"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, emekli maaşına konulan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki ... bozma ilâmına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 20.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takipte emekli maaşına konulan haczin kaldırılması talebine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 günü yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Tüketici Mahkemesi’nce verilen 28/04/2016 tarih ve 2015/1204-2016/624 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin emekli maaşının davalı bankadaki hesabına yattığını, çeşitli tarihlerde kullandığı krediler nedeniyle davalı bankaya borçlu olduğunu, borçların tahsil etmek için hesabına bloke koyarak tahsilatlar yaptığını, İİK gereğince emekli maaşlarının haczedilemeyeceğini, emekli muvafakat vermiş olsa bile bu muvafakatın geçersiz olduğunu ileri sürerek; müvekkilinin hesabındaki blokenin kaldırılması, 15/01/2015 tarihinden itibaren yapılan kesintilerin faizi ile birlikte iadesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun şikayeti, SGK'dan aldığı emekli maaşına konulan hacizin kaldırılmasına ilişkindir. İcra dosyanın incelenmesinde; borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonra 14.04.2011 tarihinde, anılan kurumdan aldığı emekli maaşının haczine muvafakat ettiği görülmektedir. Ekim 2008 tarihi itibari ile yürürlüğe giren 5510 Sayılı Sosyal Güvenlik Yasasının 93.maddesi ile de, SGK'dan alınan emekli maaşlarının haczedilemeyeceğine ilişkin kural korunmuştur. Bu cümleden olmak üzere, Emekli Sandığı, Sosyal Sigortalar Kurumu ve Bağ-Kur, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) olarak tek bir çatı altında birleştirildiğinden, bu kurumlardan alınan emekli maaşlarının hacizleri mümkün değildir....
K A R A R 1-Davacı, davalı bankadan kredi çektiğini ve o esnada kendisine bilgisi olmadan otomatik ödeme talimatı belgesi imzalatıldığını, taksit vadeleri geldiğinde taksitlerin emekli maaşından çekilmesi yoluna gidildiğini, davalıya talimatın iptali talebinde bulunulduğu halde kabul edilmediğini ve çekilmeye devam edildiğini bu nedenlerle emekli maaşı üzerindeki blokenin kaldırılmasına ve ihtarından sonra çekilen taksit tutarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, açılan davanın reddine karar verilmiş, verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiş ve mahkemece verilen ek karar ile temyiz talebinin reddine karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; emekli maaşına konulan haczin kaldırılmasına, maaşından kesilen paranın tarafına iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece dosya üzerinden karar verilmiş, dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmemiştir. İzmir 4. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; şikayetin kabulüyle, İzmir 18. İcra Müdürlüğünün 2019/5684 E sayılı dosyasından şikayetçinin emekli maaşının üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiştir. Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; emekli maaşından kesilen paraların tarafına iadesi yönünde de karar verilmesi gerektiğini savunarak istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "asıl davanın feragat sebebiyle reddine, birleşen davanın, davacı şirket yönünden reddine, davacı ... yönünden kabulü ile, Denizli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 2017/12553, 12554, 12555, 12556, 12557, 12558, 12559, 12560 sayılı icra takipleri sebebiyle davacının emekli maaşına konulan haczin kaldırılmasına" karar verilmiştir. VI. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır. B....
Davacı, vasisi olduğu oğlunun SGK maaşına, davalı bankadan kullandığı kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle, konulan blokenin kaldırılmasını ve maaşından kesilmek suretiyle ödenen bedellerin iadesini talep etmiştir. Davalı banka hesaptaki blokenin, kredi kullanan Hüseyin'in muvafakatine dayandığını savunmuştur. Mahkemece, kredi sözleşmesi ve kredi sözleşmesi tarihinden sonra kısıtlanan Hüseyin'in muvafakatini içeren taahhütnamede yer alan hükümlerin haksız şart oluşturduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bilindiği üzere 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı yasanın 56.maddesi ile değişik 5510 sayılı yasanın 93.maddesinde Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez....
Mahkemece borçlunun emekli olmadan önce maaşına konulan haczin emekli olduktan sonra da devam edeceği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesinde; "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez" hükmü yer almaktadır. 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 sayılı Kanun'un 32. maddesi ile 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu'nun 93/.... maddesine eklenen fıkra ile; "Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde icra müdürü tarafından reddedilir" hükmü getirilmiştir....
Maaş üzerindeki haczin durdurulması talebinin haczin kaldırılması anlamına geleceği, hukukumuzda maaş üzerindeki haczin durdurulması şeklinde hukuki bir terimin mevcut olmadığı bu sebeple alacaklı vekilinin 12/01/2017 tarihli talebinde yer alan emekli maaşı üzerindeki haczin durdurulması talebi ile haczin kaldırılmasının talep edildiğinin kabulü gerekir. Diğer taraftan, borçlunun emekli maaşına konulan her haciz, kendi özgün koşulları içinde ve ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Konulan her haczin, öncekinden farklı olarak ayrıca bir şikayet hakkı doğuracağı ise tartışmasızdır. Dolayısıyla 03/01/2014 tarihinde borçlu tarafından verilen muvafakate dayanılarak yapılan haciz işlemi alacaklının talebiyle 12/01/2017 tarihinde kaldırıldığına (durdurulduğuna) göre, yeniden haciz konulabilmesi için borçlu tarafından yeniden muvafakat verilmesi gerekir. Aksi halde muvafakatin takip sonuna kadar devam edeceği gibi bir sonuç ortaya çıkar....