BK’nın 360.maddesi uyarınca; yapılan şey, iş sahibinin kabulden imtina edemeyeceği şekilde ayıplı ise, iş sahibi o şeyin kıymetinin noksanı nisbetinde bedelden indirim isteyebilir. Somut olayda; az yukarıda açıklanan hükme uygun bir inceleme yapılmamıştır. Bu itibarla, bilirkişiden ek rapor alınmak veya gerekirse yeniden makine üzerinde yeni bilirkişi kanalıyla inceleme yapılarak, gizli ayıp nedeniyle bedelden tenzili gereken miktarın tesbitiyle, bakiye miktar üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru bulunmamıştır. Karar, açıklanan bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz olunan hükmün, yukarıda açıklanan nedenle davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 25.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şöyle ki; 1-Mahkemece verilen ilk karar, dava konusu Yedimart Mahallesi 314 ada 99 parsel sayılı taşınmaz kadastro parseli, değerlendirmede esas alınan emsal 203 ada 6 parsel sayılı taşınmaz ise imar parseli olduğu halde, emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedelden, Düzenleme Ortaklık Payına karşılık gelecek oranda indirim yapılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğundan bahisle bozulmuş olup, mahkemece bozmaya uyulduğu halde emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedelden yine, Düzenleme Ortaklık Payı düşülmeden karar verilmesi, 2-Kamulaştırma bedeline 14.09.2010 tarihinden, ilk karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiği halde, faiz başlangıç tarihinin hatalı yazılması ve faiz bitiş tarihinin gösterilmemesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 25/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; mahkemece yukarıdaki yasa hükümleri gereğince hem onarım hem de bedelden indirim verilemeyeceğinden Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre makine mühendisinin yanında kimya ve otomotiv mühendisinin de bulunduğu 3 kişilik bilirkişi heyeti marifetiyle keşif yapılarak, Yargıtay içtihatlarına göre bedel iadesi talebinin hakkaniyete uygun olup olmadığının değerlendirilmesi yönünden önem arz eden, satış tarihindeki bedel üzerinden onarım masrafları da dikkate alınarak ayıp oranında indirim bedelinin nispi metoda göre usulüne uygun hesaplanması amaçlı bilirkişi heyetinden rapor alınması gerekirken, makine mühendisinden alınan hakim ve taraf denetimine olanak sağlamayan, yukarıda belirtilen hususlara ilişkin eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı, usulünce nispi metoda göre ayıp oranında indirim bedelinin hesaplanmadığı raporun benimsenmesi suretiyle yukarıda belirtilen şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmesi yerinde değildir....
arasındaki ayıp ve eksikliklerin belirlenerek sözleşme belirlenerek sözleşmede berilnene bedelden ayıp oranında yapılacak indirim miktarının tespit edilerek davalı yandan tahsil edilmesine, detayları bildirilen sözleşmeye aykırılıklar sebebiyle müvekkili firmanın uğramış olduğu ve uğrayacak olduğu zararların tespit edilerek davalı yandan tahsil edilmesine, müvekkili firmanın davalı firmaya borçlu olmadığının tespitine ve %20 den aşağı olmamak üzere davalı hakkında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemenin kısmen kabule dair kararı taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davacının temyizine gelince; Taraflar arasında imzalı 19.11.2001 tarihli protokolde, takibe konu 1.300.000.000 TL.nin 30.03.2002 tarihinde ödenmesi kararlaştırılmış ve 19.11.2001 tarihli bono düzenlenerek davacıya verilmiştir. Davalı eksik ve ayıp savunmasında bulunmuş ise de, mahallinde yapılan incelemede davacının edimini yerine getirdiği bilirkişilerce saptanmıştır. Bedelden indirim yapılamayacağına göre alacağın likit (muayyen) olduğu kabul edilerek davacı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilmelidir. Takip konusu alacak taraflarca kararlaştırılmış olduğundan mahkemenin inkâr tazminatı isteminin reddine dair kararı isabetsizdir....
Ancak; 1) Dava konusu taşınmazın üzerinde dava konusu enerji nakil hattı yanında dava dışı ...’a ait enerji nakil hattının da bulunduğu anlaşıldığından, bu hat nedeniyle oluşan değer kaybı oranında bedelden indirim yapılması gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması, 2) Davacının taşınmazda 14/64 payı bulunduğu, bedelin de bu paya göre hesaplandığı dikkate alınmadan 8/16 pay oranında irtifak hakkı ile pilon yerinin tesciline hükmedilmesi, 3) Davaya konu pilon yeri ile irtifak hakkının ... Genel Müdürlüğü adına tesciline hükmedilmesi yerine davalı idare adına tesciline karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenle H.U....nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 20.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, ayıp iddiasına dayalı malın ayıpsız misli ile değişimi, olmadığı takdirde dönme nedeniyle ödenen paranın iadesi ve bu da olmadığı takdirde bedelden indirim istemine ilişkin terditli dava niteliğindedir. Taraflar arasındaki ihtilaf; 02/02/2021 tarihli sözleşmeye istinaden yapılan işin ayıplı olup olmadığı, varsa ayıbın gizli ayıp niteliğinde olup olmadığı, ayıbın giderilmesinin mümkün olup olmadığı, ayıbın giderilmesi halinde davacının elde etmeyi beklediği menfaati elde edip edemeyeceği, varsa ayıp nedeniyle davacının misli ile değiştirme hakkını kullanmasının mümkün olup olmadığı, eser sözleşmelerinde satış sözleşmelerinde olduğu gibi misli ile değişim seçimlik hakkın bulunup bulunmadığı, ayıbın niteliği dikkate alındığında davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının mümkün olup olmadığı, mümkün değilse bu ayıp nedeniyle bedelden indirim seçimlik hakkının kullanılmasının mümkün olup olmadığı ile davalılardan ... Ltd. Şti.'...
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 31/03/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 01/04/2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; Taraflar arasında “............” işinin yapılması hususunda imzalanan sözleşmenin müvekkilince ifa edilerek imalatın davalıya teslim edildiğini, davalıya fatura edilen bedelin 10.920,00 TL'lik kısmı ödenmediğinden davalı hakkında Ankara 23. İcra Müdürlüğünün ....../....... sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, en az %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....
KASKO SİGORTA POLİÇESİNDEN KAYNAKLANAN ALACAKPERT (HURDA) DEĞERİSİGORTALI ARACIN TAM HASARA UĞRAMASI HALİ 6762 S. TÜRK TİCARET KANUNU [ Madde 1269 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen davada (Beyoğlu Asliye ikinci Ticaret Mahkemesi)nce verilen 12.6.2002 tarih ve 2001/151-2002/292 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi duruşmalı olarak taraf vekilleri tarafından istenmiş olmakla, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin otomobilini davalı sigorta şirketine kasko poliçesiyle sigortaladığını, aracın kazaya uğrayıp pert hale geldiğini, bunun üzerine aracın değerinin (8.000.000.000)TL olarak takdir edildiğini, davalı tarafından toplam (3.633.660.000)TL'nin dain ve mürtehin İ.......
ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ TARİHİ : 12/09/2019 NUMARASI : 2015/1032 ESAS, 2019/342 KARAR DAVA KONUSU : TÜKETİCİYİ KORUMA KANUNUNDAN KAYNAKLANAN (HİZMETİN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN) KARAR : Taraflar arasında görülen tüketicinin taraf olduğu ayıplı satımdan kaynaklı davanın yapılan açık yargılama sonucunda davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı yasal süresi içerisinde davalılar vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı....