WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesinde soy bağının reddi davasını açabilecek kişiler baba ve çocuk olmak üzere sınırlı olarak sayılmış olduğunu, çocuğun hukuken evlilik birliği içinde doğmuş olduğunu, çocuk veya baba olarak gözüken kişi soy bağının reddi davası açmadığı sürece kendisinin ne böyle bir dava açması ve ne de çocuğun kendisinden olduğunu belirterek tanıma yapmasının mümkün olmadığını ,baba bu durumla ilgilenmediği gibi anne dahi çocuğu bırakarak terk edip gitmiş olduğunu, çocuğu nüfusa dahi kaydettirmemiş olduğunu, çocuğun soy bağının reddi davası açması için kendisine bir kayyım atanması ve atanan kayyım eliyle nüfus kaydının gerçekleştirilmesinden sonra da kayyım vasıtasıyla dava açılması gerektiğini ,bu açılacak davada yine kendisinin taraflığının söz konusu olmayacağını ,sadece çocuk adına kayyımlık görevi olacağını ,soybağı reddedilirse çocuk anne nüfusuna kaydedilecek olup bu takdirde de kendisinin nüfus müdürlüğünde tanıma senedi düzenlemesinin yeterli olacağını , ayrıca bir dava açılması ve...

Temyiz Sebepleri Davacı vekili, davanın "soy bağının reddi" talebini de içerdiğini, bu dava için müstakil soy bağının reddi davası açmaya gerek olmadığını, babalık davası sübut bulduğu taktirde, bunun hukuki sonucu olarak soy bağının da hukuki olarak kendiliğinden çözülmüş olacağını, sonuç olarak bir kişinin iki biyolojik babası olmayacağına göre davacının nüfustan kaydının kendiliğinden düşmüş olacağını, Mahkemece soy bağına itiraz davası adı altında tefrik yapılarak ikinci bir davanın vücuda getirilmesinin hukuken doğru olmadığını, tefrik edilen davanın birleştirilmesi talebinin reddinin yanlış olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....

    Soy bağının reddi ve babalık davaları şahsa sıkı sıkıya bağlı hakların kullanımıdır. Bu nedenle soy bağının reddi ve babalık davalarını takip yetkisini içeren özel vekaletname olmadığı görülmüştür. Taraf vekillerine özel vekaletname sunmaları için süre verilmeli sunmaları halinde vekil aracılığı ile yargılamanın tamamlanması, sunulmaması halinde asillerin katılımı ile yargılamanın tamamlanması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan sebeplerle belirlenen eksikliklerin giderilerek tamamlanması akabinde esastan hüküm kurulması zorunluluğu nedeniyle resen karar kaldırılarak dosya ilk derece mahkemesine gönderilmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, soybağının reddi istemine ilişkindir. Soy bağının reddi davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğinde olduğundan, davanın vekil tarafından takip edildiği hallerde, vekile bu konuda özel yetki verilmiş olması gerekir. (HMK.m.74) Davacı vekilinin dosyaya sunduğu vekaletnamede bu hususta özel yetkilendirilme yapılmadığı, vekaletnamenin genel vekaletname niteliğinde olduğu ad soyad değiştirme davaları için de vekilin yetkili kılındığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, davacı vekili Av....

    Sulh Hukuk Mahkemesince temsil kayyımı atandığı ve kayyım ile davalının 18/01/2021 tarihinde verdikleri beyan dilekçeleriyle hak düşürücü süre yönüyle beyanda bulunmadıkları gibi DNA testinin yapılmasını talep ettiklerinin görüldüğü, İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece Mahkemesi tarafından davacının TMK 286/1 maddesine göre açmış olduğu soy bağının reddi davasında, soy bağının reddini gerektirir kanunen aranan şartların oluşmaması ve alınan ATK raporlarına göre çocukların biyolojik babasının davacı olması nedeniyle açılan davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili dilekçesi ile özet olarak İstanbul Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulundan alınan rapor eksik ve bilimsel açıdan denetime elverişli değildir. İhtisas sahibi başka bir sağlık kuruluşundan rapor alınarak özellikle davalı Mikail Ağiş’in ve diğer davalıların babası olup olmadığının tespitiyle davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm asli müdahale talep eden ... ve arkadaşları tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı nüfusta babası olarak görünen kişinin biyolojik babası olmadığını ileri sürerek soy bağının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne, soy bağının reddine karar verilmiş, hüküm asli müdahale talep eden ve müdahale talebi reddedilenler tarafından istinaf edilmiştir....

      D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, soy bağının reddi davasının, ancak babalık karinesinin kapsamında yer alan dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocuklarının soy bağının ortadan kaldırılmasını sağlayan bir dava olduğunu, babalık karinesinden faydalanma söz konusu olmaksızın, kocanın nüfus kütüğüne kaydedilen çocukla koca arasındaki soy bağının kurulması söz konusu olmadığı için böyle bir durumda çocuk ile koca arasında soy bağının bulunmadığının tespitine yönelik olarak açılacak davanın soy bağının reddi davası olmadığını, yanlış kaydın düzeltilmesi amacına yönelik kayıt düzeltme davası olduğunu, açtıkları davanın nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğunu ve görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

      Mahkemece yapılacak iş; davacı tarafa süre verilerek ya kendileri tarafından ya da nüfusta gözüken baba Şerif tarafından hak düşürücü süre içerisinde soy bağının reddi davası açması için (ATK raporundan haberdar oldukları tarih öğrenme tarihi olmak üzere) süre verilmesi, işbu davanın soy bağının reddi davasının neticesini bekledikten sonra, Şerif'in soy bağı eğer reddedilirse ilk resmi kayıt geçerli olmak üzere, ilk ve ikinci kayıttaki kişilerin aynı kişi olduklarının tespitine ve ikinci kaydın mükerrerlik nedeniyle iptaline, ayrıca ikinci kayıtta yapılan işlemlerin geçerli olan ilk kayda aidiyetine yönelik karar vermekten ibaret olacaktır. Hal böyle olunca; soy bağının reddi davasının sonucu beklenildikten sonra esas hakkında karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle davalı kurumun istinaf başvurusunun, 6100 sayılı HMK'nın 353/1- a.6 bendi uyarınca, kabul edilerek kararın kaldırılması gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Dava bu niteliğiyle 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olmayıp, nüfus kaydında babası olarak görünen erkekle kurulmuş bulunan soy bağının iptalini amaçlayan soy bağının reddine yöneliktir. Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunan davanın genel hükümlere göre Ankara 11. Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21, 22 ve 23. maddeleri gereğince Ankara 11. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        eski eşi davalı T3 "Kayan" olan soy ismini kullanmaktan men edilmesine, Kayan olan soy isminin önceki soy adı ile değiştirilmesine, davalı Zeynep'in Burak'ın nüfus kütüğünden silinmesine ve baba kütüğüne tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu