İİK'nın 169/a-1. fıkrası kapsamında borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin ve teminat senedi olduğunun resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazın kabul edileceği hükmü karşısında, borçlunun, borcu olmadığına, senedin teminat senedi olduğuna yönelik itirazlarını İİK'nın 169/a-1. fıkrasında sayılan yasal yazılı belgelerle kanıtlaması gerekir. Borçlu tarafından bu konuda yazılı bir kanıt sunulmadığı gibi yine takibe konu senedin teminat senedi olması nedeniyle faiz istenemeyeceği yönündeki ve aval veren konumunda olması itibariyle de komisyon bedelinin talep edilemeyeceği yönüdeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde imzaya itiraz ve teminat senedi iddiasına ilişkindir Adana 5. İcra Müdürlüğünün 2020/4143 E sayılı dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı şirket tarafından 30/07/2017 düzenleme tarihli 300.000,00 TL bedelli bir adet bonoya dayanılarak davacı kooperatif aleyhine kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, davacı kooperatifin bonoyu düzenleyen, alacaklının ise bononun lehtarı olduğu, bononun unsurlarının tam olduğu, ödeme emrinin davacı borçluya 12.02.2020 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Davanın 15.02.2020 tarihinde açıldığı görülmüştür. A- Takibin dayanağı olan senedin teminat senedi olduğu iddiasına yönelik inceleme; Teminat senedi iddiası, eğer hangi hukuki ilişkinin teminatı olduğu senet üzerinde yazılı değil ise, hukuki nitelik olarak “borca itiraz” dır....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde imzaya itiraz ve teminat senedi iddiasına ilişkindir Adana 5. İcra Müdürlüğünün 2020/4143 E sayılı dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı şirket tarafından 30/07/2017 düzenleme tarihli 300.000,00 TL bedelli bir adet bonoya dayanılarak davacı kooperatif aleyhine kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, davacı kooperatifin bonoyu düzenleyen, alacaklının ise bononun lehtarı olduğu, bononun unsurlarının tam olduğu, ödeme emrinin davacı borçluya 12.02.2020 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Davanın 15.02.2020 tarihinde açıldığı görülmüştür. A- Takibin dayanağı olan senedin teminat senedi olduğu iddiasına yönelik inceleme; Teminat senedi iddiası, eğer hangi hukuki ilişkinin teminatı olduğu senet üzerinde yazılı değil ise, hukuki nitelik olarak “borca itiraz” dır....
Taraflar arasındaki sözleşme aslının sunulması için taraf vekillerine süre verilmiş, davacı vekili sözleşme aslını sunamamış, sözleşmenin bir örneğini sunmuş, incelenmesinde dava dilekçesinde sunulan sözleşme örneğinde sözleşmenin son sayfasında" bu sözleşme karşılığında 350.000,00 TL teminat senedi alınmıştır" ibaresinin olmamasına karşılık yeni sunulan örnekte böyle bir ibarenin olduğu görülmüş, davalı vekili sözleşme asıllarının kendilerinde olmadığını bildirmiş, verilen kesin süreye rağmen davacı tarafından sözleşme aslının sunulamadığı görülmüş, sunulan sözleşme örnekleri arasında farklılık olduğu tespit edilmiş, sözleşmedeki teminat senedi olduğuna dair ibarenin sözleşme kurulurken olup olmadığı, sözleşme aslı olmadığından denetlenememiş, kambiyo senedinde de teminat senedi olarak verildiğine dair herhangi bir ibare olmadığı, davacının sözleşme aslını sunamadığı, ispat yükünün davacı tarafta olduğu, tüm dosya kapsamında davacının davasını ispatlayamadığı kanaatine varılmakla, davanın...
CEVAP Davalı vekili; davaya ve takibe konu senedin teminat senedi olmadığını, satış sözleşmesinde de teminat senedi olduğunun belirtilmediğini, teminat için verildiği iddiasının yazılı belgeyle kanıtlanması gerektiğini, davacının borcu olmadığına dair bir iddiasının da bulunmadığını; senedin müvekkiline ait arsanın davacıya devredilip, üzerine nakit para verilmek suretiyle davacıdan satın alınan daire karşılığında verildiğini, ancak dairenin müvekkiline teslim edilmediğini, davacının kötüniyetli olarak bu davayı açtığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. III....
