Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

UYUŞMAZLIK: Uyuşmazlık, hayat sigortası poliçesinden kaynaklı menfi tespit davasında ilk derece mahkemesince verilen kararın yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE : İnceleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, müteveffa sigortalı ile davalı Sigorta şirketi arasındaki hayat sigortası poliçesinden haksız olarak cayıldığının tespiti ve borçlu olmadığının tespitine yönelik menfi tespit davasıdır. Davacılar murisi Selçuk Ekici'nin 13/03/2021 tarihinde vefat ettiği, murisinin hayatta iken davalı banka şubesi ile kredi sözleşmesi akdettiği, 04/04/2019 ve 13/04/2021 tarihli poliçeler ile hayat sigortası poliçesi yaptırdığı anlaşılmıştır....

İcra Müdürlüğü'nün 2019/6210 Esas sayılı dosyasına müvekkillerince yasal süresi içerisinde "kredi borcu çekilirken bankanın yan kuruluşu olan Anadolu Hayat Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenmiş bir hayat sigortası olduğu ve öncelikle borcun buradan tahsili yoluna gidilmesi gerektiği" ileri sürülerek itiraz edilerek takibin durduğunu, davacı tarafın öncelikle hayat sigortasına karşı tüm hukuki yolları tüketmesi gerektiğini, iştiraki olan sigorta şirketine sadece yazılı başvuruda bulunulduğunu, dava dilekçesinde her ne kadar davacı tarafın başvuru yükümlülüğünü yerine getirdiğini beyan etmiş ise de sigorta şirketi hakkında takip veya dava yoluna başvurmadan müvekkilleri hakkında icra takibinin başlatıldığını, davanın vaktinden evvel açıldığını, bankanın alacağını Hayat sigortasından alması gerektiğini, bu nedenle davanın reddi ile % 20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiğini, dava konusu kredi nedeniyle müvekkillerinin miras bırakanı hayat sigortası yapıldığını ve primlerini davacı...

Şubesinden krediler çektiğini, davalı sigorta şirketi muris tarafından çekilen iş bu kredilere karşı kredi ödeme güvencesi grup hayat sigortası katılım sertifikası ile kredili hayat grup sigortası katılım sertifikası ile hayat sigortaları yaptırdığını, müvekkil muris 19/01/2019 tarihinde vefat ettiğini, davalı sigorta şirketi müvekkillerin murisin çekmiş olduğu kredilere karşılık hayat sigortaları yapmış olmasına rağmen sigorta teminat miktarlarını daimi mürtein bankaya kredi borcunu ödemediğini, iş bu kredi müvekkillerce ödendiğini, davalı sigorta şirketinin müvekkillerinin murisleri Ali Deniz'e yapmış olduğu hayat sigorta poliçelerinden kaynaklı ödemenin yapılması için mahkemeye başvurmak zorunda kaldıklarını, müvekkillerinin murisi Ali Deniz vefatından kaynaklı olarak davalı sigorta şirketi tarafından yapılan hayat sigortalarından kaynaklı olarak 26.806 TL toplam vefat tazminatının dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak müvekkillere verilmesine...

Davacıların murisi, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırmıştır. Esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kredi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigortadır. Sigorta poliçesinde, tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirkedir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir. Sigorta şirketi lehtar konumunda olduğundan, bankaya karşı tüketicinin sağlık sorunları olduğunu, örneğin, kalp hastası veya kanser hastalığını gizlediğini ileri süremez. Çünkü, sigorta poliçesini düzenleyen, sigorta şirketinin kendisi veya yetkili acentesidir....

Ferdi Kaza Sigortası; kaza sonucu meydana gelen vefat, sakatlık ve tedavi sürecini teminat altına alan bir sigorta türü olduğu, diğer bir deyişle anılan sigorta, banka şubesi tarafından kullandırılan krediyi teminat altına alan bir sigorta türü olmadığı, Hayat Sigortası ise; sebebi ne olursa olsun meydana gelen vefat durumunda maddi güvence sağlayan bir sigorta türü olduğu, bankaların kullandırdıkları krediyi güvence altına almak için *İhtiyari Bir Sigorta* olmasına karşın, kullandırılan kredinin tasfiyesine kadar süreli Hayat Sigortası yapmakta olduğu, kredi kullanan sigortalının her ne sebeple olursa olsun vefatı halinde, kalan borç tutarının, kredi kullandıran ve poliçede *Dain Müntehin* sıfatını taşıyan banka tarafından sigorta şirketinden talep ve tasfiyesi sağlanmakta olduğu, poliçenin, kredinin kullandırıldığı tarihte düzenlenmiş olmasına karşın, gerek miktar, gerek süre, gerek sağladığı teminatlar ve gerekse davalı bankanın *Dain Mürtehin* olarak gösterilmemesi poliçenin kullandırılan...

    Mahkemece konut kredisi için hayat sigortası yaptırma şartı yada mevcut olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı ile davalı banka arasında düzenlenen kredi sözleşmesinin 9.5/2 maddesinde aynen; " müşteri açılan kredi sebebiyle Banka'nın uygun göreceği bedel ve şartlarla ferdi kaza sigortası, hayat sigortası yaptıracağını, önceden yapılmış bir ferdi kaza sigortası , hayat sigortası bulunması halinde ilgili sigorta poliçesinde bankanın dain ve mürtehin olarak gösterilmesi yönünde, gerekli değişikliğin yapılarak 2009/380-6239 poliçeyi bankaya teslim edeceğini, , bankanın bu sigortalarla ilgili prim tutarlarınıbanka nezdindeki hesaplarından tahsile yetkili olduğunu, vefat halinde mezkkur sigorta sonucu ödenecek tazminattan o tarihteki bankaya olan borcun mahsubundan sonra kalacak olan meblağın mirasçılarına ödenmesini, kabul, beyan ve taahhüt etmiştir." şeklinde düzenleme getirilmiştir....

      Davalı vekili, murisin müvekkili bankadan 20/05/2011 tarihinde traktör kredisi çektiğini ve krediyi çektiği tarihte 78 yaşında olup, bu yaştaki bir kişiye hayat sigortası yapılmasının yasal olarak mümkün olmadığını ayrıca, murisin kendi imzasını içeren dilekçesi ile hayat sigortası yaptırmak istemediğini bildirdiğini, davacı tarafça iddia edildiği gibi hayat sigorta primi tahsil edilmediğini, yapılan kesintiler arasında hayat sigortası kesintisi bulunmadığını, dekontun alt kısmında yer alan ibarenin otomasyon sistemindeki şablon gereği olduğunu, dekontta belirtilen poliçe numarasının kasko poliçesine ait olduğunu, 04/11/2013 tarihli yazının müvekkili bankadan kredi çeken, ilgili olan veya olmayan herkese gönderilen bilgilendirme amaçlı bir yazı olduğundan hayat sigortası yaptırıldığının kanıtı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, Hayat Sigorta Poliçesinden kaynaklı tazminat davasıdır....

        Davacıların murisi, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırmıştır. Esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kredi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigortadır. Sigorta poliçesinde, tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketidir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir. Sigorta şirketi lehtar konumunda olduğundan, bankaya karşı tüketicinin sağlık sorunları olduğunu, örneğin, kalp hastası veya kanser hastalığını gizlediğini ileri süremez. Çünkü, sigorta poliçesini düzenleyen, sigorta şirketinin kendisi veya yetkili acentesidir....

          A.Ş arasında ... nolu sözleşme ile 21.03.2018 – 21.03.2019 vadeli kobi hayat grup hayat sigortası ile sigortalandığını, davacıların iddia ettiği şekilde davacılar murisi adına müvekkili şirket nezdinde vefat tarihinde başkaca bir sigorta sözleşmesinin bulunmadığını, sigortalı ... , hayat sigorta sözleşmelerinin kurulmasından evvel mevcut olan rahatsızlıklarını gizlediğini, müvekkili şirkete beyan etmediğini, sigortalı ... gerek hayat sigortası genel şartları ve gerekse TTK hükümlerine aykırı davranışı nedeniyle ... nolu kobi hayat sigorta sözleşmesinin hükümsüz hale geldiğini, bu nedenlerle müvekkili şirketçe tazminat ödemesi yapılmamasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığını, bu nedenlerle davacıların soyut ve açık olmayan beyanlarının kabulünün mümkün olmadığını, haksız ve yersiz açılan davanın öncelikle usulden reddine, aksi halde davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılması yönünde karar verilmesinini talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu