Maddesi le eklenen (c) fıkrası uyarınca "onsekiz yaşını, orta öğrenim yapması halinde yirmi yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde yirmibeş yaşını doldurmayan ve bu kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan veya yaşları ne olursa olsun çalışmayacak durumda malul olan çocuklarla, yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalrından dolayı gelir veya aylık almayan kız çocuklarının her birine %25'ine az aylık bağlanamaz" hükmü uyarınca kız çocuklarına aylık bağlanması mümkün hale gelmektedir Sigortalılık hakkı veya sigortalılıktan kaynaklanan yaşlılık aylığı hakkı veya ölüm aylığı hakkı, asla tamamen hakdüşürücü süreye tabi olmadığı gibi zamanaşımına da uğramaz. 1479 sayılı Yasanın 43. maddesine göre ölüm aylıklarının beş yıl geçtikten sonra talep edilmesi...
Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilip bildirilmediği anlaşılamamaktadır. Zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir....
Türkiye'ye döndükten sonra yurt dışında geçen hizmetlerini borçlanmak isteyenler (2.bent); herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmayanlar, Sosyal Sigortalar Kurumu'na; müracaat tarihinde çalışmakta olanlar tabi oldukları Sosyal Güvenlik Kuruluşu'na, başvuru tarihinde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmamakla birlikte yurda dönüş tarihinden sonraki çalışmalarından dolayı son defa tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna;Hizmetlerinden bir kısmı yurt dışında iken borçlananlardan kalan hizmetlerini yurda dönüş yaptıktan sonra borçlanmak isteyenler; ilk borçlanmayı yapan sosyal güvenlik kuruluşuna, ev kadınları ...'a, ... olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabilirler. Yurt dışında iken sürelerinin bir kısmını çalışarak geçirmiş ev kadınları, ev kadını olarak geçen süreleri için ...'...
Sigortalının ölümü ile birlikte sağ kalan hak sahibi aile bireyleri gelir kaybına uğrayacak bu nedenle sosyal güvenlik yönünden bir korumaya gereksinim duyacaklardır. İşte bu noktada ölüm sigortası ile risk altında olan hak sahiplerinin sosyal güvenlik hakları koruma altına alınmıştır. Ancak sosyal güvenlik hakkının kullanımı yasa ile sınırlanmış ve belirli koşulların varlığına bağlanmıştır. Sigortalının ölümü ile birlikte sosyal güvenlik hakları koruma altına alınan hak sahiplerinin de ölüm sigortasından yararlanabilmeleri için kanun koyucu tarafından belirli sınırlamalar getirilmiştir....
ın ise Sosyal Güvenlik Kurumuna tabi herhangi bir kaydının olmadığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. 4958 Sayılı Yasayla değişik 506 sayılı Yasanın 24.maddesinde hak sahibi anne ya da babaya gelir bağlanabilmesi için diğer şartların yanı sıra sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışılmaması veya buralardan her ne ad adı altında olursa olsun gelir ya da aylık alınmaması gerektiği düzenlenmiştir. Hal böyle olunca davacı babaya aylık bağlanması isabetsizdir. Davacı anne ...'’a gelince, anılan davacının olay tarihinde ve sonrasında çalışmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca bu davacı bakımından 4958 sayılı Yasa ile değişik 506 sayılı Yasanın 24. maddesi gereğince ölen sigortalı oğlu nedeniyle gelir bağlanma koşullarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesinin gerektiği ortadadır....
Anılan hüküm 04.10.2000 tarihinde yürürlüğe giren 619 sayılı KHK’nin 21.maddesi ile değiştirilmiş, KHK’nin Anayasa Mahkemesinin 26.10.2000 tarih, 2000/61 E., 2000/34 K. sayılı iptal kararıyla yürürlükten kalkmasından sonra, bu defa 02.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasanın 23. maddesi ile “18 yaşını, ortaöğrenim yapması halinde 20 yaşını, Yükseköğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmayan (18 yaşını doldurmayanlar hariç) bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik Kanunları kapsamında çalışmayan ve Kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan veya yaşları ne olursa olsun çalışmayacak durumda malul olan çocuklarla, yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan, dul kalan ve bu kanun ile sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan kız çocuklarının her birine %25’i, aylık veya toptan ödeme şeklinde verilir” şeklinde yeniden düzenlenmiştir....
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun hareket etmek zorundadırlar." 1479 sayılı Yasanın 4956 sayılı Yasa ile değişik 45/c maddesinde yer alan, "yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve bu Yasa ile diğer sosyal güvenlik Yasaları kapsamında çalışmayan, bu yasalar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan kız çocuklarının her birine %25'i," oranında aylık bağlanır" hükmü yasanın yürürlük tarihinden önce ölen sigortalıların kız çocukları için de uygulanmalıdır. Çeşitli yasal değişiklikler nedeniyle hak sahipleri açısından ölüm tarihlerine göre dört ayrı dönemin ikisi yönünden aylık bağlanması diğer iki dönem yönünden aylık bağlanmaması gerektiği yönündeki yorum açıkça T.C. Anayasasında yer alan eşitlik kuralına aykırı olduğu gibi genel hukuk ilkelerine de aykırıdır....
göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirileceği kuralına yer verilmiş; 8. maddesinde, bu Kanun'un yürürlük tarihinden önce veya sonra, 30/5/1978 tarih ve 2147 sayılı Kanun ve sosyal güvenlik kanunlarına göre kendilerine veya hak sahiplerine aylık bağlanmış olanlar ile aylık bağlanması için müracaat edip de aylığa hak kazanmış durumda bulunanların bu Kanun'dan yararlanamayacakları belirtilmiş; "Kısmi aylıklar " başlıklı 9. maddesinde ise, sosyal güvenlik sözleşmeleri uygulanmak suretiyle sosyal güvenlik kanunlarına göre kendilerine veya hak sahiplerine kısmi aylık bağlanmış olanların, talep ettikleri takdirde, 4 üncü madde hükmüne göre tahakkuk ettirilen borçlarını tamamen ödemeleri şartıyla kısmi aylıklarının, borçlarını ödedikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren tam aylığa çevrileceği kurala bağlanmış; 12. maddesinde ise, 3201 sayılı Kanun'un uygulanması ile ilgili esasların, Devlet Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı, Maliye ve Gümrük Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik...
4956 sayılı Kanun'un 34 üncü maddesi ile değişik 46 ncı maddesi, "… sigortalının kız çocuklarına bağlanan aylıklar, bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmaya başladıkları veya evlendikleri tarihi takip eden aylık ödeme tarihinden itibaren kesilir....
Ayrıca, yurtdışında geçen çalışmalar sonucu o ülkenin sosyal güvenlik sisteminden hak kazanılan yaşlılık ya da malullük aylığının bir sonucu olan ve ikamete dayalı bulunmayan sosyal sigorta veya sosyal yardım niteliğindeki edimlerden yararlanmak, yurtdışından kazanılmış olan sosyal güvenlik hakkının en doğal sonucu olup, bu haktan feragat anlamı çıkacak şekilde bir “kesin dönüş” tanımı yapılması, sosyal güvenlik hakkından feragat edilemeyeceği olgusunun göz ardı edilmesi sonucunu da doğuracaktır....