Bölge Şubesi'nin 17/01/2010 tarihli olağan Genel Kurul toplantısının 2821 Sayılı Sendikalar Yasası'nın 10/1 ve 2 ile 14/4 ve 5. maddeleri ve sendika tüzüğünün 44/f-g-i ve l maddelerinde aykırı olduğunun tespiti ile Genel Kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptali ile bu Genel Kurulda seçilen yöneticilerin işten el çektirilmesine, çekişmenin giderilmesine karar verilmesi talep etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davacıların ana dayanaklarının genel Kurul kararı alan yöneticilerin sendika yönetiminde görevli olmadıkları, .... İlçe Seçim Kurulu'nun vermiş olduğu karar, Genel Kurul ve seçimin Yasa ve tüzüğe aykırı yapıldığı iddiası olup, ... 1....
kullanarak dava açmış bulunmasına, dava hakkına sahip olan davacının dava açılmasında hukuki yararının da mevcut olmasına, genel kurulun iptali, yapıldığı tarihten itibaren sonuç doğuracağından hukuki yararın dava tarihinde varlığı yeterli olup, dava devam ederken sendika üyeliğinden ayrılmanın davanın açıldığı tarihte mevcut olan hukuki yararı ortadan kaldırmayacağına, kaldı ki toplantı nisanına uyulmaksızın gerçekleştirilen ve sendika merkezinin değiştirilmesi şeklinde tüzük değişikliği yapılan olağanüstü genel kurul toplantısının kamu düzenine de aykırı olmasına, bu itibarla söz konusu olağanüstü genel kurul toplantısının iptalinin, sendika genel kurul toplantı ve kararların iptalinin hukuksal dayanağını oluşturan 4721 sayılı Medeni Kanun'un 83. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. ve 2. fıkrasındaki sınırlamalara tabi olmaksızın istenebileceğinin anlaşılmasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA...
Davacı birleşen davada ise, müvekkili hakkında merkez disiplin kurulunun 18.09.2014 tarih ve 18 sayılı kararı ile daha önce tesis edilen “üç ay süre ile geçici ihraç” kararının sendika genel merkez genel kurulunda onaylandığını, ancak verilen cezanın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, geçici ihraç kararının sendika genel kurulunca onanmasına dair kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, asıl ve birleşen davanın esastan reddine karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davacı temyiz etmiştir. Gerekçe: Dava, disiplin cezalarının iptali istemine ilişkindir. 1-Temyiz itirazlarının öncelikle geçici ihraç kararları yönünden değerlendirilmesi gerekmektedir....
Genel kurul sendikaların iradesini yansıtan nihai karar organıdır. Genel kurullar bakımından asıl olan ise olağan genel kuruldur. Olağan genel kurul, kanunda ve daha kısa bir süre belirlenmesi şartıyla tüzükte öngörülen sürelerde düzenli olarak yapılmak zorunda olunan ve yapılması için herhangi bir sebebin ortaya çıkması gerekli olmayan genel kuruldur. Olağanüstü genel kurul ise ancak genel kurulun olağanüstü toplanmasını gerektirir nitelikte objektif ve ciddi sebeplerin bulunması halinde söz konusu olan istisnai nitelikteki genel kuruldur. 6356 sayılı Kanun'un 9. maddesinde, genel kurulun, sendika ve şubelerin zorunlu organlarından olduğu belirtilmiştir. Genel kurulun görev ve yetkileri, aynı Kanun'un 11. maddesinde düzenlenmiş olup, maddeye göre, sendika organlarının seçimi yetkisi de genel kuruldadır....
Bu itibarla 03.09.2022 tarihli Genel Kurulda alınan karar ile Sendika Tüzüğü'nün 31 inci maddesinin (b) bendine eklenen "Olağan Genel Kurul döneminin bitmesine üç (3) aydan daha kısa bir zaman kalmış olması halinde, yedek üyenin çağrılması Genel Yönetim Kurulunun takdirindedir." cümlesinin de iptaline karar verilmesi gerekmektedir. 3. Somut uyuşmazlıkta 03.09.2022 tarihli Genel Kurulda alınan karar ile Sendika Tüzüğü'nün 53 üncü maddesine "Sendika İktisadi İşletme ihtiyaçları için toplam nakit varlığının %40’ını geçmeyecek şekilde İktisadi İşletmeye avans olarak verebilir." cümlesi eklenmiştir. 6356 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesinin sekizinci fıkrasına göre "Kuruluşlar ticaretle uğraşamaz." 4688 sayılı Kanun'un 20 nci maddesinin üçüncü fıkrasına göre de "Sendika ve konfederasyonlar ticaretle uğraşamazlar."...
Kuruluna yetki verilmesi durumunda, söz konusu yetkinin kullanılabilme esaslarının ise Genel Kurul kararı ile tespit edilmesi gerektiğini, somut olayda Hekimsen'in 20.06.2020 tarihli Genel Kurul toplantısında aynı yönde Sendika Yönetim Kuruluna kanun ve Tüzük çerçevesinde genel yetki verilmiş ise de bu yetkinin somut sınırları belirtilmediği gibi ilgili mevzuata göre doğrudan şube kapatma kararı münhasıran Genel Kurula ait olup bu yetkinin Yönetim Kuruluna da devredilemeyeceğini, davalı Sendika ......
Sendika genel kurul kararlarının iptali davasının M.K.nun 68. maddesinde belirtilen bir aylık hak düşürücü süre içinde açılmış olması gerekir. Bu bir aylık süre kanun veya tüzük hükümlerine aykırı genel kurul kararının öğrenilmesi tarihinden itibaren işlemeye başlar. Süre hak düşürücü süre niteliğinde olduğundan, geçip geçmediği hakim tarafından re'sen dikkate alınır. Davacının 26.02.2021 tarihinde huzurunda alınan profesyonel sendika yöneticiliğinin kaldırılmasına dair kararın iptali için 17.09.2021 tarihinde dava açtığı sabittir. Bu nedenle mahkemenin verdiği davanın süresinden açılmaması sebebiyle reddi kararı usul ve yasaya uygundur....
Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, bir durum haricinde, davacı tarafından ileri sürülen gerekçelerin olağanüstü genel kurul yapılması için yeterli sebep teşkil etmediği ancak ... şubesi ile ... şubesine bağlı işyerlerinin genel merkez tarafından kurulan ... ve ... il temsilciliklerine bağlanması işlemi yönünden değerlendirme yapıldığında, sendika yönetim kurulunun yaptığı bu işlemlerin üye sayısına göre belirlenecek genel kurul delege sayısını etkileyeceğinin açık olduğu, sendika yönetiminin bu suretle muhalif şubeleri zayıflatma amacı güttüğü, bu işlemler mahkemelerce iptal edilmiş ise de, bu işlemlerin sendikayı kaosa sürüklediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek olağanüstü genel kurul taleplerinin reddine dair yönetim kurulu kararının iptaline, olağanüstü genel kurul icrasına ve kayyım tayini talebinin reddine karar verilmiştir. Temyiz: Kararı taraflar temyiz etmiştir....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin DİSK'e bağlı Lastik-İş Sendikasının Kocaeli Şube Başkanı olduğunu, müvekkili hakkında Sendika Genel Disiplin Kurulunun 27.09.2019 tarihli kararı ile "Sendika üyeliğinden çıkarılması kararı verilmesi için Genel Kurula sevk edilmesine, üyeliğinden ve yöneticiliklerinden kaynaklanan tüm haklarının Genel Kurulun bu hususta vereceği karara kadar askıya alınmasına, Şube Başkanlığı görevinden 1 yıl süre ile el çektirilmesine" kararı verildiğini, görevden el çektirme süresinin dolmasının akabinde 04.10.2021 tarihinde görevine başlamak için şube binasına giden müvekkilinin kendisine istifa dilekçesinin 27.08.2020 tarihinde Sendikanın evrak kayıt defterine kaydedildiğini, Genel Yönetim Kurulunun 30.09.2020 tarihli kararıyla da istifasının kabul edildiğinin bildirildiğini, müvekkilinin şube başkanı seçildikten sonra istifa dilekçesi yazmadığını, müvekkilinin eski Genel Başkan A.K'ya aday olduğu Genel Kurul öncesi kendi el yazısıyla tarihsiz istifa...
genel kurul yaptığı, genel kurulların seçime dayalı ve düzenli olarak yapılması için sendika içi demokrasinin işletilmesi gerektiği gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir....