ESNAF VE SANATKARLAR VE DİĞER BAĞIMSIZ ÇALIŞANL... [ Madde 73 ] 1479 S. ESNAF VE SANATKARLAR VE DİĞER BAĞIMSIZ ÇALIŞANL... [ Madde 83 ] 1479 S. ESNAF VE SANATKARLAR VE DİĞER BAĞIMSIZ ÇALIŞANL... [ Madde 84 ] 2926 S. TARIMDA KENDİ ADINA VE HESABINA ÇALIŞANLAR SOSY... [ Madde 5 ] 2926 S. TARIMDA KENDİ ADINA VE HESABINA ÇALIŞANLAR SOSY... [ Madde 57 ] "İçtihat Metni" Davacı, 01.08.1985-31.12.1989 ile 01.01.1992-29.06.2006 tarihleri arasında ve halen tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Nesrin Şengün tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Tasfiyeye konu ... ada ... parselde bulunan 3 nolu bağımsız bölümün eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 28.09.2005 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edildiği anlaşılmıştır. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179). Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; davacı taraf, tasfiyeye konu taşınmazın edinilmesine ziynetlerle katkıda bulunduğunu iddia etmekte olup, kişisel mal niteliğindeki ziynetlerle katkının ispatı halinde davacı eş lehine katılma alacağı değil değer artış payı alacağı doğacağı açıktır.Ancak ziynet eşyalarının varlığı ispatlansa dahi, tasfiyeye konu malın alımında kullanıldığı soyut tanık beyanları dışında somut ve maddi delillerle ispatlanamadığından, taşınmazın edinilmesine davacının ziynet eşyaları ile katkıda bulunduğunun kabulü doğru olmamıştır....
Ancak davadışı arsa sahibinin sözleşmeden kaynaklanan haklarını tapuda devir yaptığı davacıya devrettiğinin tespiti yani davacının dava dışı arsa sahibinin halefi olarak taraf ehliyetinin bulunduğunun kabulü halinde ise mahkemece, temlik tarihindeki sözleşmeye konu taşınmaza ait onaylı proje getirtilip sonrasında projede herhangi bir değişiklik yapılıp yapılmadığı da araştırılarak, temlike konu 8 nolu bağımsız bölümün onaylı projesinde yahut sonradan değişiklik yapılmış ise değişiklik yapılan projede sözleşmede kararlaştırıldığı şekilde fırın niteliğinde işyeri vasfına haiz olduğunun tespiti halinde şimdiki gibi davanın kabulüne karar verilmesi, aksi taktirde davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır....
İŞ KAZASI SONUCU RÜCUEN ALACAK DAVASI GÖREVSOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 134SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU (5510) Madde 21SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU (5510) Madde 101SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU (5510) Madde 106ESNAF VE SANATKARLAR VE DİĞER BAĞIMSIZ ÇALIŞANLAR SOSYAL SİGORTALAR KURUMU KANUNU (BAĞ-KUR)(MÜLGA) (1479) Madde 70HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 114 "İçtihat Metni"Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın HMK.’un 114/I.c maddesi uyarınca mahkemenin görevsizliğine, dosyanın yetkili ve görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Birleşmenin söz konusu olabilmesi için alacak ve borcun aynı mal varlığına dahil olması gerekir. Birleşmenin hukuki sonucu ise, alacak ve borcun kural olarak sona ermesidir. Birleşme yalnız asıl alacağı değil, ona bağlı fer'i hakları da sona erdirmektedir. Somut uyuşmazlıkta, aynı maddi temelden doğan Bağ-Kur alacağı ile aynı miktarda SSK borcu 5502 sayılı Kanununun Geçici 1. Maddesi uyarınca Sosyal Güvenlik Kurumuna devredilmekle, davaya konu borç sona ermiştir. Hal böyle olunca, yukarıda belirtilen nedenler ve Borçlar Kanununun sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği davacı tarafından Bağ-Kur'a ödenen 2.832.22 YTL tutarındaki sağlık harcaması tutarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı ile birlikte davalı kurumdan alınarak davacıya verilmesi gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurul'unun 2006/21-365 E, 2006/467 sayılı kararı da bu yöndedir....
Somut olayda ise, yükleniciye kalan bağımsız bölümlerin bir tanesi hariç diğerleri arsa sahibince yükleniciye devredilmesine rağmen dava konusu bağımsız bölümün devredilmediği anlaşılmıştır. Anılan bağımsız bölümün arsa sahibinin sözleşmeden kaynaklanan haklarının teminatını oluşturacağı açıktır. Davalı arsa sahibi savunmasında, yüklenicinin binayı eksik ve kusurlu şekilde imal ettiğini ve bu işlerin giderilme bedellerinin Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/477 Esas sayılı dosyasında dava konusu edildiğini bildirmiştir. Belirtilen davanın sonucunun bu davayı etkileyeceği ve bu dava açısından da önem arz ettiği anlaşıldığından 2010/477 Esas sayılı davanın temyiz incelemesine konu eldeki dava ile birleştirilerek eksik ve kusurlu işlerin varlığı saptandığı takdirde birlikte ifa konusu düşünülerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen husus düşünülmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
AYIPLI ESEREKSİK VE AYIPLI İMALATİŞİN KABULÜ 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 359 ] "İçtihat Metni" Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, eksik ve ayıplı imalâtın giderilme bedelinin tahsili, karşı dava ise, ödenmeyen iş bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın reddine, karşı dava ile ilgili olarak harcı ödenerek açılmış usulüne uygun bir dava bulunmadığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davada yapılan işte bir kısım ayıplar bulunduğu ve sözleşmede kararlaştırılan bazı işlerin yapılmadığı ileri sürülmüştür. Eksik iş, sözleşme ve eklerine göre yapılması kararlaştırıldığı halde hiç yapılmayan iştir....
ÖZEL SAĞLIK HİZMETİ SUNUCUSUNUN SÖZLEŞMEYE DAYALI ALACAK DAVASIİŞ MAHKEMELERİNİN GÖREVİİŞ MAHKEMELERİ KANUNU (5521) Madde 1İŞ MAHKEMELERİ KANUNU (5521) Madde 2SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 134SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU (5510) Madde 101ESNAF VE SANATKARLAR VE DİĞER BAĞIMSIZ ÇALIŞANLAR SOSYAL SİGORTALAR KURUMU KANUNU (BAĞ-KUR)(MÜLGA) (1479) Madde 70 "İçtihat Metni"Dava, alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptali-Tescil-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1)İncelenmesine gerek görülen; ... Konak 2. bölgede kain 6802 ada 15 parsel sayılı taşınmaz 6 nolu bağımsız bölümün satışına konu 18.9.1981 tarih 4169 yevmiye nolu akit tablosu ile, 2)... İskele mahallesinde kain 285 ada 85 parsel sayılı taşınmazın 2 nolu bağımsız bölümün edinimine konu 25.6.1999 tarih 2243 yevmiye nolu akit tablosu ile geldi kayıtlarının merciinden getirtilerek dosyaya eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 01.02.2010 (Pzt.)...
Davacı vekili; davaya konu bağımsız bölümün müvekkili tarafından 15.09.2011 tarihinde satın alındığını, davalının satın alma tarihi itibariyle taşınmazda oturan bir kişi olduğunu, davalı ile yapılan görüşmelerde bağımsız bölümün 15.10.2011 tarihinde tahliye edilmesi ve 450 TL kira parası ödenmesi konusunda mutabakata varıldığını, ancak davalının kiralananı tahliye etmediği gibi kira parası, elektrik ve su fatura borçlarını da ödemediğini belirterek, satın alma tarihinden itibaren 4.500 TL 10 aylık kira, 66 TL ihtarname masrafı, 1.118 TL elektrik ve 368 TL su fatura bedelinin tahsili ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ise taşınmazda kiracı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece kira ilişkisinin varlığının davacı tarafından kanıtlanamadığı, bu durumda davanın genel hükümler çerçevesinde el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası olarak görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiştir....