nin açtığı dava sonucunda mahkemece TMK 173. maddesi gereğince Karaman soyadının kullanmasına izin verildiğini, bu karar gereğince davacının bekarlık hanesindeki “...” soyadının Karaman olarak düzeltildiğini, davacının 2012 yılında ...ile tekrar evlendiğini, ancak davacının bekarlık hanesinde halen Karaman soyadının yazılı olduğunu bildirerek, davacının boşandığı kocasının soyadını kullanmasına ilişkin izin kararının kaldırılmasını istemiş; mahkemece, davacının evlenme sebebiyle nüfus kaydının halen kapalı olduğu dikkate alınarak, bekarlık hanesindeki soyadının değiştirilmesine ilişkin davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık, davalının ... soyadının kullanılması izninin kaldırılması ve yoksulluk nafakasının kaldırılması istemlerine ilişkin olup, bağımsız açılan nafakayla ilgili bir dava bulunmamasına göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, davasını çocuğun soyadının değiştirilmesine karar verilmesi nedenine dayandırmış olup, davacının bildirdiği delillerin toplandığı, dava sebebi yapılan ortak çocuğun soyadının değiştirilmesine karar verilmesinin davacı ile çocuk arasındaki soybağının ortadan kalktığı anlamına gelmediği, buna göre davacının ileri sürdüğü sebebin nafakanın kaldırılması sebebi olamayacağı,Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu(TMK m.182/2) bu sebeple ilk derece mahkemesince yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden hukuka aykırı bir husus bulunmadığı sonucuna varıldığından, davacının yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle, dosyada tanık olarak dinlenen eski eşi Özkan Kara'nın, soyisim değişikliğine herhangi bir itirazının olmadığını, Muğla Aile Mahkemesi'nin 2016/643 Esas 2016/542 Karar sayılı ilamı ile eski eşi Özkan Kara ile boşandıklarını, eski eşi ile aynı işyerinde çalıştıklarını, “Kara” soyadını kullanmasının sosyal ilişkilerine zarar verdiğini, bu soyadının kullanımına dair kararın kaldırılarak, soyadının kızlık soyadı olan “Akça” olarak değiştirilmesini istediğini, davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap vermemiştir DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 173. maddesine dayalı, boşandığı kocasının soyadını kullanmasına ilişkin izin kararının kaldırılması istemine ilişkindir....
Somut olayda davacı, eşiyle boşandıklarını, boşanma ile birlikte evlilik soyadını kullanmaya devam ettiğini ancak bunun sosyal hayatında birtakım sorunlara neden olduğunu belirterek evlilik soyadının kaldırılması ile kızlık soyadının nüfusa tescil edilmesini talep etmektedir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir. Adın veya soyadının değiştirilmesi davalarında davacı taraf, örfi yahut çevresel nitelikteki sebep yahut başka sebeplere dayanıp, kendisini haklı gösterecek olguları ispat ederek, nüfus sicilinde değişiklik yapılmasını talep etmekte olup, esasen bu tür davalarda hasım gösterilen ... ile aralarında bir uyuşmazlık olmayıp, ... davada sadece yasal hasım olarak yer almaktadır. Gerçekte, davada taraf değil, sadece ilgilidir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-Kocanın Soyadının Kullanılmasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından her iki dava yönünden; davalı tarafından ise yoksulluk nafakasının indirilen miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması talep edilmiş ise de; HMK’nın 369. maddesinde yoksulluk nafakanın kaldırılması ve kocanın soyadının kullanılmasının kaldırılmasına ilişkin davaların temyizinin duruşmalı inceleneceğine dair hüküm olmadığından duruşma talebinin reddine, 1- Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 Sayılı HMK’nın 362 nci maddesinin 1 inci fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen...
'nın adı ve soyadının arasına "ve" yazılarak iki ayrı kişiymiş gibi gösterilmesi doğru değil ise de, bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden gerekçeli kararın başlık kısmındaki 4 numarada gösterilen davacı ...'ın ad ve soyadının yanına yazılan "(ölü kişi )" ifadesi ile hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinde yazılı davacı ... Ardıtı'nın ad ve soyadı arasında yer alan "ve" sözcüğünün hükümden çıkartılarak düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine, 07.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Aile mahkemesi sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemesine açılan davada, Türk Medeni Yasasının 173. maddesine dayalı olarak alınan boşandığı eşin Delioğlu olan soyadının kaldırılması istenilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 03.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tebligat Kanunu'nun “muhatabın muvakkaten başka yere gitmesi” başlıklı 20.maddesinde, adreste bulunan tebliğe ehil kimse tarafından, tebligat yapılacak muhatabın geçici olarak başka yere gittiğinin belirtilmesi durumunda, bu durumun ve beyanda bulunan şahsın adı ve soyadının tebliğ mazbatasına yazılarak altının beyanda bulunan tarafından imzalanması gerektiği düzenlenmektedir. Somut olayda, davacı vekilinin mazaretsiz olarak katılmadığı duruşmalara ilişkin tebligatların usulüne uygun olarak yapılmadığı; tebliğ mazbatasında muhatabın adreste bulunmamasının nedeni belirtilmediği gibi beyanda bulunanın adının ve soyadının da yazılmadığı göz önünde bulundurulmadan iki kez dosyanın işlemden kaldırılması sebebi ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlendikten Sonra Açılan Kadının Kocasının Soyadının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 05.03.2018(Pzt.)...