Davacı ayıplı mal nedeniyle ödenen bedelin iadesi ile davalı servisten 1000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş,dava sırasında davalı Anadolu AŞ tarafından bedel iade edildiğinden konusuz kalan davanın reddine,manevi tazminat talebinin reddi nedeniyle kendisini vekille temsil ettiren Anadolu AŞ yararına ücreti vekalet verilmesine karar verilmiştir.Davacı manevi tazminatı davalı servisten talep etmiş bu davalı kendisini vekille temsil ettirmemiştir.Bu nedenle kendisinden manevi tazminat talep edilmeyen davalı yararına ücreti vekalete hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK.nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir....
Buna göre, derdestliğe konu davadaki talebin TMK’nin 724 maddesine göre açılan tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkin olduğu, eldeki davadaki talebin ise harici satım sözleşmesi nedeniyle tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili olmadığı takdirde harici satım nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olup, derdestlik dava şartı koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından, Mahkemece davacının dava dilekçesindeki talebi doğrultusunda taraf delilleri toplanıp gerekli araştırma ve inceleme yapıldıktan sonra davanın esası hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirmeyle davanın derdestlik dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan ...den 18.07.2007 tarihinde satın aldığı aracın boyasının ayıplı olduğunun anlaşıldığını iddia ederek ayıplı kamyonetin iadesi ile 22.000 TL tutarındaki bedelin yasal faizi ile müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı .... Şti. vekili cevabında, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, BK'nun 202. maddesi hükmü uyarınca kıymet noksanlığının araç bedeline eşit ise davacının satımın feshini isteyebileceğini, araçta imalattan kaynaklanan herhangi bir ayıp olmadığını, araçtaki boya şikayetinin dış etkenlerden kaynaklandığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ...Ş vekili cevabında, davacının talep hakkının zamanaşımına uğradığını, dava konusu aracın ayıpsız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
-TL maddi tazminatın ıslah tarihi olan 13.12.2007 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillere gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı yanca haksız feshi nedeniyle istediği maddi tazminat kapsamında promosyon zararı olduğunu da belirtip, bu kaleme ilişkin bedelin de tazminini talep etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde “davalı logosunu taşıyan poşet ve maketler” için yapılan harcamanın belgelenmesi ve bu ürünlerin davalıya teslimi halinde bedelinin davacıya ödeneceğini bildirmiş, bu beyanını yargılama sırasında tekrar etmiştir....
AKTİN FESHİ VEYA SEMENİN TENZİLİTAZMİNAT İSTEMİVAKTİNDEN EVVEL İFA 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 81 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 202 ] 1086 S....
Davacı tarafça eksik harç yatırılarak davanın açıldığı, dava değerinin son dönemde ödenen bir yıllık kira bedeli, iadesi istenen senet ve kira bedeli ile tazminat istemi toplamı olması gerektiği halde sadece iadesi istenen senet ve kira bedeli ile tazminat talepleri yönünden harç yatırıldığı, karar harcının da buna göre belirlendiği, davacı tarafa peşin harcı tamamlaması için mehil de verilmediği anlaşıldığından Mahkemece, kira sözleşmesinin feshi davasına ilişkin eksik harcın tamamlattırılması, yatırılmadığı takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi ve süresi içinde harç ikmaliyle yenilenme yapılmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu yönler gözetilmeksizin uyuşmazlığın esası incelenerek hüküm kurulması yerinde değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. 2- Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....
Davacı ile davalının sözleşmeden dönme, bedel iadesi ve menfi tespit talebine yönelik istinaf taleplerinin incelenmesinde; davacının davalıdan mobilya takımı satın aldığını, mobilyaların ayıplı olduğunu belirterek, malların iadesini, ödediği bedelin tahsili ve maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, alınan bilirkişi raporuna göre mobilyaların ayıplı olduğu, davacı tüketicinin seçimlik hakkının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi şeklinde kullanmakta haklı olduğu, ilk derece mahkemesince bu nedenle malların iadesine ve satış bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve kalan taksitlerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından tarafların buna yönelik istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerektiği, Davacının maddi ve manevi tazminat talebine ve bu talepler yönünden aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; davacının...
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10. maddesi'nin 4. fıkrasında; "Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir." hükmüne yer verilmiş olup aynı maddenin 3. fıkrasında; "Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur." ve 13. maddesi’nin 1.fıkrasında “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10uncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” düzenlemelerine yer verilmiştir....
Sayılı dosyası aracılığıyla hesabına 90.000,00TL ödeme yaptığını ancak davalının sözleşmede taahhüt ettiği gibi KKİS’ye konu arsanın üzerindeki hacizleri kaldırarak tapuda kendisine devretmediğini belirterek sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesi ile birlikte yaptığı masraflar ve mahrum kaldığı kârı talep ve dava etmiştir. Davalı vekili ise, aralarındaki sözleşmenin geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşmeye dayanılarak talepte bulunulmayacağını, ayrıca davacı tarafından kendilerine ödenen bir bedel bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak açılan sözleşmenin geriye etkili olarak feshi ile davacıya yapılan ödemelerin iadesi ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde sözleşmenin haklı nedenle fesih edildiğinin tespitine ve davacı tarafından ödendiği iddia edilen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" Y A R G I T A Y İ L A M I MAHKEMESİ : ...Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/10/2014 NUMARASI : 2009/367-2014/234 Taraflar arasındaki ayıplı mal bedelinin iadesi, maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vasisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin nakliyecilik işinde kullanmak için davalıdan satın aldığı kamyonetin çalıntı çıktığını, mahkemece kamyonete el konulduğunu ileri sürerek kamyonet bedeli olarak davalıya ödemiş olduğu bedelin iadesi ile bu nedenle çalışamadığından uğradığı maddi ve manevi zararın tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....