Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Saygıdeğer çoğunluk tarafından da temerrüt olmadan işlemiş faize hükmedilmesinin yanlışlığına işaret edilmiş ise de; davalının sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade etmesi gereken miktarın denkleştirici adalet ilkesi gereğince bir kısım ekonomik verilerden yararlanılarak güncellenmesi gerektiği şeklindeki görüşüne iştirak etme imkanı bulunmamaktadır. Zira, sebepsiz zenginleşme halinde iadenin şumulü 818 sayılı BK'nun 63. maddesinde düzenlenmiştir. Denkleştirici adalet ilkesi; 4721 sayılı TMK'nun 1. maddesi gereğince, kanunda uygulanabilir bir hüküm veya örf ve adet yok ise hakim kendisi kanunkoyucu olsaydı nasıl bir kural koyacak idiyse ona göre karar verir, hükmüne dayanılarak ortaya çıkmış bir ilkedir. Oysa sebepsiz zenginleşme halinde iadenin şumulü kanunen bellidir. Bu itibarla yerel mahkeme kararının davalı şirket lehine bozulması gerektiği görüşünde olduğumuzdan, saygıdeğer çoğunluğun yazılı gerekçeyle hükmün davacı lehine bozulması görüşüne muhalifiz. 20.01.2016...

    Mahkemece bu durum dikkate alınmaksızın, açılan davanın sebepsiz zenginleşme nedenine dayandığı ve vergi uyuşmazlığının sözkonusu olmadığı gözden kaçırılarak, davanın esası incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde uyuşmazlığın Vergi Mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı İdare yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 19.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Sebepsiz zenginleşme hâlinde zenginleşen ve fakirleşen arasında kanun gereği bir borç ilişkisi doğmakta olup, bu borcun konusu mal varlığında meydana gelen fazlalığın geri verilmesidir. Sebepsiz zenginleşmede sadece mal varlığındaki eksilmenin giderilmesinin talep edilmesi söz konusudur. 23. Haksız fiilde ve sebepsiz zenginleşmede temerrüt için ihtarın gerekmediği yolunda açık bir yasa hükmü bulunmamaktadır. Ne var ki, müşterek hukukun “gasp eden daima temerrüt hâlindedir” şeklindeki genel ilkesi, günümüzde de uygulama alanı bulmaktadır. Bu ilkeye göre, haksız fiilin faili ve sebepsiz zenginleşen daima temerrüt hâlinde bulunduğu için, zaten gerçekleşmiş olan temerrüdü sağlamak üzere alacaklının bunlara ayrıca bir ihtarda bulunması gerekmez. 24....

        Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında, bir başkasının aleyhine bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır.Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....

          Yukarıda yapılan açıklamalar, yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; TTK'nın 732.maddesi kapsamında ispat külfeti üzerinde olan davalı keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini ve takas koşullarının oluştuğu yönündeki savunmalarını usulüne uygun olarak ispatlayamadığı, davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak isteminde haklı olduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne, 251.346,22 TL çek bedelinin sebepsiz zenginleşme tarihi olan 17/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanmaktadır. Taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmamaktadır. Davacı, önceki kiracının kiralananda kendisinin kullanımındaki döneme ilişkin tahsil ettiği parayı sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince talep etmiştir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 18/09/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir. Mahkemenin nitelendirmesi de sebepsiz zenginleşme olup davanın BK'nun 66. maddesi hükmü uyarınca zamanaşımından reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay .... Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay .... Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 04.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşmeye ilişkin olup mahkemece sebepsiz zenginleşme hükümlerinin tartışılmış bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 12/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Taraflar arasında temel ilişki yoksa, 6102 sayılı TTK'nın 732. maddesine göre sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak dava açılabilir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nun 732. maddesinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olarak açılan takip ve davalarda zamanaşımı süresi senedin zamanaşımına uğradığı tarihten itibaren 1 yıldır. İspat yükü, sebepsiz zenginleşmediğini iddia edene (keşideciye) aittir....

                    Asliye Ceza Mahkemesinde açılan 2009/171 E. sayılı karşılıksız çek keşide etmek suçuna müteallik ceza dosyası ile muttali olduğunu, çekin hamili olan ...’in bu durumu çekin keşide tarihi itibariyle bildiğinin ihtilafsız olduğunu, sebepsiz zenginleşme talebinin temel borç ilişkisine dayandırılamayacağını, hamilin talebini aralarında doğrudan münasebet bulunmayan poliçe borçlularına yönelttiğini, ancak temel borç ilişkisinden kaynaklanan taleplerin mevcut olmasının, sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanmasına engel olmayacağını, muhataba karşı olan poliçe talebinin düşmesine rağmen hamilin, cirantaların birine başvurma imkanı devam ettiği takdirde sebepsiz zenginleşme talebinde bulunulamayacağını, ancak poliçe sorumluluğu devam eden bir cirantaya karşı yapılan takip semeresiz kaldığında, aciz hali mahkeme kararıyla teyit edilmiş olacağından, diğer şartlar çerçevesinde bir sebepsiz zenginleşme davasının açılmasının mümkün olacağını, somut olayda, ortada zamanaşımının gerçekleştiği tarih...

                      UYAP Entegrasyonu