Şikâyet olunan iflas idaresi memuru, şikâyetin süresinde olmadığını ve sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, şikâyetin reddini istemiştir. İcra Mahkemesi'nce dosya kapsamına göre şikâyet dilekçesinde şikayetçinin ... olarak gösterildiği, adı geçenin de aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmiştir. Karar, şikâyetçi Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Şikâyetçi hazine vekili tarafından verilen dilekçenin başlığında, yanılgıya dayalı olarak, ... yazılmış ise de, adı geçenin sıra cetvelinde hiç yer almadığı ve dilekçe içeriğinden sırasına itiraz edilen alacaklıların Defterdarlık ile Bayındırlık ve İskân Bakanlığı olduğu net biçimde anlaşılmaktadır. Bu durumda, İcra Mahkemesi'nce, şikayetin sırasına itiraz edilen anılan alacaklılar yönünden değerlendirilmesi, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir. 2- İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3/2, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun geçici 2 ve HUMK'nın 26.09.2004 tarih 5236 sayılı Kanunla değişmeden önceki haline göre 428,438 ve 439. maddesi, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 142 nci maddesi, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 605, 609 ve 611/1 maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 55 nci maddesi 3....
- K A R A R - Davacı vekili, icra yolu ile satışı gerçekleşen gemi üzerinde kurtarma ve yardım alacağı nedeniyle kanuni rehin hakkın bulunduğunu, 11.01.2005 tarihinde düzenlenen sıra cetvelinde davacı müvekkilin 54. sırada olması gerekirken 66. sıraya alındığını, sıra cetvelinin müvekkile tebliğ edilmediğini bu nedenle sıra cetvelinin müvekkil bakımından kesinleşmediğini, sıra cetvelinde davalı lehine depo edilen kurtarma ve yardım alacağının her iki tarafında alacağını karşılayacak miktarda olduğunu ileri sürerek davalı adına depo edilen bedelin paylaştırılmasını, mahkeme sıra cetvelinin davacı müvekkil bakımından kesinleştiği kanaatindeyse yargılamanın yenilenmesi ile davacı bakımından sıra cetvelinin iptali ile davalı lehine depo edilen kurtarma ve yardım alacağının her iki tarafında alacağını karşılayacak şekilde paylaştırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 142 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili, borçluya ait taşınmazın sapışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde davalıya birinci sırada yer verilerek 8.000.000.000.-TL pay ayrıldığını, davalı alacağını tahsil ettiğinden pay ayrılmaması gerektiğini ileri sürerek sıra cetveline itiraz etmiştir. Davalı vekili cevabında, müvekkili bankanın 525.000.000.-TL ve 2.070.970.000.'TL bedelli teminat mektuplarından dolayı riski bulunduğunu, tazmini halinde risk gözetilerek ipotek bedeli kadar pay ayrılmasında hata bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
Büyükşehir Belediyesi’nin yetkili olduğunu, kesinleşmiş imar planı dağıtım cetveli uyarınca tescil işlemi yapıldığını, bu işlemler nedeniyle hata ve kusurlarının olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Asli müdahil, mirasbırakanın payının 250/53010 değil, 250/803520 olduğunu belirtmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile çekişme konusu taşınmazda davacıların mirasbırakanı ...’ın imar ıslah planına esas dağıtım cetvelinde tapu sicilinde kayıtlı 250/53010 hissenin esasa alınması gerektiğinin tespitine ilişkin olarak verilen karar Dairece; “…Somut olayda, mahkemeden istenilen husus dava konusu taşınmazda davacıların mirasbırakanı ...’ın gerçek payının tespitidir. Bu pay da bilirkişi raporlarında belirtildiği ve yukarıda açıklandığı üzere 250/803520 paydır....
Yapı Kooperatifinin avukatlığını yapması nedeniyle alacaklı olduğunu, bu alacağın iflas masası tarafından kısmen kabul edilerek 4. sıraya konulduğunu, avukatlık ücretinin 1. sırada yer alması gerektiğini ileri sürerek sıra cetvelindeki sıraya itiraz etmiştir. Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, şikayetçinin alacağının aylık danışmanlık ücreti olduğu, Avukatlık Kanunu'nun 166/2. maddesi kapsamında vekalet ücreti olmadığı, sıra cetvelinde 4. Sıraya kaydedilmesinde hata bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Mahkemece, toplanan deliller, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı alacağının aylık danışmanlık ücreti olup Avukatlık Kanunu'nun 166/2 maddesi kapsamında vekalet ücret alacağı olmadığından sıra cetvelinde 4. Sıraya kaydedilmesinde usulsuzluk ve hata olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekilince temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/814 E., 2007/726 K ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/499 E., 2007/273 K sayılı dosyalarında verilen iptal kararlarının düzenlenen yeni sıra cetvelinde dikkate alınmadığı, bu davalar sonucunda ... 12. İcra Müdürlüğünün 2005/9971 sayılı takip dosyasına isabet eden paranın her iki davacının davacısına ödenmesi konusunda kesin hükümler oluştuğu gerekçesiyle 2.5.2007 tarihli sıra cetvelinin iptaline, davacının sair taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçluya ait taşınmazın satış bedeli 1.11.2006 tarihli sıra cetveli ile dava dışı T. İş Bankası AŞ ve davalı arasında paylaştırılmış, davacı eldeki dava ile bu sıra cetvelinde üst sıraya alınan davalının alacağının varlığına itiraz etmiştir. Bu sıra cetveli ... İcra Mahkemesi'nce iptal edilmiş ve aynı tutar için bu sefer 2.5.2007 tarihli yeni bir sıra cetveli düzenlenmiş ve önceki sıra cetvelindeki paylar değiştirilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki karşılıklı sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı ... vekili dava dışı borçlu şirkete ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde müvekkiline temlik olunan alacağın 619.190.962.036,-TL. olarak dikkate alındığını; oysa itirazın iptaline ilişkin ilamın hüküm fıkrasında belirtilen alacak kalemlerinin ve satışa kadar işleyen faiz tutarının dikkate alınmadığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline ve satış tarihi itibariyle alacak tutarlarının saptanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Madde metnindeki davanın kazanılması halinde elde edilen kazancın "sıraya bakılmaksızın alacağı nisbetinde itiraz edene verilir." şeklinde ifade "dava hâsılatının davacı alacaklılar arasında garameten paylaşılacağı" şeklinde yorumlamaya uygundur. Bu yorum tarzı adil bir sonuca ulaşılması bakımından tercih edilebileceği gibi, davacılar arasında paylaştırmaya konu tutarın elde edilmesi şekliyle de izah olunabilir. Kanun sıra gözetmeksizin bütün alacaklıların sıra cetveline itiraz davası açabileceğini öngördüğüne göre, burada davalının alacak ve miktarına karşı koymak, yanı itiraz eden davacı alacaklı olmak dava hasılatından pay almak için gerekli ve yeterlidir. Kanun davacıların sırası konusunda bir ayırım ve yollama yapmadığına göre, davacıların eşit haklara sahip olduğu kabul edilmeli ve bu eşitlik "aynı sırada" oldukları şeklinde anlaşılmalıdır....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/1192 Esas sayılı dosyasından ve İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/785 Esas sayılı dosyasından sıra cetveline itiraz davaları açıldığını, sıra cetvelinde 2....