Geniş anlamda soybağı bir kimsenin üst soyu ile olan kan bağını; dar anlamda soybağı ise, bir kimsenin sadece ana-babasıyla arasındaki biyolojik bağını ifade etmektedir. Bir kişi (çocuk) ile kendilerinden biyolojik (genetik) olarak türemiş olduğu kişiler arasındaki bağa doğal soybağı (biyolojik nesep), hukuk düzeni tarafından aranan bazı koşulların gerçekleşmesiyle, bir çocuğun hukuki olarak bir ana-babaya bağlanması sonucunda, ana-baba ile çocuk arasında kurulan bu hukuki ilişkiye ise hukuki soybağı (hukuki nesep) denir. Buna göre soybağı, bir kimseyle ana-babası arasındaki doğal ve/veya hukuki bağ olarak tanımlanmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre, çocuk ile anne arasındaki hukuki soybağı doğumla; çocuk ile baba arasındaki hukuki soybağı ise anneyle evlilik, tanıma, babalık davasında verilen hüküm veya evlat edinmeyle kurulmaktadır....
Hemen belirtmek gerekir ki, anne yönünden soybağı doğumla kendiliğinden kurulduğundan, anne ile çocuk arasında soybağı davalarından söz edilemez. Dolayısıyla soybağı kurulması için hükme gerek bulunmamaktadır. Ancak, anne yönünden doğuran kadının kim olduğunun tespitine ilişkin dava gündeme gelebilir. Bu nedenle herhangi bir sebeple çocuğun kendisini doğuran kadının dışında bir başka kadının nüfus kütüğüne yazılmış olması, çocuk ile kadın arasında soybağı kurulduğu anlamına gelmeyecektir. Ancak, söz konusu yanlış kaydın düzeltilmesi, soybağı davaları ile değil açılacak kayıt düzeltme davası sonucunda gerçekleşecek (MK m. 39) ve bu dava her türlü delil ile ispat edilebilecektir. Bu nedenle, davacılar tarafından açılan davanın nüfus kayıt düzeltim davası olarak kabul edilmesi ve işin esası incelenerek davanın konusuz kaldığı da gözetilip bir karar verilmesi gerekirken, davada aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir....
Mahkemece, davacının hukuken eş sıfatı taşımadığı, çocuk Doğukan ile davalı arasında soybağı ilişkisi tesis edilmese de Doğukan'ın davalının çocuğu olduğunun davalının kabulünde olduğu gerekçesiyle müşterek çocuk için aylık 200,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, davacı için talep edilen nafaka isteminin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosya kapsamına göre, tarafların bir süre gayri resmi nikâhla birlikte yaşadıkları ve bu birliktelikten 2004 doğumlu bir çocukları olduğu, daha sonra ayrıldıkları, çocuğun davacı anneyle kaldığı, çocuğun davalıyla soybağı ilişkisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Evlilik haricinde doğan çocuk için babanın nafakayla yükümlü tutulabilmesi için, çocukla babası arasında soybağının kurulmuş olması zorunludur. Baba ile soybağı ise; tanıma, ana ile evlilik, hakim hükmü ve evlat edinme yoluyla kurulur (TMK. m.282)....
Bu karine uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuk ile o evlilikte koca arasında soybağı kurulacaktır. Yine evlat edinme de çocuk ile evlat edinen arasında soybağı kurulmasını sağlamakla beraber buradaki soybağı ilişkisi mahkeme kanalı ile kurulmaktadır. Diğer bir anlatımla evlat edinilen çocuk ile evlat edinen arasında kan bağına dayanan bir durum bulunmamaktadır. Çocuk ile baba arasında soybağı kurulmasını sağlayan diğer bir yol babalık hükmüdür. Bahse konu davada çocuk ile baba arasında soybağının kurulabilmesi için çocuğun bir başka erkek ile soybağının bulunmaması gereklidir. Çocuğun herhangi bir yolla bir başka erkek ile soybağı kurulmuş ise bu soybağı ortadan kaldırılmadıkça babalık davası açılamaz. TMK 301. maddesine göre çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk, babaya; baba ölmüşse mirasçılarına karşı açacakları babalık davası ile isteyebilirler....
Asliye Hukuk Mahkemesince; "davacı vekili, davalı Arda'nın gerçek babasının müvekkili olmadığını iddia ettiğine göre davanın TMK'nin 286. ve 291. maddeler kapsamında soybağının reddi davası olduğu Soybağı hukuku ile ilgili davalar 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin görev ve yargılama usullerine dair kanunun 4.maddesinde gösterilen davalardan olup, TMK'nın 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgili olduğu, görev hususunun kamu düzenine ilişkin olup, davanın görev nedeniyle reddine, mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin Kocaeli Aile Mahkemeleri olduğuna" dair karar verilmiştir. Kocaeli 5....
Davada öncelikle çözümlenmesi gereken husus; davanın soybağı ya da nüfus davası olup olmadığı meselesidir. Türk Medeni Kanunu'nun 282. maddesi uyarınca, çocuk ile ana arasında soybağı doğumla, baba ile arasındaki soybağı ise ana ile evlilik, tanıma veya hâkim hükmüyle kurulur. Soybağı evlat edinme yoluyla da kurulabileceği gibi kısaca af kanunları olarak nitelendirilen bir evlenme akdine dayanmayan birleşmelerden doğan çocukların neseplerinin düzeltilmesine ilişkin kanunlara göre de kurulabilir (HGK 30.01.2008 gün 2008/2- 36- 47 sayılı kararı). Öte yandan Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre, kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir....
Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir.TMK'nın 285. maddesinde yer alan “Babalık karinesi” uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babası kocadır.Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir. Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı iddiasıdır....
Bilindiği üzere, soybağı birbirinin soyundan gelen kişiler arasındaki ilişkiyi ifade ettiğinden bu kavram içerisinde kan bağının yanında hukuki münasebetin de bulunması, diğer bir ifadeyle kan bağının hukuk düzeninin aradığı koşullar içerisinde oluşması zorunludur. Türk Medeni Kanunu'nun 282. maddesi uyarınca, çocuk ile ana arasında soybağı doğumla, baba ile arasındaki soybağı ise ana ile evlilik, tanıma veya hakim hükmüyle kurulur. Soybağı ayrıca evlat edinme yoluyla da kurulur, ayrıca, kısaca af kanunları olarak nitelendirilen bir evlenme aktine dayanmayan birleşmelerden doğan çocukların neseplerinin düzeltilmesine ilişkin kanunlara göre de soybağı kurulabilir. (HGK 30.01.2008 tarihli ve 2008/2-36-47 sayılı kararı) Çocuk ile ana arasında soybağı doğumla kendiliğinden kurulur ve tesisi için herhangi bir hükme gerek bulunmadığından, çocuğun annesi ile soybağı ilişkisinin kurulması değil, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti dava konusu edilebilir....
Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocuğu arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “Anne ile evlenme”, “Tanıma” ve “Hâkimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir. TMK'nın 285. maddesinde yer alan “Babalık karinesi” uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir....
Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocuk arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “anne ile evlenme”, “Tanıma” ve “Hakimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir. TMK'nın 285. maddesinde yer alan “Babalık karinesi” uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir....