Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın tarafından açılan zina, kadın ve erkek tarafından ayrı ayrı açılan pek kötü veya onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davalarının ve erkek tarafından açılan terke dayalı boşanma davasının yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak erkeğin maddî ve manevî tazminata hak kazanıp kazanmayacağı, kadın yararına maddî ve manevî tazminata, kadın ve çocuklar yararına nafakaya hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, tazminat ve nafaka miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, erkeğin eşya, ziynet ve alacak isteminin tefrikinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı, reddedilen talepler yönünden kadın lehine...
Davacı, kesinleşen boşanma kararı ile hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının, davalının yoksulluğunun ortadan kalkması nedeniyle kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, haksız olan davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, yoksulluğun boşanma sonucu olmadığının yanısıra davalının evinin olması, geçimine yeterli miktarda ölüm aylığı alması ile yoksulluğun ortadan kalktığı kanaati ile davanın kabulüne, aylık 250 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. TMK'nun 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, davalı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır....
Davalı tarafın boşanma davası yönünden yapmış olduğu istinaf başvurusunun incelenmesinde; davalı taraf davacının davasının TMK.'nun 163.maddesine dayalı suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanma davası olmasına rağmen mahkemenin yanlış tespit ve değerlendirme ile davanın TMK.'nun 166/1.maddesine dayalı olduğunu ileri sürerek bu maddeden boşanmaya karar vermesinin hatalı olduğunu iddia etmiş ise de, dava dilekçesinde davacının davasını dava dilekçesinin konu ve netice-i talep kısmında evlilik birliğinin MK.163 nedeniyle temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası olarak nitelendirdiği, mahkemece yapılan ön incelemede davanın evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve suç işleme , haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davası olduğu yönünden tespit yapıldığı, ön inceleme tutanağının taraf vekillerince imzalandığını, mahkemenin her iki maddeye dayalı olarak açılan dava hakkında ayrı ayrı karar vermesi gerekirken TMK.'...
TMK.nun 176.maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması yada haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir. Mahkemece, davalının bir pastane de çalışması ve haysiyetsiz hayat sürmesi nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, Yargıtay HGK.nun, 07.10.1998 tarih ve 2-656-688 sayılı kararında da kabul edildiği gibi; yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir. HGK.nun yerleşik kararlarında "asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması," yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu kabul edilmemiştir. (HGK. 07.10.1998 gün 1998/2-656 E.,1998/688 K., 26.12.2001 gün 2001/2-1158-1185 sayılı ve 01.05.2002 gün 2002/2-397-339 sayılı kararları)....
Davacı birleşen dava dosyasının davacısı vekili birleşen dava dosyasındaki dava dilekçesinde özetle, davalının sadakat yükümlülüğüne aykırı hakaret ettiğini, boşanma davası kesinleşmeden mail adresini ailesine ait olmayan muhtemelen gayri resmi eşine ait olsa gerek bir soy isimle değiştirdiğini, davalının evine yabancı bir erkeği almasının zina için yeterli bir delil olduğunu belirterek, müşterek çocuk İlkin'in davalının haysiyetsiz ve zina kavramı içerisindeki davranışları nedeniyle geçici olarak velayetinin müvekkiline verilmesine, TMK 161,163 ve 166. maddeleri kapsamında zina, haysiyetsiz hayat sürme ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk İlkim'in velayetinin müvekkiline verilmesine, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 500.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmiştir....
Asliye Ceza Mahkemesi' nin 2021/399 E. ve 2021/573 Esas sayılı dosyalarına delil olarak dayanılmış ise de davacı kadının devam eden ceza soruşturması sırasında 13.07.2021 tarihinde şikayetten vazgeçtiğini bildirdiği ve taraflar arasındaki müşterek hayatın devam ettiği bu haliyle kadının uğradığı fiziksel şiddeti affetmiş sayılacağı ve işbu boşanma dosyasında kusurlu davranış olarak değerlendirilemeyeceği, davacı tarafça her ne kadar davalı erkeğin suçlu kişiliği olduğu ileri sürülmüş ise de davalı erkeğin yargılandığı ceza dosyalarının tamamının celp edilerek incelenmesinde suç tarihlerinin çok eski olduğu, davalı erkeğin daha önce eski tarihlerde de ceza evine girip çıkmasının ardından evlilik birliğinin ve müşterek hayatın devam ettiğinin dosya kapsamından anlaşıldığı, davacı tarafından erkek eş aleyhine suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davasının bulunmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasının mevcut olduğu,...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Asıl dava hayata kast,pek kötü veya onur kırıcı davranış olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma karşı dava haysiyetsiz hayat sürme olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Davacı-karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurularak kararın kaldırılması istenmiş; inceleme, HMKnın 355 maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; TMK'nun 339- 347. maddeleri gereğince velâyet, çocukların bakım, eğitim, öğretim ve korunması ile temsil görevlerini kapsar. Velayet, aynı zamanda ana babanın velayeti altındaki çocukların kişiliklerine ve mallarına ilişkin hakları, ödevleri, yetkileri ve yükümlülükleri de içerir....
Cilt No:22 Hane No:31'e kayıtlı Ali İhsan ve Firdevs'ten olma 01/01/1972 Afyonkarahisar doğumlu Davalı karşı davacı T3 (T.C - )'in, aynı nüfusa kayıtlı Cemalettin ve Fatma'dan olma 01/09/1977 Silifke doğumlu Evlenmeden Önceki Soyadı TİMUR olan davacı karşı davalı T1 (T.C-)'e karşı açtığı; a)Zina nedeniyle TMK 161 maddesine göre açılan boşanma davasının reddine, b)Haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle TMK 163 maddesine göre açılan boşanma davasının reddine, c) Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, (karşılıklı davalara göre T1 davasında verilen boşanma kararına göre hüküm kesinleştiğinde sadece bir kararın Nüfus Müdürlüğüne Sonuç boşanma kararı olarak bildirilmesine,) 2)Davalı karşı davacının velayet isteminin ve velayete bağlı iştirak nafakası isteminin reddine, 3)Davalı karşı davacının tedbir ve yoksulluk nafakası isteminin reddine, 4)a)Davalı karşı davacının TMK 174/1 maddesi uyarınca maddi...
Aile Mahkemesinin 16/05/2017 tarihli 2017/184 Esas 2017/360 Karar sayılı ilamı ile verilen boşanma kararının iptali ile boşanma sebebi olarak zina eylemi, haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma kararı verilmesini, davalı lehine hükmedilmiş 600,00 TL nafakanın iptalini, mal rejimi ile ilgili hükmün iptalini talep ve dava etmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Dosya içindeki mevcut delil durumu, davanın yenilenmesini talep eden davacının ileri sürdüğü sebep gözetildiğinde; Samsun 2. Aile Mahkemesinin 2017/184 Esas, 2017/360 Karar sayılı dosyasında taraflar T1 ve Mevlüde AKBAY' ın 16/05/2017 tarihli karar ile anlaşmalı boşanmalarına karar verildiği, kararın16/06/2017 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2020 NUMARASI : 2019/274 ESAS 2020/257 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 16/04/1978 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden müşterek dört çocuklarının bulunduğunu, evlilik birliği devam ederken davalının defalarca müvekkilini aldatma eyleminde bulunduğunu, davalının Fikret Başçoban isimli bir bayanla birlikte olduğunu ve bu evlilik dışı ilişkiden tanıma yolu ile nüfusuna kaydettirdiği, T1 adında bir çocuğunun bulunduğunu, davalının Fikret Başçoban isimli bir kadınla namus, şeref ve haysiyet kavramlarıyla bağdaşmayacak şekilde yaşadığını belirterek, tarafların TMK'nun 161.maddesi uyarınca aldatma, TMK'nun 163.maddesi uyarınca haysiyetsiz yaşam sürme nedenleriyle ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmalarına, eşinin soyadını taşımasına izin verilmesini, 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini dava ve talep...