Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlığın gayrimenkul simsarlık sözleşmesinden kaynaklanmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek 13.Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 sayılı Kanun'un 60.maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1.Başkanlığa sunulmasına 07.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Tellallık (simsarlık) sözleşmesi mülga 818 sayılı Borçlar Kanununun 404-409 maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 520-525 maddeleri arasında düzenlenmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 520/1. maddesinde simsarlık sözleşmesi "...simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkanının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması halinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir" şeklinde tanımlanmıştır. Bu hüküm, mehaza uygun olarak, "Simsarlık, simsarın bir ücret karşılığında, ya diğer tarafa bir sözleşmenin kurulması fırsatını göstermeyi ya da ona bir sözleşme görüşmesi için aracılık etmeyi borçlandığı bir sözleşmedir" şeklinde anlaşılmalıdır. Simsarlık sözleşmesinin unsurları şu şekildedir: a) Simsarlık ilişkisinin tarafları ... ile iş sahibidir ve ..., iş sahibi için, konusu özel olarak belirlenmiş bir vekalet edimi üstlenmiştir....

      Simsarlık sözleşmesinin geçerliliği bir şekle bağlı değildir; ne var ki 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 520/3. maddesi (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu m. 404/3) taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi için bir geçerlilik şekli kabul etmiştir. Buna göre, "taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz". Simsarlık faaliyeti sonucu kurulacak sözleşme herhangi bir nitelikte sözleşme olabilir. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 15/03/2017 tarihli ve 2017/13-644 Esas 2017/460 Karar sayılı kararında da aynı ilkelere işaret edilmiştir. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davada dayanılan davacı emlakçı ile davalı arasında imzalanmış olan 24/02/2014 tarihli "Satıcı/Kiraya Veren Sözleşmesi " başlıklı sözleşme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 520. maddesindeki şartlara uygun, geçerli bir simsarlık sözleşmesidir....

        kaynaklanan prim alacaklarına ilişkin davalar ile 6098 sayılı TBK'nın 520 vd. maddelerinde düzenlenen simsarlık (tellallık) sözleşmesinden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlara yönelik istinaf kanun yolu başvurularını İnceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12,13,14. ve 43....

          Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan delil tespiti istemine ilişkindir. ... 18. Asliye Hukuk Mahkemesince, eser sözleşmesinden kaynaklanan ihtilafa yönelik olarak açılan davaya bakmakla görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2. Tüketici Mahkemesi ise delil tespiti talebinde bulunan taraf "tüketici" sıfatında bulunmamaktadır....

            Mahkemece, uyuşmazlığın kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile ilgili itirazın iptali davası olduğu, davanın sözleşmeyi akdeden banka tarafından açıldığı, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44. maddesine göre görev konusunun değerlendirildiği, Asliye Hukuk Mahkemesi'nin genel mahkeme olduğu, bu nedenle davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

              Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada, davacı şirket, avukat olan davalı aleyhine vekâlet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali isteminde bulunmuştur. Davacı şirket tacir olup, mesleki ve ticari amaçla hareket ettiğinden, 6502 sayılı Kanun anlamında tüketici olmayıp, taraflar arasında tüketici ilişkisi bulunmamaktadır. Bu itibarla taraflar arasındaki ilişki 6502 sayılı Kanun kapsamı dışında kaldığından uyuşmazlığın dava tarihinde yürürlükte bulunan HMK'nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ankara 6....

                Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada, avukat olan davacı, avukatlık ücret sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali isteminde bulunmuştur. Davalı, ticari amaçla hareket ettiğinden, 6502 sayılı Kanun anlamında tüketici olmayıp, taraflar arasında tüketici ilişkisi bulunmamaktadır. Bu itibarla taraflar arasındaki ilişki 6502 sayılı Kanun kapsamı dışında kaldığından uyuşmazlığın dava tarihinde yürürlükte bulunan HMK'nın 2. maddesi uyarınca, genel hükümlere göre, asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 14....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/849 Esas KARAR NO : 2021/460 DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/11/2020 KARAR TARİHİ : 17/05/2021 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 08/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; 26/09/2019 tarihinde silivri merkezli meydana gelen depremde müvekillerinin ...... mahallesi .....Cad. .... Apt. No: 40/3 Avcılar İstanbul adresindeki binalarında hasar meydana geldiğini ve gerekli merciilerce yapılan tespitler sonucu binalarının zorunlu olarak yıkıldığını, davalı sigorta kurumunun bu nedenle müvekkilerine yapılan deprem sigortası nedeni ile ödeme yapması gerektiğini belirterek dava tarihi itibari ile 10.000 TL nin davalıdan tahsilini talep etmiştir....

                    Dava, simsarlık sözleşmesinden kaynaklanan cayma bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Dava tarihi itibarı ile yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu