Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL arsa katılım payı borcuna ilişkin 09.06.1992 tescil tarihli Kooperatif Ana sözleşmesi üzerinde yapılan incelemede, Ana sözleşmenin 94. maddesinde davalı ...'ın 1992 yılında taahhüt ettiği 10.000,00.-TL sermaye payının 2.500,00.-TL'lik kısmını ödediği, 7.500,00....

    Buna göre; davacıların zayii olduğunu iddia ettiği dava konusu Pay sahibi ...., pay adedi 223.856, belge numarası 1 ile 5 ve sermaye tutarı 11.192.800,00-TL olan; Pay sahibi ... Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş., pay adedi 1, belge numarası 2 ve sermaye tutarı 50,00-TL olan; Pay sahibi ... Sağlık Ticaret A.Ş., pay adedi 2, belge numarası 3 ve sermaye tutarı 100,00-TL olan ve Pay sahibi ......

      koyma borcunun dondurulmasına ve ilgili tedbirlerin alınmasına, davacının ortaklıktan çıkmasına karar verilmesini istemiştir....

        ANONİM ŞİRKETİ (Vergi No: ....)’ye Ayni sermaye olarak konulmasında engel bir hal olmadığının tespitine karar verilmesini, bu hususun mümkün olmaması halinde, taraflar ve konu aynı olduğundan mahkemeniz dosyasının Bakırköy .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ... E. .. K. Sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini, davacının ayni sermaye olarak koyacağı yukarıda belirtilen gayrimenkulün ayni sermaye değerinin yasada belirlenen usulde tespitine ve konulacak ayni sermayeler ile meydana gelecek sermaye artışına göre davacıya sermaye konan şirkette tahsis edilecek pay miktarlarının ne olacağına ve bu konuda gerekli sair hususlara ilişkin TTK. Md. 342 ve 343. Maddeleri tahtında değer tespiti ve bilirkişi raporu tanzim edilmesini talep ve dava etmiştir. Dava konusu İstanbul ili, ... İlçesi, .. Mahallesi, .. Ada, ......

          Dava, sermaye borcunun tahsili amacıyla girişilen icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Çıkarma kararı üzerine ortaklık sıfatı ortadan kalktığından temerrüt dışında kalan ortaksal borçlar da nihayet bulur. Henüz talep edilmemiş sermaye taksidi, çıkarılmış ortaktan hod be hod istenemez. Devirle bu borç yeni ortağa intikal eder. Lakin eski ortağın mesuliyeti zail olmaz. Payı devralan ortak bakiye sermaye taksidini ödemezse, çıkarılmış olan ortağa da bir selef gibi müracaat edilir (Arslanlı, Halil; Domaniç, Hayri; 1989, Türk Ticaret Kanunu Şerhi, Cilt III, s.401.). Somut olayda, davacı şirketin 15/05/2011 tarihli ortaklar kurulu kararıyla sermaye koyma borcunu yerine getirmeyen davalı ortağın ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmiş, bu kez ortak H.. Ö.. tarafından şirket aleyhine işbu ortaklıktan çıkarma kararının iptali talebiyle dava açılmış, ayrıca davacı şirket tarafından davalı aleyhine sermaye borcunun tahsili amacıyla icra takibi başlatılmıştır....

            ın sermaye koyma borcunun 35.486 TL, ...'ın ise 226 TL olduğunu, davalı şirket tarafından kendilerine gönderile 29.12.2006 tarihli temerrüt ihtarnamesinde aynı tutarların temerrüt faiziyle talep edildiğini, asıl borcun süresi içinde şirket hesabına yatırıldığını, ticari temerrüt faizinin ise tartışmalı olduğundan yatırılmadığını, bu defa 23.02.2007 tarihli ihtarname ile davacı ...'ın taahhüt borcunun temerrüt faiziyle birlikte 47.314,78 TL ...'ın ise 363 TL olduğu ve bu meblağ ödenmemiş olduğundan bahisle ıskat kararı alındığının bildirildiğini, davacılar hakkında alınan ıskat kararlarının yoklukla sakat bulunduğunu ileri sürerek, davacılar hakkındaki ıskat kararlarının yoklukla sakat bulunduğunun tespitine ve hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacıların şirkete karşı taahhüt etmiş oldukları sermaye koyma borcunu vaktinde yerine getirmedikleri için usule uygun alınmış yönetim kurulu kararı ile ıskat edildiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir....

              HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/02/2019 NUMARASI : 2018/533 ESAS - 2019/146 KARAR DAVA KONUSU : Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin) KARAR : Davacı tarafından davalı aleyhine Afyonkarahisar Asliye 3.Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)'nin 2018/533 Esas sayılı dosyası ile açılan ticari şirket davasında 06/02/2019 tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde; DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 18.01.2018 tarihinde SRC kursu işletmeciliği yapmak için adi ortalık sözleşmesi imzaladıklarını, davalının adi ortaklığın kurucu ortaklarından olup, sözleşmeye göre ana sermayenin %50’sine denk gelen 5.000,00 TL sermaye koyma borcunu üstlendiğini, davalının ortak sözleşmeye göre sermaye koyma borcunu yerine getirmediğini, ortaklığın faaliyete geçmesi için gerekli harcamalar tarafınca yapıldığı ancak davalının ortak olan sermayeyi...

              DELİLLER ve GEREKÇE: Dava,sermaye koyma borcundan kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine vâki itirazın İİK'nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir. İtirazın iptali davası takibe sıkı sıkıya bağlı olup davanın niteliği gereği dava konusu icra takibinde gösterilen borcun sebebi ile bağlı olarak dava dosyası incelenmelidir. Somut olayda dava konusu ilamsız icra takip dosyasında davacı tarafından borcun sebebi olarak davalının,davacı şirkete genel kurul toplantısında alınan karar gereğince sermaye koyma borcu bulunduğu,davalının bu borcunu yerine getirmediği gerekçesiyle 959.583,70.-T- TL'nin tahsili istenmiştir. İtirazın iptali davasında yetkili icra dairesinde takip yapılmış olması HMK'nın 115/2. maddesi anlamında özel dava şartıdır. Dava, ortaklık payının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....

                Dava, davacının ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin olarak alınan ortaklar kurulu kararının iptali istemine ilişkindir. Somut olaya uygulanması gereken 6762 sayılı TTK'nın 529/2. maddesi "Noter marifetiyle ve onbeş günden aşağı olmamak üzere tayin edilecek müddetlerle iki defa yapılan ihtara rağmen sermaye koyma borcunu ödemeyen ortak şirketten çıkarılabilir. Çıkarılan ortağın ödemediği borçtan dolayı mesuliyeti eskisi gibi devam eder." şeklinde düzenlenmiş olup, davacıya gönderilen ihtarnamelerde sermaye koyma borcunun yerine getirilmemesi halinde ortaklıktan çıkarılmasına karar verileceğine ilişkin ihtar bulunmadığı, dolayısıyla kanunda aranan ihtarname şartının gereği gibi yerine getirilmediği, bu itibarla davacı hakkında şirketten çıkarma kararı verilemeyeceği nazara alınmaksızın davanın reddi doğru olmamış, hükmün temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir....

                  nın sermaye payını ödemediğini iddia etmekle birlikte, davacının davalı şirket ortağı olarak sermaye payının 110.000,00 TL olduğu, defter kayıtlarında sermayenin ödendiğine ilişkin bir kayıt veya ödeme belgesine ilişkin tespit de yapılamadığı, ancak, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi ilanlarının sorgusunda sermayeye ilişkin tescillerin yapılmış olduğu, ödenen sermayenin fiilen davacı tarafından mı yapıldığı noktasında dosyaya sunulmuş bir belge olmadığı, yıllık olarak şirket tarafından vergi idaresine verilmiş olan Kurumlar Vergisi Beyannameleri ekinde yer alan bilançolarına göre, ödenmemiş sermaye hesabında bir borç kaydının bulunmadığı, sermaye hesabında sermayenin tamamının alacak kaydının bulunmuş olmasının, sermaye taahhüdünü yerine getirmiş olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Davalı şirket ana sözleşmesinin kar dağıtımına konu 11.maddesi," Şirketin safi karı yapılmış her çeşit masrafların çıkarılmasından sonra kalan miktardır....

                    UYAP Entegrasyonu