Sigorta şirketi, araç sahibinin, gerek müstahdeminin kusurundan ve gerekse, bizzat kendi kusurundan doğacak mali mesuliyetini temin etmektedir. Bu yönden sigorta şirketleri işletenin yada şoförlerinin, kusurları ile neden oldukları olaydan dolayı doğan mali sorumluluklarının belirli limit dahilinde kefili durumundadır. Karayolları Trafik Kanuna göre zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırmak zorunlu bulunmakla beraber, bu tür sigorta sözleşmesi de diğer sözleşmeler gibi sigorta ettiren ile sigortacı arasında karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklaması ile sigorta sözleşmesi poliçeye bağlanmak suretiyle kurulur. Tedavi giderleri kapsamında, sigorta şirketinin, motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun zorunlu olarak sigorta teminatına bağlanmasını nedeniyle yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. Ne var ki; anılan Yasanın 59 ve Geçici 1....
Dava zorunlu trafik sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece her ne kadar her iki davalı bakımından davanın reddine dair karar yukarıdaki şekilde gerekçelendirilmiş ise de; davacı sigorta şirketi ile davalı sigortalı ... arasındaki sigorta sözleşmesinde davalı sürücü ...'nin taraf olmaması nedeniyle, sigorta şirketinin ancak kendi akit yaptığı kişiye karşı rücu hakkının bulunduğu gerekçesiyle davalı sürücü ... bakımından davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle reddi gerekirken yazılı gerekçeyle reddi doğru değil ise de sonucu itibariyle doğru olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle kararın 6100 sayılı HMK'nın 370/4. maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek ONANMASINA, 29.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, TTK'nun 1301 nci maddesine dayalı, kasko sigortasından doğan tazminat istemine ilişkindir. Kaza tespit tutanağınDa trafik kazasının 8.9.2004 günü saat 16.50'de olduğu, zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesinin ise 8.9.2004 günü saat 17.26’da düzenlendiğini belirtmiştir. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının A.4. maddesinde, sözleşmede aksi kararlaştırılmadıkça sigortanın, poliçede başlama ve sona erme tarihleri olarak yazılan günlerde, Türkiye saati ile öğleyin saat 12.00 de başlayacağı ve öğleyin saat 12.00 de sona ereceğini düzenlemiştir. TTK'nun 1282 nci maddesinde ise sigortacının sorumluluğunun, sigorta primi ödendiği anda başlayacağı ifade edilirken, aynı yasanın 1279 ncu maddesinde de sözleşmenin yapıldığı sırada sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin, rizikonun gerçekleşmiş olduğunu bilmeleri halinde sigorta sözleşmesinin hükümsüz olacağı hükme bağlanmıştır....
Bu durumda, hükmedilen tazminat zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası poliçesinde belirtilen kişi başına teminat limitini aşmadığından sıralı sorumluluk gereği, otobüsün zorunlu trafik sigortacısı olan davalı ... Genel Sigorta AŞ'nin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi sebebi ile sorumluluğu bulunmadığından davalı ... şirketi yönünden davanın reddi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... Genel Sigorta Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Genel Sigorta Genel Müdürlüğü'ne geri verilmesine 15/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin söz konusu poliçeyi düzenlediğini ancak müvekkil şirketin düzenlediği Ferdi Koltuk Sigortasının sorumluluğunun sigorta türlerine göre dördüncü sırada olduğu, zarar taleplerinin önce aracın Zorunlu Karayolu Taşımacılığı Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesinden, sonra Trafik Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasından, sonra İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortasından (kasko) karşılanması gerektiğini; aşan ve karşılanamayan zarar olursa son olarak müvekkili şirkete başvurulabileceğini, ayrıca kazanın taşımacılık hizmeti sırasında meydana gelmediğini bu nedenle teminat dışı olduğunu, müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini zira davacıların yeterli ve gerekli evrakla başvuruda bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. BİRLEŞEN 2015/681 E....
Kasko sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davalı ....'nin kazaya neden olan ... plakalı aracın trafik (zorunlu mali sorumluluk) sigortacısı olduğu nazara alınarak hüküm kurulmuştur. Ancak, davalı vekili, söz konusu aracın trafik sigortasının şirket kayıtlarında bulunmadığını, kaza tespit tutanağında belirtilen poliçenin kasko sigorta poliçesi olduğunu bildir- miştir. Mahkemece bu savunma üzerinde hiç durulmamıştır. Bu durumda, mahkemece, hasar tarihini kapsayan trafik sigorta poliçesinin aslı veya onaylı örneği dosyaya getirtilmeden, gerektiğinde davalı şirket kayıtlarında bu yönde bilirkişi incelemesi yaptırılıp sigorta ilişkisinin var olup olmadığı tespit edilmeden yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı .... Sigorta A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ......
Sigorta şirketi, araç sahibinin, gerek müstahdeminin kusurundan ve gerekse, bizzat kendi kusurundan doğacak mali mesuliyetini temin etmektedir. Bu yönden sigorta şirketleri işletenin yada şoförlerinin, kusurları ile neden oldukları olaydan dolayı doğan mali sorumluluklarının belirli limit dahilinde kefili durumundadır. Karayolları Trafik Kanuna göre zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırmak zorunlu bulunmakla beraber, bu tür sigorta sözleşmesi de diğer sözleşmeler gibi sigorta ettiren ile sigortacı arasında karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklaması ile sigorta sözleşmesi poliçeye bağlanmak suretiyle kurulur. Tedavi giderleri kapsamında, sigorta şirketinin, motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun zorunlu olarak sigorta teminatına bağlanmasını nedeniyle yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır....
Dava, sigortalı tarafından sigortacıya karşı açılan zorunlu trafik sigortasından kaynaklanan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Davalı sigorta şirketi tarafından davacı sigortalının alkollü araç kullanması nedeniyle zarar görene ödenen tazminatın rücuen tahsili nedeniyle başlatılan icra takibi nedeniyle eldeki menfi tespit ve istirdat davası açılmış bulunmaktadır. Taraflar arasında 22/10/2014 başlangıç tarihli 89372584 poliçe numaralı kullanım tarzı hususi olan Dacia marka araca ilişkin sigorta sözleşmesi bulunmaktadır. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun geçici 73. maddesinde; "Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir." ifadesi ile tüketici mahkemelerinin görev alanı tüketici işlemleri ile sınırlandırılmıştır....
Karayolları Trafik Kanuna göre zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırmak zorunlu bulunmakla beraber, bu tür sigorta sözleşmesi de diğer sözleşmeler gibi sigorta ettiren ile sigortacı arasında karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklaması ile sigorta sözleşmesi poliçeye bağlanmak suretiyle kurulur. Tedavi giderleri kapsamında, sigorta şirketinin, motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun zorunlu olarak sigorta teminatına bağlanmasını nedeniyle yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. Ne var ki; anılan Yasanın 59 ve Geçici 1. maddelerinde, aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülüklerinin sona ereceği belirtilmiş olup, yasanın açık hükmü karşısında, sorumluluğun ancak yapılacak aktarım sonrasında ortadan kalktığının kabulü gerekir....
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının öncelikle ZMMS policesindean talepte bulunması gerektiğini zorunlu trafik sigortasının dava dışı ... tarafından yapıldığını, davalının kasko poliçesi teminatında İMMS sigortasından dolayı sorumluluğu olduğunu, bu sorumluluğunda zorunlu trafik sigortası limitlerinin tüketilmesi ile doğacağını, ayrıca kazanç kaybının İMMS Sigortası Poliçe teminatı kapsamında olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E - G E R E K Ç E : Dava, Kasko Poliçesinde yer alan İMMS teminatı kapsamında kazanç kaybı istemine ilişkindir. Uyuşmazlık; Kazanç kaybının İMMS poliçe teminatı kapsamında olup olmadığı, kusur ve zarar miktarı noktasındadır. İlgili Kanun: 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Yönetmeliği, Kasko Poliçesi Genel ve Özel Şartları, TTK, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, HMK, TBK ve diğer İlgili Mevzuat Hükümleri....