Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

    Noterliğince düzenlenen satış vaadi sözleşmesi, satış vaadi borçlularına vekaleten Şerafettin Acaroğlu'nun vekil yoluyla sözleşmenin düzenlendiği anlaşılmıştır. Satış vaadi borçlusu Gevher Akarsu 11/12/2003 tarihinde vefat ettiği, satış vaadi sözleşmesinin 15/07/2004 tarihinde düzenlendiği anlaşılması karşısında ölüm ile birlikte vekalet ilişkisi sona erdiği anlaşılması karşısında asıl davanın ve birleşen davanın reddine" gerekçesiyle karar verilmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/04/2021 NUMARASI : 2016/1001 ESAS - 2021/214 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Çatalca İlçesi Muratbey Mahallesi 1512, 1513 ve 1821 parsel sayılı taşınmazların tarafların kök murisi 10.10.1975 tarihinde vefat eden Necip oğlu Rıfat Çavuş’tan intikalen gelen yerler olduğunu, davacıların Rıfat Çavuş’un çocukları, davalıların ise Rıfat Çavuş’un oğlu 26.03.2016 tarihinde vefat eden Nazmi Çavuş’un çocukları olduğunu, Davalıların Murisi Nazmi Çavuş’un 19.07.1976 tarih ve 4480 yevmiye sayılı düzenleme satış vaadi sözleşmesi gereğince Nazmi Çavuşa intikal eden bilumum taşınmazlardaki hisselerinin tamamının 17.000 Eski Türk Lirası bedel karşılığında davacılara satıldığını, satış bedelini ödedikleri taşınmazların zilyetliğini de satış vaadi sözleşmesinin düzenlenmesinden...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan K A R A R Davacı, ... Noterliği'nden resen düzenlenen 13.12.2012 gün ve 10139 sayılı satış vaadi sözleşmesine dayanarak iptal ve tescil isteğinde bulunduğuna, Mahkemece uyuşmazlık satış vaadi sözleşmesi gözönünde tutularak çözümlenmiş bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Tapu Kanununun 26/6 maddesi uyarınca bu şerh beş yıl için geçerli olup beş yılın dolmasıyla kayıttan silinir ve anılan gücünü yitirir. Satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerhinden sonra beş yıl içinde kayda işlenen her türlü haciz, ipotek ve benzeri sözleşme alacaklısının haklarını kısıtlayacak nitelikteki şerhler de sözleşme alacaklısını bağlamaz. Somut olayda; davacı tarafından ... dışındaki davalıların kardeş oldukları, davacının satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan şahsi hakkını bertaraf etmek kastiyle ve kötüniyetle birlikte hareket ettikleri ileri sürülmüştür. Davalılardan ... satış vaadi sözleşmesinin düzenlenmesinden sonraki bir tarihte ve tapu sicilindeki satış vaadi şerhini de görerek dava konusu taşınmazı 27.06.2005 tarihinde tapudan satış yoluyla devralmıştır. Davalı ..., ... 5....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.05.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan satış bedelinin tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde satış bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü , davacı vekili temyiz etmiştir....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2022 NUMARASI : 2022/8 ESAS, 2022/276 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Bafra 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 15/12/2022 tarih, 2022/8 esas 2022/276 karar sayılı kararına karşı, davalılar vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıların murisleri Penbe Gök (Acar)'ın Bafra 1....

          Mahkemece, gerek davalı ...’a, gerekse de bu davalı tarafından davalı ...’e satış vaadi sözleşmesine konu hissenin devri sırasında tapuda satış vaadi şerhinin bulunduğu bu nedenle devirlerin muvazaalı olduğu gerekçesi ile tapu iptali ve tescil isteminin kabulü doğru olmamıştır. Ayrıca, davalı ... ve ... satış vaadi sözleşmesi şerhinin tapudan terkininden sonra tapu kaydını devralan üçüncü kişiler olup, TMK’nun 1023 ve 1024. maddeleri gereğince de dava konusu hisseyi iktisap ettikleri tarihlerde tapu kütüğündeki sicile iyiniyetle dayanarak mülkiyet hakkını edindikleri tarihlerde hakkın doğumuna engel olacak bir husus da bulunmamaktadır....

            UYAP Entegrasyonu