Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu taşınmazın gerçek miktarından daha az yüzölçümü ile tapuya kaydedilmiş olması nedeni ile tapu sicilinin tutulmasında bir hata olduğu, davacıların (murisleri veya kendilerinin) taşınmazdaki hisselerine gerçek yüzölçümünden daha küçük yüzölçümü ile satmış olması nedeni ile zarara uğradığı sabit olup davacıların, hem sebepsiz zenginleşme ilkesine dayanarak taşınmazı satın alan kişiye dava açma, hem de tapu sicilini hatalı tutan Hazineye karşı TMK’nın 1007. maddesine dayalı açma imkanı vardır, davacılar bu iki yoldan birini seçebileceği gibi her iki sebebe dayanak da dava açabilecektir. Mevcut davada da, her iki sebebe dayanarak dava açıldığı görülmektedir. Talep şekline göre; -Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir....

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli ile haksız ipotek bedeli tahsil edilmesi nedeni ile sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan bedelin davalı idareden tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 5. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/49 E. - 2016/676 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli ile haksız ipotek bedeli tahsil edilmesi nedeni ile sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan bedelin davalı idareden tahsili istemine ilişkindir....

    Kargo A.Ş. tarafından yapılan ödeme, kendi sigortacısının muvafakatini almadan yapmış olması sebebiyle davalıdan ödenen bedel istenemeyeceğinden davanın reddin karar verilmiş ise de sigortalı tarafından eldeki davaya konu ödemenin ifa tarihinden çok önce davacının bilgilendirildiği, davacı tarafça yapılan bu ödemenin borçlu olmadığını bildiği veya bilebilecek olduğu bir lütuf ödemesi niteliğinde olduğu, dava ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Türk Borçlar Kanunun 77-82. maddelerinde belirtildiği üzere; sebepsiz zenginleşme nedeni ile iade borcunun doğabilmesi için borçlanmadığı edimi kendi isteği ile yerine getiren kimsenin kendisini borçlu sanarak ödeme yaptığını ispat etmesi gerektiği, davacı tarafa sigortalı tarafından yapılan bildirim gözetildiğinde davacı tarafça bu hususun da ispat edilemediği, davacının yasal bir zorunluluğu bulunmadığı halde ödememesi gereken tazminatı davalıya ödemesi sebebi ile sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak ödenenin iadesini talep edemeyeceği...

      nun 77-82.maddelerinde) sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır....

        Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın teminat bonosuna bağlanan alacak davası olduğu ve ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

          yönünden, yüklenicinin davalı şirket olması nedeni ile davalı şirkete yönelik 29.000,00 YTL bedelli davanın kabulüne karar verilmiştir....

            nun 77-82.maddelerinde) sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. 22.02.1991 gün, ....'nda da vurgulandığı gibi; iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir....

              YHGK'nın 06.04.2011 tarih ve 2010/3-727 E. ve 2011/75 K; Dairemizin 12.03.2014 tarih ve 2013/8037 E., 2014/1827 K. sayılı ilamında açıklandığı üzere; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 818 sayılı Borçlar Kanunu'ndaki sebepsiz zenginleşmeye ilişkin maddelerdeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Öte yandan, hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir....

                Sebepsiz zenginleşme nedeni ile hükmedilecek miktar, davacının yaptığı onarımların satış tarihinde taşınmazın değerinde meydana getirdiği artış oranında olmalıdır. 02.02.1991 tarihli ve 1990/1 E.-1991/1 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade isteminde bulunabilmek için bir tarafın malvarlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. Bu azalma ve çoğalmanın dava konusu taşınmazın davacı tarafından davalıya teslim edildiği tarihte gerçekleştiğinin kabulü zorunludur. Somut olayda; davacının taraflar arasında ortak olan taşınmazda yaptığını ileri sürdüğü onarımlar nedeni ile dava açmakta hukuki yararı bulunduğu tartışmasızdır....

                  Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Öte yandan, hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni ise, tam aksine, kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; dava konusu taşınmazın dördüncü katının davacı tarafından yaptırıldığı, davalının taşınmazı 31/05/2017 tarihinde üçüncü kişiye sattığı, dolayısıyla davalının 2017 yılı itibariyle davacı aleyhine sebepsiz zenginleştiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, dava konusu dairenin, davalı tarafından satıldığı 2017 yılı ile davanın açıldığı 2019 yılına ait değerlerinin belirlendiği ilk derece mahkemesince davanın açıldığı tarihteki değer esas alınarak davanın kabul edildiği anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu