Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur (HGK'nin 30.01.2008 tarihli ve 2008/2- 36- 47 sayılı kararı)....
Davacılar Yüksel ve Gülçin'in mirasın hükmen reddi yetkisini içeren özel vekaletname dosyada bulunmamaktadır. Dosyada bu yöndeki tüm yazışmalar tamamlandıktan ve deliller toplandıktan sonra miras bırakanın terekesinin borca batık olup olmadığı yönünden gerekirse bilirkişiden rapor alınması ve terekenin borca batık olduğunun tespiti halinde, TMK'nın 605/2. maddesi uyarınca, mirası hükmen reddetmiş sayıldığının tespiti yönünde hüküm kurulması gerekir. 22/07/2020 tarihli ve 7251 Sayılı Yasa ile Değişik HMK'nın 353/(1)-a-6.maddesinde ise; "Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması" halinde HMK 353/(1)-a-6.bendi uyarınca bölge adliye mahkemesinin esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar vereceği yönünde düzenleme getirilmiştir....
Öte yandan Türk Medeni Kanunu’nun 605 ve devamı maddelerinde mirasın gerçek reddi düzenlenerek Yasanın 609. Maddesinde de görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Mirasın hükmen reddinin tespiti davasında davanın açılması için herhangi bir süre öngörülmemiş iken, mirasın gerçek reddi davası 3 aylık süreye tabidir. (Türk Medeni Kanunu'nun madde 605/1, 606) Türk Medeni Kanununun 605/1 maddesi uyarınca hasımsız olarak açılan mirasın gerçek reddine ilişkin davada yerel mahkemenin görevi; isteğin süresinde olup olmadığı ve ret edenin mirasçılık sıfatının bulunup bulunmadığının tespiti ile süresinde başvuru ve usulüne uygun bir talep bulunduğu takdirde Türk Medeni Kanununun 609. maddesinde gösterilen usulde işlem yapmaktan ibarettir. Bilindiği üzere, mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin beyan; bozucu yenilik doğurucu niteliktedir. Bu beyan Sulh Mahkemesine ulaşmakla sonuç doğurur....
Ancak, gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 tarihli ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir. Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesinde ise asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olup olmadığının tayin ve tespiti konusunda dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra terekenin borca batık olduğunun tespitine, "mirasın hükmen reddine" ilişkin olarak açılacak davalarda davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; açılan dava her ne kadar mirasın gerçek reddi davası olarak tanımlanıp açılmış ise de, davacıların dava dilekçesinde mirası kayıtsız şartsız reddetmediklerini, mirasın gerçek reddi davasının şartlarının oluşmadığını, davanın TMK 605/2 maddeye dayalı olarak açılmış terekenin borca batık olduğunun tespiti (mirasın hükmen reddi) davası olduğunu ve Erzin Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu gerekçe olarak belirtip görevsizlik kararı vermiştir....
Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur. İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne karar verilmiş ise de, öncelikle mirasın hükmen reddi davalarının vekil eliyle açılabilmesi için vekaletnamede mirasın reddi konusunda özel yetki verilmesi zorunlu olup, dosya içerisinde bulunan vekaletnamede mirasın reddi için özel yetki verilmediği görülmüştür....
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı tarafından açılan mirasın hükmen reddi davasında, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarih ve E:… ve … sayılı kararı ile muris …'in ölüm tarihinde ödemeden aczinin açıkça belli olmasından dolayı mirasın hükmen reddi koşullarının oluştuğu gerekçesiyle mirasın davacı tarafından hükmen reddedildiğinin tespiti yönünde hüküm kurulduğu görüldüğünden, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 12. maddesinde belirtilen mükelleflerin ödevlerinin, mirası reddetmemiş kanuni mirasçılarına geçeceği hükmü karşısında davacı adına mirasçı sıfatıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu ödeme emri iptal edilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı tarafından açılan mirasın hükmen reddi davasında, ... Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulü yönünde verilen … tarih ve E:… ve … sayılı kararın, … Bölge Adliye Mahkemesi ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mirasın reddi istemine ilişkin olarak açılan davada ...Sulh Hukuk ile ...2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönd K A R A R Dava, terekenin borca batık olması nedeniyle mirasın reddi istemine ilişkindir. ...Sulh Hukuk Mahkemesince; davanın malvarlığı hakkına ilişkin olması nedeniyle asliye hukuk mahkemesinde görüleceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ...2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise uyuşmazlığın çekişmesiz yargı niteliğinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde "gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "hükmen ret" düzenlenmiştir. TMK'nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir. (TMK m. 606) Bu dava hasımsız açılabilir. Görevli mahkeme ise sulh hukuk mahkemesidir. Hükmen ret ise süreye tabî değildir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/2046 KARAR NO : 2021/1135 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KARŞIYAKA 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Mirasın Hükmen Reddi KARAR : Karşıyaka 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 19.02.2019 tarih ve 2018/288 Esas 2019/121 Karar sayılı kararının istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı avukatı tarafından istenilmesi üzerine dairemize gönderilen dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. İSTEM: Davacılar tarafından verilen 24.04.2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; 16/03/2009 tarihinde vefat eden muris Mustafa Reka'nın ölüm tarihinde terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirası hükmen ret etmiş sayılmalarına karar verilmesi isteğinde bulunmuştur. YANIT: Davalı avukatı tarafından verilen davaya yanıt dilekçesinde özetle, terekenin borca batık olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 17/04/2014 NUMARASI : 2013/935-2014/453 Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.08.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Davalı TMSF vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmişlerdir. Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti istemine dayalı olarak TMK'nın 605/2 maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2)....