İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.02.1998, 2-87/77 sayılı kararı) Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür....
Alınan bilimsel rapora göre Davacı baba/koca ile davalı Özlem arasında soybağı bulunmadığı, Davalı T6 ile soybağının bulunduğu tespit edilmiş olduğundan, Davalı Özlem yönünden açılan davanın kabulüne, Davalı Emir Yusuf yönünden açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçesi ile; "1) T7 yönünden soybağının reddi davasının kabulü ile, Çorum İli, İskilip İlçesi, Asarcık mahallesi/köyü, cilt no:21, Hane No:29, BSN:154'te nüfusa kayıtlı, 08/01/2019 tarih doğumlu T7 ile davacı T1 arasında soybağının bulunmadığının tespitine, 2) "T6" yönünden soybağı reddi davasının reddine,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı; yargılama giderlerine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
Mahkemece, asliye hukuk mahkemesi sıfatı ile davaya bakılarak, davacının iddiasının soybağının reddi davası olduğu, TMK.nun 289/1 madde ve fıkrasına göre hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile dava reddedilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Görevin Belirlenmesi ve Niteliği başlıklı 1. maddesinde mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği ve göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirlendiğinden bu husus mahkemelerce yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir....
İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan “doğru olmayan kayıtlar”, ilgilileri veya Cumhuriyet Savcısı tarafından açılacak olan “kayıt düzeltme davası” ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Önemle vurgulanmalıdır ki; zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.02.1998, 2-87/77). Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi “doğru” olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra “soybağının reddi davası” ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür....
Baba ile çocuk arasında evlilik içinde doğmayla oluşan babalık karinesine, dayalı olarak hukuken kurulmuş bulunan soybağı ilişkisinin ortadan kalkması ancak soybağının reddi ile söz konusu olabilmektedir. Soybağının reddi davasının başarıya ulaşarak çocuk ile babası arasındaki soybağının ortadan kalkması sonucunda çocuk, baba yönünden soybağı bulunmayan çocuk statüsüne girer....
İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.02.1998, 2- 87/77 sayılı kararı) Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür....
İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet Savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.02.1998, 2-87/77). Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür....
İlk derece mahkemesince soybağının reddi davası reddedildiği halde, kendisini vekille temsil ettiren davalı kadın yararına vekalet ücreti takdir edilmemiş olması usul ve yasaya aykıdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, ilk derece mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi nazara alınmak suretiyle davalı kadın yararına erkeğin reddedilen soybağının reddi davasında maktu vekalet ücreti takdirine karar vermek gerekmiş ve Hukuk Muhakemeleri Kanununu 353/1- b-2 maddesi uyarınca hükmün bu yönden düzeltilmesi cihetine gidilmiştir. Öte yandan; ilk derece mahkemesindeki yargılama sırasında davalı T3 tarafından masraf yapılmadığı anlaşıldığından yargılama giderlerine ilişkin istinaf talebinin reddi cihetine gidilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Baba ile çocuk arasında evlilik içinde doğmaya, babalık karinesine dayalı olarak hukuken kurulmuş bulunan soybağı ilişkisinin ortadan kalkması ancak soybağının reddi ile söz konusu olabilmektedir. Soybağının reddi davasının başarıya ulaşarak çocuk ile babası arasındaki soybağının ortadan kalkması sonucunda çocuk, baba yönünden soybağı bulunmayan çocuk statüsüne girer....
Babalık karinesinin çürütülmesi de, soybağının reddi davası ile sağlanabilir. Bunun dışında çocuk ile baba arasında kurulan soybağının, ortadan kaldırılması imkânı bulunmamaktadır. Başka bir ifade ile Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacak kayıt düzeltme davası ile baba adının düzeltilerek soybağının reddi imkânı bulunmamaktadır. Bu nedenle dava soybağının reddi davası olup görevli mahkeme Aile Mahkemesi olduğundan mahkememizin görevsizliğine karar verilmiştir....