Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının haklı bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalmasıdır. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında, bir başkasının aleyhine bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; "Aynen Geri Verme İlkesi"ne göre düzenlenmiştir....

Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında, bir başkasının aleyhine bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır.Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....

    Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki (TBK'nın 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme; bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Dosyanın incelenmesinde; davacı tarafından ilk olarak 22/12/1989 tarihinde dava konusu taşınmazın 600/2400 hissesi, ardından 15/8/1990 tarihinde 60/2400 hissesinin satın alındığı, ......

      Dava, alacak talebine ilişkindir. Davacı taraf, keşidecisi davalı T3 olan 15/09/2001 tanzim, 27/10/2001 vade tarihli 6.500.000.000 Lira bedelli senede dayanarak alacak talebinde bulunmuş olup davacı alacağın dayanağı olarak gösterilen senedin lehtarıdır. Davacı taraf dava dilekçesinde Türk Ticaret Kanunu'nun 732. Maddesinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme nedenine dayandığı açıklamıştır. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 2016/12374 Esas, 2017/6660 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; keşideci ile aralarında temel ilişki bulunan lehtar, ancak temel ilişkiye dayalı olarak alacak talebinde bulunabilir. Keşideci ile aralarında temel ilişki bulunan lehtarın TTK'nın 732. maddesinde öngörülen sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanması mümkün değildir. Öte yandan davacı temel ilişki bakımından yazılı delil başlangıcı sayılan senet dışında, iddiasını ispata elverişli başka bir delil de sunmamıştır. (Yargıtay 11....

      Sebepsiz zenginleşme davası ise; geçerli bir nedene dayanmaksızın bir edimin ifasıyla veya başka bir yolla, başkasının fakirleşmesi sayesinde, malvarlığının aktifinin artması ya da pasifinin azalması ya da fakirleşmekten kurtulmadır. (818 sayılı Borçlar Kanunun 61 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir) Bu bağlamda; davacı idare vekili dava dilekçesinde açıkça Borçlar Kanunun 61 ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanarak tazminat davası açmıştır. Dava 12.11.2009 tarihli celseye kadar sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası olarak nitelendirilmiş ve davalının sebepsiz zenginleşme miktarının tespiti amacıyla keşif yapılarak bilirkişi kurulundan raporlar alınmıştır....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olması gerekir. 2. 02.02.1991 tarihli ve 1990/1 E., 1991/1 K. sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararında da vurgulandığı üzere, iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade isteminde bulunabilmek için, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın mal varlığı aleyhine çoğalması gerekir....

          Dava, davacı-hamilin ibraz tarihinde bankaya ibraz edilmeyen 25.01.2010 keşide tarihli ve 25.000 TL.bedelli çek nedeniyle davalı -keşideciye karşı TTK'nın 644. md.gereği sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda davacı takip dayanağı çekte hamil, davalı ise keşideci konumunda olup taraflar arasında temel ilişki bulunmadığından davacı davasını TTK'nın 644. md. gereği sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayandırmıştır. Bu durumda ispat yükü davalıda olup bu çekten dolayı sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlama yükümlülüğü altındadır. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin davacının ticari defterleri incelenmek suretiyle ispat yükünün tayininde yanılgıya düşülerek yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir....

            Edim yerine getirildiği sırada geçerli bir hukuksal nedenin bulunmasına karşın sonradan bu neden ortadan kalkmış olursa, bu durumda sebepsiz zenginleşme, nedenin ortadan kalktığı an meydana gelir."Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.02.2008 tarih, 2008/3-40 E. 2008/102 K. sayılı ilamı. Aynı doğrultuda; Yargıtay HGK 03.11.2020 tarih, 2017/3-2788 E., 2020/825 K. ve Yargıtay HGK 26.02.2020 tarih, 2017/3-1015 E., 2020/222 K. sayılı ilamları) Davacı taraf, TBK'nun 136. Maddesi uyarınca satıcının iflası ile oluşan imkansızlıktan dolayı satıcı/müflisin borçtan kurtulduğunu kabul ederek, satıcının/müflisin aldığı edimi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri ödemesini talep ettiğine göre iflas kararından sonra imkansızlık doğduğundan sebepsiz zenginleşme de imkansızlığın meydana gelmesiyle (iflas kararından sonra) oluşmuştur. Alacağın doğduğu an da sebepsiz zenginleşmenin oluştuğu an olduğuna göre dava konusu alacak iflastan önce doğan bir alacak değildir....

              Edim yerine getirildiği sırada geçerli bir hukuksal nedenin bulunmasına karşın sonradan bu neden ortadan kalkmış olursa, bu durumda sebepsiz zenginleşme, nedenin ortadan kalktığı an meydana gelir."Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.02.2008 tarih, 2008/3-40 E. 2008/102 K. sayılı ilamı. Aynı doğrultuda; Yargıtay HGK 03.11.2020 tarih, 2017/3-2788 E., 2020/825 K. ve Yargıtay HGK 26.02.2020 tarih, 2017/3-1015 E., 2020/222 K. sayılı ilamları) Davacı taraf, TBK'nun 136. Maddesi uyarınca satıcının iflası ile oluşan imkansızlıktan dolayı satıcı/müflisin borçtan kurtulduğunu kabul ederek, satıcının/müflisin aldığı edimi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri ödemesini talep ettiğine göre iflas kararından sonra imkansızlık doğduğundan sebepsiz zenginleşme de imkansızlığın meydana gelmesiyle (iflas kararından sonra) oluşmuştur. Alacağın doğduğu an da sebepsiz zenginleşmenin oluştuğu an olduğuna göre dava konusu alacak iflastan önce doğan bir alacak değildir....

                Edim yerine getirildiği sırada geçerli bir hukuksal nedenin bulunmasına karşın sonradan bu neden ortadan kalkmış olursa, bu durumda sebepsiz zenginleşme, nedenin ortadan kalktığı an meydana gelir."Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.02.2008 tarih, 2008/3-40 E. 2008/102 K. sayılı ilamı. Aynı doğrultuda; Yargıtay HGK 03.11.2020 tarih, 2017/3-2788 E., 2020/825 K. ve Yargıtay HGK 26.02.2020 tarih, 2017/3-1015 E., 2020/222 K. sayılı ilamları) Davacı taraf, TBK'nun 136. Maddesi uyarınca satıcının iflası ile oluşan imkansızlıktan dolayı satıcı/müflisin borçtan kurtulduğunu kabul ederek, satıcının/müflisin aldığı edimi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri ödemesini talep ettiğine göre iflas kararından sonra imkansızlık doğduğundan sebepsiz zenginleşme de imkansızlığın meydana gelmesiyle (iflas kararından sonra) oluşmuştur. Alacağın doğduğu an da sebepsiz zenginleşmenin oluştuğu an olduğuna göre dava konusu alacak iflastan önce doğan bir alacak değildir....

                  UYAP Entegrasyonu