDİNE, dair karar verilmiştir....

            TBK'nın 475. maddesine göre Eser işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme ve tazminat isteme hakkı bulunduğundan ve sözleşmeden dönme halinde taraflar ifa yükümlülüğünden kurtulacaklarından, yüklenicinin bakiye iş bedelini talep etmesine olanak yok ise de talep halinde ve varsa şartları dahilinde yaptığı imalatın bedelini talep edebilir. Mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun olup, davalı -karşı davacının istinaf sebepleri yerinde değildir....

              UYAP Entegrasyonu