in 07.02.2009 tarihinde vefat ettiği, davacının 19.02.2009 tarihinde tahsis talebinde bulunması üzerine durumun tespit edildiği ve Kurum tarafından ...'in 2926 sayılı Yasa uyarınca sigortalılığı ve maluliyet aylığının iptal edildiği ve davacının eşine sağlığında ödenen maluliyet aylıkları toplamı olan 26.051,89 TL nin davacıdan tahsil edilmeye başlandığı anlaşılmaktadır. 2926 sayılı Yasa'nın 4.maddesinde kimlerin sigortalı sayılmayacağı düzenlenmiştir. Buna göre; kanunla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak Sosyal Güvenlik Kuruluşlarına prim veya emeklilik keseneği ödemekte olanlar ile Sosyal Güvenlik Kuruluşlarından malullük veya yaşlılık aylığı ile daimi tam işgöremezlik geliri almakta olanlar veya aylık veya gelir bağlanması için talepte bulunanlar 2926 sayılı Yasa uygulamasında sigortalı sayılmazlar....
D A N I Ş T A Y ONBİRİNCİ DAİRE Esas No : 2008/14666 Karar No: 2010/8977 Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : … Vekili : … Karşı Taraf (Davalı) : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Vekili : … İstemin Özeti : ... İdare Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının; davacı tarafından hukuka aykırı olduğu ileri sürülmekte ve temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir. Danıştay Tetkik Hakimi : … Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden; 1.1.2006 tarihinde … Sigorta mercilerince aylık bağlanan davacının, 1.1.2006 tarihi itibarıyla aktif çalışma hayatının sona erdiği açık olup, bu tarihten itibaren istemi doğrultusunda tam aylık bağlanması gerekirken, işlem tesisi için yurt dışındaki ikametgahın iptali ile ikametgah nakil belgesi istenilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığından, aksi yönde karar veren İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir....
İş Mahkemeleri, 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş istisnai nitelikte, esas olarak iş ve sosyal güvenlik hukuku uygulamasından kaynaklanan bireysel ve toplu hak uyuşmazlıklarını çözen özel mahkemeler olup, bu kapsamda .... prim ve diğer alacaklarının hesaplanması, sigortalı olma hakkının kazanılması ya da kaybedilmesi, gelir/aylık bağlanması, işçilik alacaklarının belirlenmesi gibi kendi içinde bütünlük ve uzmanlık gerektiren konular görev alanına girmektedir. 5510 sayılı .....Kanunu’nun 106. maddesi ile mülga 1479 sayılı Kanunun 70. maddesinde ve 506 sayılı Kanunun 134. maddesinde, bu Kanunların uygulamasından doğan uyuşmazlıkların yetkili iş mahkemelerinde görüleceği, 5510 sayılı Kanunun 101. maddesinde de, aksine hüküm bulunmayan hallerde, 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir....
Kaldı ki, çeşitli Sosyal Güvenlik Kurumlarına tabi olarak geçen hizmet süreleri bulunanların emeklilik, malullük, yaşlılık hallerinde kendilerine, ölümleri ile de hak sahiplerine aylık bağlanması aşamasında 2829 sayılı ...Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkındaki Kanun hükümlerinin uygulanacağı, anılan kanunun 8. maddesinin son fıkrası ise malullük halinde, ilgililere hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca kendi mevzuatına göre aylık bağlanması gerektiği, bu işlem yapılırken de sigortalılık süresinin başlangıç tarihi olarak (birleştirilen hizmet sürelerinin geçtiği kurumlar arasında ayrım yapılmaksızın) ilk defa hangi kurumda çalışmaya başlandı ise o tarihin esas alınacağı hususunun anılan yasanın 6/1. maddesinin bir gereği olması karşısında, artık Bağ-Kur'a tabi olarak çalışmaların başlangıcının kastedildiği sonucu çıkartılamaz....
itibarıyla çalışmaya devam edenler ile sonradan bu Kanuna tabi çalışmaya başlayacaklar için sosyal güvenlik destek primi uygulanmaksızın bu Kanunun 5'inci maddesinin (c) bendi hükümleri uygulanır.”...
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalıya 2022 sayılı yasa gereği aylık bağlandığı, ancak Bağ-Kur kaydının bulunduğunun tespit edildiği, bu nedenle 01.01.2007 tarihinden itibaren aylığının kesildiği iddia edilerek 01.01.2007 - son.02.2010 tarihleri arasında aylığa hak kazanmadığı halde ödenen 1.908,42 TL 'nin %50 fazlasıyla birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı, duruşmaya katılarak sosyal güvenlik kurumundan herhangi bir maaş almadığını, bilmediği bir sebepten ötürü maaşının kesildiğini savunmuştur.Mahkemece, davaya konu alacağa temel teşkil eden 2022 sayılı kanun uyarınca davalıya aylık bağlama iş ve işlemlerinin Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca yapıldığı,davacı ......
olup olmadığına bakılmaksızın sadece diğer sosyal güvenlik kuruluşları kapsamında çalışmama veya kendi çalışmalarından dolayı buralardan gelir veya aylık almamayı yeterli olarak kabul edildiği, davacının herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşu kapsamında çalışmadığı ve kendi çalışmasından dolayı buralardan gelir veya aylık almadığı, davacının vefat eden babası ...'...
aylık hariç olmak üzere, buralardan her ne ad altında olursa olsun gelir veya aylık almıyor olmaları koşulu getirilmiştir....
, sosyal güvenlik hukukunda yer alan hak sahipliği kavramı ile mirasa hak kazanma hükümlerinin birbirlerinden farklı yasal dayanak ve şartlara tabi olup, hukuk aleminde farklı sonuçlar doğuracağı, nitekim, Yargıtay 10....
Sigortalının ölümü ile birlikte sağ kalan hak sahibi aile bireyleri gelir kaybına uğrayacak bu nedenle sosyal güvenlik yönünden bir korumaya gereksinim duyacaklardır. İşte bu noktada ölüm sigortası ile risk altında olan hak sahiplerinin sosyal güvenlik hakları koruma altına alınmıştır. Ancak Sosyal güvenlik hakkının kullanımı yasa ile sınırlanmış ve belirli koşulların varlığına bağlanmıştır. Sigortalının ölümü ile birlikte sosyal güvenlik hakları koruma altına alınan hak sahiplerinin de ölüm sigortasından yararlanabilmeleri için kanun koyucu tarafından belirli sınırlamalar getirilmiştir....