Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, taşınmazda iştirak halnde mülkiyet bulunması nedeni ile sözleşmenin ifa olanağının bulunmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, 19/12/2003 tarihli Gayri Menkul Satış Vaadi sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile ilgili şerhin terkinine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taraflar arasında imzalanan 19/12/2003 tarihli Gayri Menkul Satış Vaadi sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile ilgili şerhin tapudan terkini istemine ilişkindir. Davalı davanın reddini dilemiş, mahkemece, taşınmazda elbirliği ortaklığı bulunduğundan sözleşmenin ifasının imkansız olduğu belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Nevar ki, ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/257 Esas sayılı dosyasında, taşınmazın dava dışı hissedarı tarafından İştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi hususunda 03/12/2014 tarihinde dava açılmış olup, dava kabul edilmiş ve İlgili Dairesince onanarak 08/11/2016 tarihinde kesinleşmiştir....

    ın hissesinin iptali ile vaad alacaklıları ve elbirliği malikleri davacıların payına eklenmesi şeklinde hüküm kurulması gerekirken, iştirak halindeki mülkiyetin iptaline dair hüküm kurulması HMK'nın 26. maddesine aykırı olup bu sebeple kararın bozulmasını gerektirmiş ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükümde yer alan "iştirak halinde mülkiyetin iptali" kelimelerinin çıkarılarak yerine "hissenin iptali" kelimelerinin yazılmak suretiyle düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 06.11.2020 tarihli, 2020/424 Esas ve 2020/1121 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA, HMK'nın 370/2. maddesi gereğince yerel mahkeme hüküm sonucunun (1. bendinin 2., 3., 4., 5., 6., 7., 8., 9., 10., 11., 12., 13.) paragrafında yer alan "iştirak halinde mülkiyetin iptali" ibaresinin çıkartılarak yerine "hissenin iptali" yazılması suretiyle düzeltilmesine, Kozan 2....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 23.01.1998 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dosyada davacılar ... ve ... tarafından açılan davada satış vaadi sözleşmesinin iptali, birleşen dosyada davacı ... tarafından açılan davada muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil, karşı davacılar ... ve ... tarafından da mülkiyetin iadesi istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan muhakeme sonunda; davacı ...'...

        Davalılar ... ve ... vekili davanın pasif husumet yokluğundan reddini, zamanaşımı süresinin dolduğunu, davalı ... ile yapılan satış vaadi sözleşmesinin muvazalı olduğunu, satış vaadi sözleşmesinin ifasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

          Fakat elbirliği ortaklığına dahil paydaşlar arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapılmışsa, iştirak bozulmamak kaydıyla, satıcı elbirliği ortağının payının alıcı elbirliği ortağının payına ilave edilmek suretiyle yapılan satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı vardır. Somut uyuşmazlıkta, dava konusu ... Noterliğinin 15.09.1983 tarihli ve 8621 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi davacı ile davalıların murisi arasında yapılmıştır. Mahkemece, dava konusu taşınmaza ait tapu kaydı ilgili tapu sicil müdürlüğünden temin edilmeden gerekçede belirtildiği şekilde elbirliği mülkiyetinin devam edip etmediği ve bu kapsamda satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı bulunup bulunmadığı görülmeden karar verilmesi eksik araştırmaya dayalı olup hükmün bozulmasını gerektirmiştir. Ayrıca davacı tapu iptali ve tescil talebi yanında tazminat talebinde de bulunduğundan bu hususta bir karar verilmemiş olması da doğru görülmemiş, hükmün yazılı nedenlerle bozulması gerekmiştir....

            Mülkiyetin tespiti kararından sonra, tescil işlemini yapmaya yetkili idari kurumdan davacının talepte bulunması gerekmektedir. Somut olayda; davacı şirket ile davalı şirket arasında Konya . Noterliğinin ... yevmiye nolu 07.01.2016 tarihli mülkiyetin saklı tutuIması kaydıyla satış sözleşmesi imzalandığı, davalı tarafından sözleşme kapsamında 106.000 TL'nin ödenmediğinden bahisle, satışa konu ......

              Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Dosya içerisindeki 08.02.1990 tarihli, ..... yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesinin yukarıda belirtilen yasa hükümleri doğrultusunda Noterde resmi şekle uygun olarak düzenlenen bir sözleşme olduğu açıkca anlaşılmaktadır....

                Dava; Mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla Satış Sözleşmesine İstinaden davalıya satılıp devredilen aracın sözleşmede kararlaştırılan bedelin davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle aracın davacıya ait olduğunun tespiti yapılan sözleşmenin iptali ve araç üzerindeki takdiyat ve yakalamaların kaldırılması talebine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen Yozgat 1.Noterliğinin 09.02.2018 tarih 01721 yevmiye numaralı mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesi imzalandığı sözleşmede 34 XX 560 Plaklı kamyonun 37.000 TL bedelle davalıya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satıldığı sözleşmenin "taşıtın bugünden itibaren doğacak sorumlulukları başlıklı 4. Maddesinde taşıtın 09.02.2018 tarihinden itibaren doğacak her türlü vergi resim harç ve sigorta ücretleri ile tüm mali hukuki ve cezai sorumluluğu ve yükümlülüklerinin tamamı alıcıya ait olacağı şeklinde düzenleme olacağı görülmüştür....

                Dava; Mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla Satış Sözleşmesine İstinaden davalıya satılıp devredilen aracın sözleşmede kararlaştırılan bedelin davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle aracın davacıya ait olduğunun tespiti yapılan sözleşmenin iptali ve araç üzerindeki takdiyat ve yakalamaların kaldırılması talebine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen Yozgat 1.Noterliğinin 09.02.2018 tarih 01721 yevmiye numaralı mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesi imzalandığı sözleşmede 34 XX 534 Plaklı kamyonun 37.000 TL bedelle davalıya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satıldığı sözleşmenin "taşıtın bugünden itibaren doğacak sorumlulukları başlıklı 4. Maddesinde taşıtın 09.02.2018 tarihinden itibaren doğacak her türlü vergi resim harç ve sigorta ücretleri ile tüm mali hukuki ve cezai sorumluluğu ve yükümlülüklerinin tamamı alıcıya ait olacağı şeklinde düzenleme olacağı görülmüştür....

                Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden (6098 sayılı TBK m. 29) alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi (6098 sayılı TBK m. 237) ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin gerçekte taşınmaz mülkiyetinin ileride devredilmesi amacıyla değil alacağın teminatı olmak üzere yapılması halinde geçersiz olan bu sözleşmeye dayanarak mülkiyetin nakli talep edilemez....

                  UYAP Entegrasyonu