İcra Müdürlüğü'nün 2019/6210 Esas sayılı dosyasına müvekkillerince yasal süresi içerisinde "kredi borcu çekilirken bankanın yan kuruluşu olan Anadolu Hayat Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenmiş bir hayat sigortası olduğu ve öncelikle borcun buradan tahsili yoluna gidilmesi gerektiği" ileri sürülerek itiraz edilerek takibin durduğunu, davacı tarafın öncelikle hayat sigortasına karşı tüm hukuki yolları tüketmesi gerektiğini, iştiraki olan sigorta şirketine sadece yazılı başvuruda bulunulduğunu, dava dilekçesinde her ne kadar davacı tarafın başvuru yükümlülüğünü yerine getirdiğini beyan etmiş ise de sigorta şirketi hakkında takip veya dava yoluna başvurmadan müvekkilleri hakkında icra takibinin başlatıldığını, davanın vaktinden evvel açıldığını, bankanın alacağını Hayat sigortasından alması gerektiğini, bu nedenle davanın reddi ile % 20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiğini, dava konusu kredi nedeniyle müvekkillerinin miras bırakanı hayat sigortası yapıldığını ve primlerini davacı...
Şubesinden krediler çektiğini, davalı sigorta şirketi muris tarafından çekilen iş bu kredilere karşı kredi ödeme güvencesi grup hayat sigortası katılım sertifikası ile kredili hayat grup sigortası katılım sertifikası ile hayat sigortaları yaptırdığını, müvekkil muris 19/01/2019 tarihinde vefat ettiğini, davalı sigorta şirketi müvekkillerin murisin çekmiş olduğu kredilere karşılık hayat sigortaları yapmış olmasına rağmen sigorta teminat miktarlarını daimi mürtein bankaya kredi borcunu ödemediğini, iş bu kredi müvekkillerce ödendiğini, davalı sigorta şirketinin müvekkillerinin murisleri Ali Deniz'e yapmış olduğu hayat sigorta poliçelerinden kaynaklı ödemenin yapılması için mahkemeye başvurmak zorunda kaldıklarını, müvekkillerinin murisi Ali Deniz vefatından kaynaklı olarak davalı sigorta şirketi tarafından yapılan hayat sigortalarından kaynaklı olarak 26.806 TL toplam vefat tazminatının dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak müvekkillere verilmesine...
Davalı Ziraat Hayat ve Emeklilik AŞ vekili;sigorta tazminatını talep haklarının bulunmadığını, kredi ve krediye ait tüm borçlar düşüldükten sonra bakiye tutarın kalması halinde kanuni varislere ödeneceğini, sigortalının 21/01/2013 tarihinde prostat kanseri tanısı ile ameliyat olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; kredi kullanım esnasında mevcut olduğu müteveffa tarafından bilinen son derece ciddi bir sağlık sorununu beyan yükümlülüğüne rağmen beyan etmeyen neticesinde bu rahatsızlığından kaynaklı hayatını kaybeden davacı miras bırakanının kullanmış olduğu kredinin bakiye borcunun hayat sigortası tarafından karşılanmamasının hukuka aykırı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
e hayat sigortası yaptırması gerektiğini, nitekim ilk yıl yaptırdığını, müteakip yıl sigorta yaptırmadığını, şayet sigorta yapılsa idi, bankanın dain ve müstehin sıfatı ile kredi borcunun sigortacıdan tahsil edebileceğini ileri sürmüşlerdir. Davalı banka ile davacıların miras bırakanı ... arasında düzenlenen kredi sözleşmesinin 9/2 maddesinde aynen; "Borçlu, açılan kredi nedeniyle bankanın belirlediği bedel ve şartlarla kendisinin seçeceği sigorta şirketine, hayat sigortası yaptırmayı önceden yapılmış hayat sigortası bulunması halinde ilgili sigorta poliçesinde bankanın dain ve mürtehin olarak gösterilmesi yönünde gerekli değişikliği yaptıracağını ve poliçeyi bankaya teslim edeceğini, ölümü durumunda ilgili sigorta sonucu ödenecek tazminattan o tarihte Bankaya olan borcun mahsubundan sonra kalacak tutarın mirasçılarına ödenmesini beyan ve kabul eder " şeklinde düzenleme yapılmıştır....