Dava dilekçesinde, senedin teminat senedi olduğunun tespiti talebi bulunmamaktadır.Davalının cevap dilekçesini süresinde vermediği böylece HMK 128. maddesi gereğince, dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayıldığı kabul edilmekle birlikte taraflar arasında imzalanan Sulh Protokolünde, senedin, teminat olarak verildiği açıkça yazılı olduğu gibi esasen iş bu dava açılmadan önce davalı tarafından keşide edilen ihtarnamelerde, davacının edimini ifa etmemesi nedeniyle senedin teminat fonksiyonunun devreye girdiği belirtilmiş olup, davalı tarafından yargılama sırasında sunulan beyan dilekçesinde de,senedin, teminat senedi olduğunu inkara yönelik bir beyana rastlanmamıştır. Dava muarazanın men'i istemine ilişkin olduğuna göre, davanın subüta ermesi halinde verilecek karar, teminat senedinin protesto edilmesinin ve kambiyo takibinin önlenmesine dair olacaktır....
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 27.03.2017 tarihli 2016/5521 Esas, 2017/935 Karar sayılı ilamı ile; dava konusu senedin davacı tarafından asıl borçlu olarak imzalandığı, teminat senedi olduğu senet metninden anlaşılmadığı, tek başına davalı kooperatifi temsile yetkili olmayan ...'in senedin teminat senedi olduğuna ilişkin beyanı da kooperatifi bağlayıcı olmadığı, davacının ödediği 3.600,00 TL'ye herhangi bir itiraz olmadığına göre; bu bedel dışındaki borç ve işleyen faizden davacı asıl borçlu olarak dava dışı kefil ile birlikte sorumlu olduğu, davanın 3.600,00 TL dışındaki miktarı için reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davacının 3.600,00 TL dışında ödeme yaptığına ya da senedin teminat senedi olduğuna ilişkin delil sunamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir....
Davalı vekili beyanında özetle; davalının iddiaların tarafı olmayıp iyiniyetli 3. kişi olduğunu, davacıların iddialarını ispatla mükellef olup senedin teminat senedi olduğunu ispat etmeleri gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir....
Davalı -alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; bononun/senedin teminat senedi olduğu senet metninden anlaşılamıyorsa, bu halde düzenleyen senedin lehtar/hamili ile kendi arasında varolan sözleşmede karşı edimin güvencesi olarak verildiğini, bir kişisel defi olarak yalnızca lehtara karşı ileri sürebileceğini, davaya konu senet metninde senedin soyut teminat senedi olduğuna ilişkin ifade dışında senedin somut bir yükümlüğün teminat olduğuna işaret eden dahi herhangi bir ifade bulunmadığını, kişisel def'i niteliğindeki söz konusu def'in müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, senedin sözde teminat senedi olarak temin ettiği yükümlülüğün hiçbir şekilde senet metninden anlaşılamayacağını, senet metninde düzenlenme tarihi yer almakta olup düzenleme tarihinin 22/03/2016 olduğunu, davacı tarafından düzenlenme tarihinin olmadığını kanıtlayan yazılı delil olmadığını, müvekkilin senet metninde yer alan kişilerden herhangi biri ile kesinlikle akrabalık ilişkisi olmadığını, ciro yapan kişiye...
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında davalının şirketinin malik olduğu arsa üzerine yapılacak villaların projesinin danışmanlığını müvekkilinin yapması konusunda anlaşmaya varıldığını, davalının verdiği avanslara karşılık müvekkilinin de davalıya boşa imzalı teminat senedi verdiğini, müvekkilinin sözleşmeden doğan tüm yükümlülüklerini yerine getirdiği halde davalının senedi iade etmeyip icra takibine koyduğunu, ileri sürerek davalıya icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya konu senedin teminat senedi olduğu iddiasının doğru olmadığını, davacının senetten kaynaklanan borcunu, dava açtıktan sonra icra takip dosyasında ihtirazi kayıt ileri sürmeden ödediğini bunun da borcun kabulü anlamına geldiğini belirterek davanın reddini savunmuş, % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir....