İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;davaya konu taşınmazın bedelinin yüksek belirlendiğini, kendilerinin taşınmaza müdahalelerinin olmadığını, kendi sorumluluklarından bahsedilemeyeceğini beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava davaya konu taşınmazın bir kısmının aktif dere (kanal) yatağında kalması sebebiyle kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atılmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. İstinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Dosya kapsamından davaya konu taşınmazın 2.521,62m2'lik kısmının kanal yatağı altında kaldığı , bu kısımın fiilen tarım yapılamaz durumda olduğu anlaşılmıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazla ilgili kendilerinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını yine aleyhlerine harca hükmedilmesinin isabetsiz olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava davaya konu taşınmazın aktif dere yatağında kalması sebebiyle kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atılmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. İstinaf eden tarafın sıfatı ve istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan incelemede; Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Somut davada davaya konu taşınmazın bir kısmının dere yatağında kaldığı, davacının dava açmadan önce davalı kuruma başvuruda bulunduğu anlaşılmıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazın bedelinin yüksek belirlendiğini, hükme esas rapordaki verilerin hatalı olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava davaya konu taşınmazın aktif dere yatağında kalması sebebiyle kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atılmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. İstinaf eden tarafın sıfatı dikkate alınarak ve istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan incelemede; Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Dosya kapsamından davaya konu taşınmazın bir kısmının ırmak yatağı altında kaldığı anlaşılmıştır....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazın bedelinin yüksek belirlendiğini, hükme esas rapordaki verilerin hatalı olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava davaya konu taşınmazın aktif dere yatağında kalması sebebiyle kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atılmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. İstinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Dosya kapsamından davaya konu taşınmazın tamamının ırmak yatağı altında kaldığı anlaşılmıştır. Bu kapsamda; dere yataklarının ıslahından sorumlu olması sebebi ile davalı idarenin yasal hasım olarak tespitinde( Yargıtay 5....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/73 KARAR NO : 2022/532 DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 10/01/2022 KARAR TARİHİ : 02/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın icra dosyasına haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, itiraz dilekçesinde de faturaların geçerliliğini kabul ettiğini, taraflar arasındaki borcun satış ve distribütörlük sözleşmesi gereği doğmuş bir borç olduğunu, ihtiyati haciz şartlarında vadesi gelmiş bir borcun bulunması, para alacağı olması, rehinle teminat altına alınmamış olması ve alacağın yaklaşık olarak ispatı gerektiğini, icra dosyasına konu edilen faturaların tamamının vadesi geçtiğini ve davalı tarafta bu faturaların doğruluğunun kabul edildiğini, alacağın bir para alacağı olduğunu ve herhangi bir rehin ile teminat altına alınmadığını, davalı şirketin içinin boşaltılması...
Davalı, davaya konu alandan öncesinde de maden çıkartıldığını, kendisinin davacıya ait ruhsat sahasında maden arama ve işletme faaliyetinde bulunmadığını, yakındaki kendi sahasından maden çıkarttığını, tespit dosyasında yapılan keşif sırasında beyanı alınırken maden çıkartılan yerler tek tek gösterilmeden genel olarak beyanların yazıldığını, herhangi bir kabulü bulunmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Hukuk yargılamasında ispat araçlarından olan “yemin” delili 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 225 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Belirtilen Kanun'un 225’nci maddesine göre, yeminin konusunu, davanın çözümü bakımından önem taşıyan, çekişmeli olan ve kişinin kendisinden kaynaklanan vakıalar teşkil eder. Bir kimsenin bir hususu bilmesi onun kendisinden kaynaklanan vakıa sayılır....
edilmediğinin denetlenmesi için mahkemece (Faiz = (Anapara x Faiz Oranı x Anaparanın Faizde Kaldığı Gün)/36500 ) formülü ile resen faiz hesabı yapıldığı, şikayete konu faize esas maddi tazminat asıl alacak miktarı 135.835,18- TL' olup olay tarihi 14/01/2017 tarihinden takip tarihi olan 17/06/2022 tarihine kadar yasal faizinin; 135.835,18 X 1980 gün X 9/36500 = 66.317, 34- TL, şikayete konu faize esas manevi tazminat asıl alacak miktarı 20.000 TL olup olay tarihi 14/01/2017 tarihinden takip tarihi olan 17/06/2022 tarihine kadar yasal faizinin; 20.000 X 1980 gün X 9 / 36500 = 9.764,39- TL, şikayete konu faize esas vekalet ücreti asıl alacak miktarının 21.954,34 TL olup karar tarihi 04/03/2022 tarihinden takip tarihi olan 17/06/2022 tarihine kadar yasal faizinin 21.954,34 XX 185 gün X 9/ 36500 = 568,41- TL, şikayete konu faize esas yargılama gideri asıl alacak miktarının 6.414,71 TL olup karar tarihi 04/03/2022 tarihinden takip tarihi olan 17/06/2022 tarihine kadar yasal faizinin...
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... tarih ve ... sayılı ilamının, basın yolu ile kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat alacağına ilişkin olduğuna, tarafların şahsı ya da ailevi yapılarına ilişkin hukuki durumlarında bir değişiklik yaratmayan, sonuçları itibariyle ancak tarafların mal varlığını etkileyen ilam olduğu anlaşıldığından, diğer edaya ilişkin ilamlar gibi kesinleşmeden icraya konulması mümkündür. O halde mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. ..//.....
ın vekalet görevini kötüye kullandığı, satış yaptığı halde bedelini davacıya ödemediği, davalıların birbirlerini tanıdıkları gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar Dairece "...davadaki hukuki sebebin vekalet görevinin kötüye kullanılması olmayıp, davanın hukuki sebebinin, vekaleten satışı yapılan taşınmazın satış bedelinin ödenmemesinden kaynaklandığı, BK' nın 217. maddesi delaletiyle 211. maddesi hükmü uyarınca, satış bedelinin ödenmemesi halinde akti feshederek satışa konu şeyin geri alınması hakkı saklı tutulmadıkça veya bu konuda bir ihtirazi kayıt dermayan edilmedikçe, satılan şeyin istirdadı istenemeyeceğinden, tapu iptal ve tescil isteğinin dinlenmesine olanak bulunmadığı gözetilerek, tapu iptal ve tescil isteği yönünden davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru olmadığı gibi bedelden kaynaklanan tazminatta istendiği bu nedenle tazminat isteği bakımından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda ileri sürecekleri delillerin toplanması,...
Mahkemece, davaya konu aracın kayıt malikinin kaza tarihi itibariyle dava dışı ..... olduğu, kayıt maliki olmayan davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş ise de verilen karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Tazminat davasında davacı olma ehliyeti kural olarak mal varlığında doğrudan doğruya zarar gören kişiye aittir. Ancak, bir şeyi sözleşmeyle (kira, ariyet vs) elinde bulunduran kişiler ve zilyet, onu aldığı gibi malikine aynen iade etmek zorundadır. Somut olayda, ....... plakalı aracın kaza sırasındaki sürücüsünün davacı ... olduğu ve olay sırasında aracın zilyedi durumunda bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır....