Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu davadaki dava sebebi dışında daha önce 2003 yılında başka maddi hadiselere dayanılarak açılan karşılıklı boşanma davalarında tarafların boşanmalarına karar verilmiş olması, bu davadaki boşanma talebini konusuz kılar ise de, boşanma sebebi olarak dayanılan maddi hadiseye bağlı maddi ve manevi tazminat isteklerinin tarafların gerçekleşen kusurları gözetilerek esastan karara bağlanması gerekir. Toplanan delillerden 2003 yılında davacının başka hadiseye dayalı olarak açmış bulunduğu boşanma davasının görüldüğü sırasında ortak çocuğa cinsel tacizde bulunduğu bu hadisenin bizatihi boşanma sebebi teşkil ettiği anlaşılmaktadır. Bu hadiseye dayalı olarak açılan boşanma davasında maddi ve manevi tazminat talep edildiğine göre Türk Medeni Kanununun 174/1-2, maddesi uyarınca davacı yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Davacı, müşterek çocuk için de manevi tazminat istemiştir....

    ye herhangi bir borcunun olmadığını, davacının bu senedi imzaladıktan sonra eşi hakkında boşanma davası açtığını, eski eşi ... aleyhinde nafakaya, maddi ve manevi tazminata hükmedildiğini, ... aleyhine nafakalar için icra takibi yapıldığını, nafakaların tahsil edilemediğini, bu nedenle senedin eski eşi ... ve davalılar tarafından üzerine rakam ve tarih yazılarak işleme konulduğunu, ayrıca davacının kefaletinin yazılı rıza bulunmaması nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, dava hakkında 818 sayılı Borçlar Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiğini, söz konusu senede davacı kefil olurken kocası ...'ın da aynı senedin borçlusu olduğunu, davacının kocasının yazılı izni olmadığından bahisle kefilliğinin geçersiz olduğunu ileri sürmesinin tamamen hakkın kötüye kullanımı olduğunu, senedin ...'...

      İSTİNAF SEBEPLERİ; Davacı-karşı davalı-birleşen davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle"...yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarlarının yetersizliğini,tazminat miktarlarının az belirlendiğini,kişisel ilişkinin daha kısıtlı olması gerektiğini,erkeğin fiziksel -psikolojik-ekonomik şiddeti,tehditi ,hakareti ,ihtiyaçlar ile ilgilenmeme ve ilgisizliğinin de ispatlandığını"istinaf sebebi yapmıştır. Davalı-karşı davacı-birleşen davalı erkek istinaf başvuru dilekçesinde özetle"...kararın tüm ferileri ile kaldırılmasını,kusuru"istinaf sebebi yapmıştır. GEREKÇE ;Davalar karşılıklı boşanma ve birleşen davada nafaka taleplerinden ibarettir. HMK 355 nci maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı ve kamu düzenini ilgilendiren hususlarda re'sen inceleme yapılması gerekir....

      Davalı-karşı davacı(nın) açıklanan tutumu ve eşiyle annesi arasında denge kuramamış olması, kusur teşkil eder ve boşanma sebebi oluşturur. Gerçekleşen bu duruma göre, davacı (karşı davalı) da, boşanma davası açmakta haklıdır. Öyleyse davacı tarafından açılan davanın da kabulü gerekirken, yetersiz gerekçe ile bu davanın reddi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre, davalı tarafından açılan karşı boşanma davası hakkında yeniden hüküm kurulması gerekli hale geldiğinden, davacı-karşı davalı(nın) karşı davaya ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.17.09.2015(Prş.)...

        Ceza Dairesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : Düzeltilerek istinaf başvusunun esastan reddi Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Alt sınırdan uzaklaşma gerekçesine göre; mahkemenin TCK'nın 188/3. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesine ilişkin takdirinde bir isabetsizlik görülmediğinden ve bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı suçu birden çok işleyen sanık hakkında zincirleme suçla ilgili olarak TCK'nın 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi Bölge Adliye Mahkemesi kararında eleştirildiğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Sanığın 18 yaşından küçük ...'e esrar satması sebebi ile hakkında 5237 sayılı TCK‘nın 188/3. maddesinin 2. cümlesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı vekili Avukat ...'in verdiği vekaletname ile Avukat...'nın verdiği yetki belgesinde baro pulu bulunmamaktadır. Avukatlık Kanununun 4667 sayılı Yasayla değişik 27. maddesi uyarınca bu vekaletname ile yetki belgesi işleme dayanak yapılamaz. Eksikliğin tamamlanması için 10 günlük kesin mehil verildiğinin sözü geçen vekillere tebliği, eksiklik tamamlanmadığı taktirde bu vekillere yapılan tebligatlar geçersiz olduğundan tebligatlar asile yapılarak işlemin yenilenmesi ve tekrar gönderilmesi için evrakın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 22.10.2009 (prş.)...

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından boşanma, yoksulluk nafakası ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına yönelik hüküm kurulmuş; ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı erkek tarafından, istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesince davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte terör örgütü adına suç işleme Hüküm : TCK’nın 220/6 ve 314/3. maddesi delaletiyle TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 220/6, 62, 53/1, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık hakkında 2911 sayılı Kanuna aykırı eylemleri nedeniyle verilen kovuşturmanın ertelenmesi kararı, suçun hukuka aykırılığını ortadan kaldırmadığı ve bu suçun 6459 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3713 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkra kapsamında sayılan suçlardan olmadığı anlaşılmakla tebliğnamedeki düşünce benimsenmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakaret HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, üzerine atılı hakaret suçunu alenen işlemiş olması karşısında, temel ceza belirlenirken 5237 sayılı TCK'nın 125/4. maddesine de yer verilmiş olmasına karşın, cezada artırım yapılmaması ve adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasına karar verilmemiş olması, karşı temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, zoralım Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Suç tarihi ve suça konu eşyanın niteliğine göre, sanığın 5752 sayılı yasa ile değişik 4733 sayılı yasanın 8/4 fıkrası uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....

                    UYAP Entegrasyonu