Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme, evlenme olmaksızın dinsel törenle evlenme HÜKÜM : Beraat Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: I-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme ve evlenme olmaksızın dinsel törenle evlenme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelenmesinde; Anayasa Mahkemesi'nin, 10.06.2015 gün ve 29382 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 27.05.2015 gün ve 2014/36 esas, 2015/51 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 230. maddesinin (5) ve (6) numaralı fıkralarının Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptallerine karar verilmiş olması karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir....

    Buna karşılık çocukla baba arasındaki soybağı "ana ve babanın sonradan evlenmesiyle" (TMK. m. 292) kurulmuş ise, ana ve babanın yasal mirasçıları (m.294/1), bu yolla kurulan soybağına itiraz edebilmektedirler....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (sanıklar ... ile ....; kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, aralarında resmi evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yaptırma (sanık ...), aralarında resmi evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yaptırma (sanıklar .... ile ...) HÜKÜM : Beraat İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: O Yer Cumhuriyet Savcısı tarafından sanık ... hakkında, aralarında resmi evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yaptırma suçundan kurulan beraat hükmü de temyiz edildiği halde, bu hususta tebliğnamede görüş bulunmadığı anlaşıldığından, anılan hususta ek tebliğname düzenlenmesinden sonra iade edilmek üzere esası incelenmeyen dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

        Somut olayda davacının iddiası; kardeşi, ölü Mehmet Hulusi ile boşandığı eşi davalı Perihan’ın, çocuğu olmadığı halde davalı İsmail’in, yanlış olarak onların müşterek çocuğuymuş gibi nüfusa tescil edildiğine ilişkindir. Bir davanın soybağına ilişkin olduğunun kabulü için, ya bir soybağı tesis etmeli veya kanuna göre kurulmuş bir soybağını ortadan kaldırmayı hedef tutmalıdır. TMK. nun 282 v.d. maddelerinde, soybağının kurulma yolları doğum, ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü olarak; Soybağını geçersiz kılan davalar soybağının reddi, sonradan evlenme yoluyla kurulan soybağına itiraz ve iptal, tanımanın iptali şeklinde, yine bu tür davaları kimlerin açabileceği başta olmak üzere usuli hükümler yer almış olup; Soybağı davaları ile bu davaları açabilecek kişiler, sınırlı sayı prensibi ile belirlenmiştir....

        nun oğlu olduğunun ve onun adına nüfus kütüğüne tescilinin yapılması amacı ile gerekli tespitin yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dayanak belgelerindeki bilgilerin aile kütüklerine işlenmesi sırasında yapılmış bir maddî hata söz konusu değil ise aile kütüğünün herhangi bir kaydında düzeltme veya değişiklik ancak mahkeme kararı ile yapılabilecektir. Nüfus kütüğünde yer alan “doğru olmayan kayıtlar” ilgilileri veya Cumhuriyet Savcısı tarafından açılacak olan “kayıt düzeltme davası” ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki bu dava, uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. TMK'nın 282. maddesi uyarınca "çocuk ile annesi arasındaki soybağı doğumla kurulur. Çocuk ile baba arasındaki soybağı ise ana ile evlilik, tanıma veya hâkim hükmüyle kurulur. Soybağı ayrıca evlat edinme ile de kurulur."...

          ın bu evlilikten sonra 23.9.1996 tarihinde nüfusa tescil edilmiş olması karşısında davanın soybağının reddi niteliğinde değil, sonradan evlenme yoluyla soybağının kurulmasına (TMK.md.292) itiraz niteliğinde olduğu ve Türk Medeni Kanununun 300'ncü maddesindeki hak düşürücü sürenin de geçmiş bulunmasına ve dava tarihi 24.1.2006 olduğu halde karar başlığında 1.1.2006 olarak gösterilmesinin de maddi hataya dayalı olup mahallinde düzeltilmesinin mümkün bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 60.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltmE yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.02.2010 (Salı)...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Aralarında resim evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yaptırma, çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Sanığın aralarında resmi evlenme olmaksızın dinsel tören yaptırma suçundan mahkumiyeti ile çocuğun nitelikli cinsel istismarı eylemi reşit olmayanla cinsel ilişki kabul edilerek bu suçtan açılan kamu davasının şikayet yokluğu nedeniyle düşmesi ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraatine İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü: Suça sürüklenen çocuk hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde; Tüm dosya kapsamı ve gerekçe içeriğine göre mahkemece kabul ve takdir kılınmış düşme ve beraat hükümleri usul ve kanuna uygun bulunduğundan...

              İdare Mahkemesince; 403 sayılı Vatandaşlık Kanunu'nun evlenmede vatandaşlıkla ilgili beyanı düzenleyen 42. maddesi uyarınca, evlenme evlendirmeye yetkili Türk makamları önünde yapıldığı takdirde evlenme sırasında o makama bir beyanla yapılacağı, aynı Yasanın 44. maddesinde ise "Bu kanuna göre alınan kararlarda, maddi bir hata bulunduğu sonradan anlaşılırsa, bu kararı veren makam düzeltme veya değiştirme kararı verilebilir." hükmünün yer aldığı, dava dosyasının incelenmesinden; davacı tarafından, evlenme beyannamesinin alt köşesine "Türk Vatandaşlığına geçiyorum." şeklinde bir şerhin düşüldüğünün, davalı idarece, Türk Vatandaşlık Kanunu'nun 42....

                Çameli Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/216 soruşturma numaralı iddianamesi ile; sanık hakkında tehdit ve evlenme olmaksızın dinsel törenle evlenme suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 230/5, 106/1-1. cümle, 53/1 maddeleri uyarınca kamu davası açılmıştır. 2. Çameli Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.01.2015 tarihli ve 2014/89 Esas, 2015/2 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında tehdit suçundan 5237 sayılı Kanun'un 106/1-1. cümle, 62 maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, evlenme olmaksızın dinsel törenle evlenme suçundan 5237 sayılı Kanun'un 230/5, 62 maddeleri uyarınca 1 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükmedilerek 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, karar 19.02.2015 tarihinde kesinleşmiştir. 3....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Reşit olmayanla cinsel ilişki (sanık ...), resmi evlenme işlemi olmadan evlenmek için dinsel tören yapmak (sanık ...), çocuğun kaçırılması ve alıkonulması (sanık ...), aralarında resmi evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yaptırma HÜKÜM : Sanık ... hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kesin hüküm nedeniyle davanın reddine, diğer atılı suçlardan sanıkların beraatlerine İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınıp, her ne kadar tebliğnamede sanıklar ..., ... ile ... haklarında çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan kurulan hükümler yönünden görüş bildirilmiş ise de anılan hükümler yönünden katılan Bakanlık vekilinin temyiz talebi olmadığı gözetilerek dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü: Sanık ... hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki, sanık ... hakkında resmi evlenme işlemi olmadan evlenmek için dinsel tören yapmak, sanıklar ..., ... ile... haklarında...

                    UYAP Entegrasyonu