WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Madde hükmünü, karşılıklılık esasına dayalı uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış yabancı ülke vatandaşlarına, hiçbir şekilde Türk sosyal güvenlik sisteminin uygulanamayacağı şeklinde değil, bunlara öncelikle ilgili sosyal güvenlik sözleşmesi hükümlerinin uygulanacağı, burada hüküm yoksa 5510 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanacağı şeklinde anlamak gerekir.(Prof. Dr. A. Can Tuncay,/ Prof Dr. Ömer Ekmekçi, Sosyal Güvenlik Hukuku Dersleri,15. Bası, Beta Yayınevi, sh.243; Prof. Dr. Ali Güzel , Prof. Dr.Ali Rıza Okur / Doç. Dr....

    DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının %100 malül olup, ailesinin bakımıyla hayatını sürdürdüğünü, kurumdan aldığı aylığın şirket ortağı olduğu gerekçesiyle sosyal güvenlik destek prim borcunun bulunduğundan bahisle, 11/06/2014 tarihli yazıyla aylığından kesilmeye başlandığını, kuruma başvurusunun reddedildiğini, kurumca davacının Işık Gıda Ambalaj Tekstil ve Temizlik Malzemeleri San. Ve Tic. Ltd. Şti. Ortağı olduğunun bildirilmesiyle İstanbul Ticaret Sicil Memurluğunda yapılan araştırmayla Gaziosmanpaşa 5. Noterliği 05/10/2005 tarih 29416 yevmiye no ile düzenlenen ana sözleşmeyle şirketin kurucu ve ortağı olarak göründüğünün öğrenildiğini, davacının bu şirket kurucusu ve ortağı olmadığını, şirketin tamamen bilgi ve iradesi dışında kimlik bilgileri kullanılıp kötü niyetli 3....

    Aksi takdirde sosyal güvenlik hakkı üzerinde tasarruf yetkisi olmayan sigortalıya, davayı geri alma veya takipsiz bırakarak açılmamış sayılma yolu ile tasarruf da bulunma olanağı verilmiş olunacaktır ki bu sosyal güvenlik hakkını ortadan kaldıracaktır. Feragat olanağı olmayan bir dava geri bırakılamayacağı gibi açıldığı anda da sigortalı gelsin veya gelmesi sonuçlandırılmalıdır. Kararın bu gerekçe ile bozulması gerekir....

      Nurgül Emine Barın, Türk Sosyal Güvenlik Hukuku’nda Sigortalı Lehine Yorum İlkesi. Internatıonal Conference On Eurasıan Economıes 2016 s: 236 vd). 6.Belirtmek gerekir ki yararlanıcının herhangi bir maddi katkısı bulunmayan sosyal yardımlar ile hizmetler ve yararlanıcının maddi katkısı bulunan sosyal sigortalar olarak ikiye ayrılan sosyal güvenlik, özünde hukuki koşulları gerçekleştiğinde bu araçlardan gelecek parasal karşılığı/ödenceyi talep hakkı olarak tanımlanabilir. Sosyal güvenlik ödenceleri parasal bir karşılığa tekabül ettiği için, anayasal mülkiyet hakkının temel ölçütü olan ekonomik bir değer teşkil etmektedir. Bu yönüyle, sosyal güvenlik hakkı değil ama içinde bulunulan sosyal güvenlik pozisyonundan kaynaklanan maddi talepler mülkiyet hakkı kapsamında korunmaktadır....

        DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, T3 kapıcı olarak asgari ücret ile 01/04/2002- 30/04/2011 tarihleri arasında çalıştığını, 01/04/2002 tarihinden itibaren davalı işveren yanında çalışmasına rağmen davacının sigorta primlerinin 15/01/2010 tarihinden itibaren yatırıldığını, davacının davalı işveren yanında çalıştığını gösterir 12/10/2005 kapıcı bilgi formu , 2008 ,2009 ,2010 tarihine ait lojmana giriş çıkış kartı, 25/02/2008 tarihli kalorifer ateşçi belgesinin sunulduğunu belirterek, davacının 01/04/2002- 15/01/2010 tarihleri arasında çalışmalarının tesbitini talep ve dava etmiştir....

        DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları bünyesinde çalıştığı ve 1997 yılında emekli olduğunu, daha sonra başladığı Milli Piyango Seyyar Bayiliğine 2017 yılı içerisinde kendi isteği ile son verdiğini, Ankara Esnaf ve Sanatkarlar Sicil Müdürlüğünün 12/01/2017 tarihli yazısı ile davacının aynı tarihte Esnaf Sicilinden silindiği, müvekkilin maaşından davalı kurum tarafından müvekkili davacıya, Sosyal Güvenlik Destek Primi borç kesintisinin yapılmasıyla davacının borçtan haberdar olmuş ve kuruma yazılı olarak başvurarak, Milli Piyango Seyyar Bayiliği yaptığından gelir vergisinden muaf olduğunu, kurum tarafından çıkarılan SGDP borcunun iptalini ve yaptığı SDGP ödemesinin iadesini kurumdan talep ettiği, bunun üzerine davalı Kurum, 20/04/2017 tarih ve 16760878/49.566.115.0 sayılı yazısı ile aylıklarından ¼ oranında kesinti yapacağını bildirdiği, müvekkilinden...

        Öte yandan 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 55. maddesinde, “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez.” düzenlemesine yer verilmiştir. Adalet Komisyonunun 55. madde gerekçesine göre; “sosyal güvenlik ödemelerinin, denkleştirme (indirim) işlevi görebilmesi, onun sorumluluğu doğuran olaya sebebiyet verenlere rücu edilebilmesine bağlıdır. Bu kural gereği, rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri, teknik arıza, tam kaçınılmazlık hallerindeki ödemeler, bu tazminatlardan indirilemez. Bağlanan gelirlerin, işçinin kusuru ve kaçınılmazlık gibi nedenlerle rücu edilemeyen kısmı da indirilemez....

        Uyuşmazlık, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından trafik kazasında yaralanan sigortalıya yapılan tedavi gideri ödemesinin olayda kusurları bulunan davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkin olup, Sosyal Güvenlik Hukuku kapsamında yapılan ödemenin tahsili istendiğine göre 5521 sayılı yasanın 1.maddesi uyarınca görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu anlaşılmaktadır. Şu halde davaya asliye hukuk mahkemesinde bakılmış olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerektirmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 14/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ Dosya kapsamı incelendiğinde, 01.03.2013 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı alan davacının, 01.01.2013-26.05.2017 tarihleri arasında davalılar işyerinde çalıştığının tespiti ile sigorta primine esas kazancın tespiti istemli açtığı işbu davada, mahkemece, 01.01.2013-26.05.2017 tarihleri arasında kısa vadeli sigorta kolları kapsamında asgari ücretle çalıştığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair karar verildiği, kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, bölge adliye mahkemesince, sonuç olarak“…kısa vadeli sigorta kollarına ilişkin primler yönünden geçmişe dönük tespit isteminde Sosyal Güvenlik Kurumu'nun yer aldığı dava türünde, 5510 sayılı Yasa'nın 86. (506 sayılı Yasanın 79.) maddesi uyarınca sigortalılık süresinin tespiti davası açılmasının, çalışana sosyal güvenlik hukuku kapsamında sosyal güvenlik destek primine tabi çalışma süresi yönünden hukuki yarar sağlamasının mümkün olmadığı (Yargıtay...

            Nurgül Emine Barın, Türk Sosyal Güvenlik Hukuku’nda Sigortalı Lehine Yorum İlkesi. Internatıonal Conference On EurasıanEconomıes 2016 s: 236 vd). 6.Belirtmek gerekir ki yararlanıcının herhangi bir maddi katkısı bulunmayan sosyal yardımlar ile hizmetler ve yararlanıcının maddi katkısı bulunan sosyal sigortalar olarak ikiye ayrılan sosyal güvenlik, özünde hukuki koşulları gerçekleştiğinde bu araçlardan gelecek parasal karşılığı/ödenceyi talep hakkı olarak tanımlanabilir. Sosyal güvenlik ödenceleri parasal bir karşılığa tekabül ettiği için, anayasal mülkiyet hakkının temel ölçütü olan ekonomik bir değer teşkil etmektedir. Bu yönüyle, sosyal güvenlik hakkı değil ama içinde bulunulan sosyal güvenlik pozisyonundan kaynaklanan maddi talepler mülkiyet hakkı kapsamında korunmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu