Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK'nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı, iş bölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, Dair; HMK'nın 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda 27/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

Somut olayda; kayıt sahibinin mülkiyeti, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan hakkın bertaraf edilmesi kastiyle ve kötüniyetle kazandığı ileri sürüldüğünden, malikin ayni hakkın yolsuz olarak tescil edildiğini bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi olup olmadığının araştırılması zorunludur. Burada, satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerh edilip edilmediğinin önemi yoktur. Önemli olan, mülkiyet hakkı sahibinin satış vaadi sözleşmesini bilmesi gereken kişilerden olup olmadığının saptanmasıdır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil, mümkün olmaması halinde satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/03/2021 NUMARASI : 2018/122 ESAS - 2021/175 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Zilyetliğe Dayalı)|Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul-Küçükçekmece-Küçükçekmece Mahallesi, Yenimahalle mevkii 6- 25/1 pafta 7162 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıtlarında davalı Zeher Ekşioğlu adına kayıtlı olduğunu, ancak Bakırköy 15.Noterliği'nin 09/04/1999 tarih 17022 yevmiye no'lu satış vadi sözleşmesi ile gayrimenkul üzerinde bulanan 5/76 hisseye tekabül eden 5.normal katta bulunan 6 no'lu dairenin üzerindeki hak ve hissesinin 1/2 (dairenin yarısını) satın aldığını, bedelinin nakden ödediğini beyan ederek dava konusu taşınmazın davalı Zeher Ekşioğlu adına olan tapu kaydının iptal edilerek taşınmazın tapu kaydının Zeher Ekşioğlu ile Rıfat Erdoğan adına tescil...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

    Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni K.'nun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davalarının kabulü için aranacak ilk husus, sözleşmenin ifa olanağının bulunup bulunmadığıdır. Elbirliği ortaklığına (iştirak halinde mülkiyete) konu bir taşınmazda elbirliği ortaklarından birinin, miras payını, ortaklık dışı bir kişiye satmayı vaat etmesi halinde sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerlidir. Ancak elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez....

    DELİLLER : Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mesudiye Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20/02/2020 tarih, 2019/488 esas 2020/70 karar sayılı kararına karşı, davacılar tarafından süresi içerisinde ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tapu iptali ve tescil (satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan) istemine ilişkindir....

    Noterliğinin 26 Eylül 1980 tarih ve 32021 yevmiye nolu satış vaadi sözleşmesi ile müvekkillerin murisi Erol Özalp'e sattığını, satış bedelin tamamını nakden ve peşinen aldığını, satışa konu taşınmazı fiilen alıcıya teslim ettiğini ve tapuda kat'i ferağ takririni intikal ve tescili müteakip dilediği an vermeyi kabul ve taahhüt ettiğini; malikin ölüm tarihinin çok eskiye dayanması ve vereselerinin bir hayli kalabalık olması ve tapu kaydında 2009 yılından beri ihtiyati tedbir olması nedeni ile elbirliği ile mülkiyeti paylı mülkiyete dönüştüremediklerinden tapuda ferağ takririni almanın mümkün olamadığını; satış vaadi borçlusunun mirasçılarının taşınmazın paylı mülkiyete çevrilmesi sonucunda tapuda ferağ takririne yanaşmadıkları gibi hisselerini 3.şahıslara satma hazırlığında oldukları duyumunu almış olduklarını belirterek; satış vaadi borçlusundan davalılara intikal eden halen adlarına kayıtlı olan hisselerin iptali ile satış vaadi alacaklısı olan Erol Özalp'in veraset ilamındaki mirasçıları...

    Davacı ile davalıların murisi arasında düzenlenen satış vaadi sözleşmesinde paranın ödendiğinin belirtilmesi, davalı tarafın bedelin ödenmediğine ilişkin savunmasının aynı kuvvette yazılı delille ispatlanamaması, zilyetliğin satış vaadi sözleşmesinden bu yana davacı tarafta olması nedeniyle davalı tarafın istinaf dilekçesinde ileri sürmüş olduğu hususlar yerinde değildir....

    Dosya içerisindeki 28.12.1989 tarihli mirasçılık belgesine göre tüm mirasçıların satış vaadinde bulunmaları nedeniyle ifa olanağı da mevcuttur. Satış vaadi sözleşmesinin düzenlenmesinden sonra bir kısım mirasçıların öldükleri anlaşıldığından mahkemece öncelikle bunların alt soyu olan mirasçılarını gösteren mirasçılık belgesi temin edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Satış vaadinde bulunan kişiler tarafından tapuda adlarına kayıtlı olmayan taşınmazlar da satış vaadine konu edilebilir ise de satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tescil davası açıldığı tarihte satış vaadine konu taşınmazların davalıların murisi veya davalıların bizzat kendi adına kayıtlı olması gerektiğinden taraf teşkilinde bu hususun da gözetilmesi gerekir. Bu itibarla mahkemece satış vaadine konu taşınmazların son mülkiyet durumunu gösterir tapu kayıtları getirtilerek taraf teşkili tam olarak sağlandıktan sonra işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmelidir....

      UYAP Entegrasyonu