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde dava değerinin 100 TL olarak belirtildiği, 66.000,00-TL ve bu tutarın altındaki uyuşmazlıklarda tüketici hakem heyetine başvuru zorunlu olduğu için davanın reddinin gerektiği, davanın kabulü anlamına gelmeksizin davacının bahse konu hayat sigortası sözleşmesinin teminat tutarını bildiğini davayı kısmi dava /belirsiz alacak davası olarak açamayacağını, şirketleri ile ------- şirketi arasında yapılmış olan --------Sigorta Sözleşmesi kapsamında sigortalı olan ------- ile akdedilen hayat sigortasının kredi borcunun devamı süresince vefat riskine karşı güvence altına alan yıllık yenilemeli ve teminatın kredi borcuyla orantılı olarak belirlendiği bir sigorta olduğunu, sigorta teminatının sigorta sertifikasında da açıkça gösterildiğini, sigorta sözleşmelerinde şirketlerinin sorumluluğunun teminat bedeli ile sınırlı olduğunu ve davacının da teminat bedelini bildiği için işbu davada dava değeri eksik gösterildiğini, dolayısıyla...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 18/11/2020 NUMARASI: 2014/783 Esas - 2020/612 Karar DAVA: Sigorta (Yangın Sigortası Kaynaklı) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/06/2021 İstinafa konu hükmün; işyeri yangın sigorta poliçesine ilişkin olduğu; Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümüne ilişkin; 06/07/2020 tarihli ve 36826 sayılı kararına göre; "Riziko mahalli konut ve işyeri olan mal ve sorumluluk sigortası sözleşmesi ile taşıma hukukundan doğup doğmadığına bakılmaksızın can-hayat sigortası sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu (rücu dâhil) verilen hüküm ve kararlar" ile ilgili istinaf incelemesi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17., 45. Hukuk Dairesi'ne ait bulunduğundan dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17., 45. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. KARAR:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45....
Davacıların murisi, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırmıştır. Esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kredi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigortadır. Sigorta poliçesinde, tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirkedir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir. Sigorta şirketi lehtar konumunda olduğundan, bankaya karşı tüketicinin sağlık sorunları olduğunu, örneğin, kalp hastası veya kanser hastalığını gizlediğini ileri süremez. Çünkü, sigorta poliçesini düzenleyen, sigorta şirketinin kendisi veya yetkili acentesidir....
Ferdi Kaza Sigortası; kaza sonucu meydana gelen vefat, sakatlık ve tedavi sürecini teminat altına alan bir sigorta türü olduğu, diğer bir deyişle anılan sigorta, banka şubesi tarafından kullandırılan krediyi teminat altına alan bir sigorta türü olmadığı, Hayat Sigortası ise; sebebi ne olursa olsun meydana gelen vefat durumunda maddi güvence sağlayan bir sigorta türü olduğu, bankaların kullandırdıkları krediyi güvence altına almak için *İhtiyari Bir Sigorta* olmasına karşın, kullandırılan kredinin tasfiyesine kadar süreli Hayat Sigortası yapmakta olduğu, kredi kullanan sigortalının her ne sebeple olursa olsun vefatı halinde, kalan borç tutarının, kredi kullandıran ve poliçede *Dain Müntehin* sıfatını taşıyan banka tarafından sigorta şirketinden talep ve tasfiyesi sağlanmakta olduğu, poliçenin, kredinin kullandırıldığı tarihte düzenlenmiş olmasına karşın, gerek miktar, gerek süre, gerek sağladığı teminatlar ve gerekse davalı bankanın *Dain Mürtehin* olarak gösterilmemesi poliçenin kullandırılan...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, Hayat Sigorta Poliçesinden kaynaklı tazminat davasıdır....
Mahkemece konut kredisi için hayat sigortası yaptırma şartı yada mevcut olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı ile davalı banka arasında düzenlenen kredi sözleşmesinin 9.5/2 maddesinde aynen; " müşteri açılan kredi sebebiyle Banka'nın uygun göreceği bedel ve şartlarla ferdi kaza sigortası, hayat sigortası yaptıracağını, önceden yapılmış bir ferdi kaza sigortası , hayat sigortası bulunması halinde ilgili sigorta poliçesinde bankanın dain ve mürtehin olarak gösterilmesi yönünde, gerekli değişikliğin yapılarak 2009/380-6239 poliçeyi bankaya teslim edeceğini, , bankanın bu sigortalarla ilgili prim tutarlarınıbanka nezdindeki hesaplarından tahsile yetkili olduğunu, vefat halinde mezkkur sigorta sonucu ödenecek tazminattan o tarihteki bankaya olan borcun mahsubundan sonra kalacak olan meblağın mirasçılarına ödenmesini, kabul, beyan ve taahhüt etmiştir." şeklinde düzenleme getirilmiştir....