Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık sebepsiz zenginleşme nedeni ile alacak istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 03/02/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece; davacı vekilinin 18/09/2014 tarihli celsedeki beyanında davasını açıkça sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayandırdığı, 6098 sayılı Borçlar Kanununun Sebepsiz Zenginleşmeyi düzenleyen 82 ve devamı maddeleri uyarınca bu hususa ilişkin davaların sebepsiz zenginleşeni öğrenme tarihinden itibaren 2 yıl ve her halde 10 yılın geçmesi ile zamanaşımına uğrayacağının düzenlediği, davalı tarafından ise süresinde ve usulüne uygun zaman aşımı definde bulunduğu, dava dışı 3.kişi ile yapılan kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin 2010 olduğu, davacı tarafça davalının taşınmazı 3. kişiye kiraya verdiğini sonradan öğrendiğine dair bir iddiada da bulunmadığı, nitekim adına kayıtlı taşınmazın 3.kişiye kiraya verildiğini kiralamanın başında bilecek olmasının hayatın mutad cereyanına uygun olduğu, taşınmazın kira sözleşmesinin başlangıç ve bitiş tarihleri dikkate alındığında davacının eldeki davayı açması için gerekli zamanaşımı süresini kaçırdığı gerekçesi ile davanın zaman aşımı nedeni ile reddine...

      Yanlışlık eda ile ilgili olup, edada bulunan da bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır.Hukuk Genel Kurulu'nun 05/12/1984 gün, 1982/13-387 esas ve 1984/997 karar sayılı ilamı ile herhangi bir şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin, idare tarafından Borçlar Kanunu'nun sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenebileceği açıklanmıştır.Şu durumda; mahkemece, idarenin şart tasarrufuna dayanmayan hatalı ödemenin Borçlar Kanunu'nun sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde istenebileceği,bu durumda tarafların sıfatı da gözetilerek, yapılacak değerlendirme sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen gerekçeyle davanın reddi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 12/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Borçlanmadığı edimi kendi isteğiyle ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir. Yanlışlık eda ile ilgili olup, edada bulunanda bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır. Ahlaki bir ödevin yerine getirilmiş olmasından kaynaklanan zenginleşmeler geri istenemez....

        Bu noktada, önce sebepsiz zenginleşme kavramı ve hukuksal işlemlerden doğan borçlardan farkının açıklanması gerekmektedir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanununun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Öte yandan, hukuksal işlemin borç doğurmasının sebebi irade açıklamasıdır....

          nın 06.04.2011 tarih ve 2010/3-727 E., 2011/75 K., Dairemizin 12.03.2014 tarih ve 2013/8037 E., 2014/1827 K. sayılı ilamında açıklandığı üzere; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 818 sayılı Borçlar Kanunu'ndaki sebepsiz zenginleşmeye ilişkin maddelerdeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Öte yandan, hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir. Bunun sonucu olarak, taraflar arasında malvarlıkları arasındaki değişim bir sözleşmeye, tarafların açıkladıkları iradeye dayanırsa, sebepsizlikten ve sebepsiz zenginleşmeden sözedilemez....

            Taraflar arasındaki hukuksal ilişki sebepsiz zenginleşme kuralları uyarınca tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı hiçbir zaman gözardı edilmemelidir. Bu husus hem hakkaniyetin hem gerçek adaletin bir gereğidir. Bu bakımdan iadeye karar verilirken, satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması gerekir. Aksi halde iade dışındaki zenginleşme iade borçlusu elinde haksız zenginleşme olarak kalacaktır. O halde, davacının talebi ile davalı ...'in ikrarının birbirini doğruladığı, davacının ödediği 300 TL'nin 1997-2007 yılları arasında; davalı ...'...

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, sebepsiz zenginleşme nedeni ile alacak istemine ilişkin olup, hüküm Asliye Hukuk Mahkemesinden verildiğinden, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 08.12.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşme nedeniyle istirdata ilişkin davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ile ... Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taraflar arasında kurulan elektrik abone sözleşmesinden kaynaklanan ve davalı kuruma fazladan ödeme yapıldığı iddiası ile açılan sebebsiz zenginleşme nedeniyle istirdat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacının kendisine ait döküm atölyesinde ticari maksatlı elektrik kullandığı anlaşılmaktadır. Ticari amaçlı düzenlenen sözleşmeden doğacak uyuşmazlıkların çözümünde görevli mahkeme genel mahkemelere aittir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 16.02.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade borcunun kapsamı ve yapılmış olan giderlerden hangilerinin geri istenebileceği, giderlerin niteliğine ve zenginleşen kimsenin iyiniyetli ya da kötü niyetli oluşuna göre farklılık göstermektedir. "Geri vermenin kapsamı" başlığı altında düzenlenen TBK'nun 79.ve 80.maddeleri uyarınca "sebepsiz zenginleşen, zenginleşmenin geri istenmesi sırasında elinden çıkmış olduğunu ispat ettiği kısmın dışında kalanı geri vermekle yükümlüdür."...

                    UYAP Entegrasyonu