"İçtihat Metni"İhtiyati tedbir kararına muhalefet eyleminden şikayet edilen ...'nın, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 398/1. maddesi uyarınca 3 ay disiplin hapsi cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 13/11/2013 tarihli ve 2013/127 esas sayılı ara kararına yönelik itirazın reddine ilişkin İstanbul Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 08/12/2016 tarihli ve 2016/1204 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığı'nın 09/04/2017 gün ve 94660652-105-34-120-2017-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 18/04/2017 gün ve KYB.2017-23977 sayılı ihbarnamesi ile dairemize gönderilmekle okundu. Anılan ihbarnamede; Dosya aslının, mahkemece verilen esas ilişkin kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14/12/2015 tarihli ve 2015/5495 esas, 2015/13445 sayılı ilamıyla bozulmasını müteakip, İstanbul Anadolu 1....
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, davacı kadının mevcut ve beklenen menfaatlerine, kişilik haklarına yapılan saldırının niteliğine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına göre, müşterek çocuklar yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarı ve davacı kadın lehine hükmolunan maddi ve manevi tazminatların miktarı azdır. TMK.nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile TBK.nun 50 ve 51. maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda tedbir ve iştirak nafakası ile maddi ve manevi tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun tedbir- iştirak nafakası ile maddi ve manevi tazminatlar yönünden kabulü ile hükmün kaldırılması gerekmiştir....
İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde mahkeme tarafından hükmedilen tazminat miktarının müvekkilinin maruz kaldığı saldırının manevi zararını tatmin edebilecek ve yeni bir saldırının oluşmasını önleyebilecek nitelikte olmadığını, hukuka aykırılığa ilişkin tespitin tirajı en yüksek iki ulusal gazetede saldırının gerçekleştiği şekliyle yayımlanması talebinin reddinin hukuken hatalı olduğunu belirtmiştir. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu haberin hukuka uygunluk kriterlerine haiz olduğunu, haberlerin görünür gerçekliğe uygun olduğunu, güncel olduğunu, kamu yararı içerdiğini, haber verilirken öz ve biçim arasındaki dengenin korunduğunu, dava konusu haberin toplumsal ilgiyi haiz bir konuda, basının yorumlama ve eleştirme hakkı kapsamında yapılmış bir haber olduğunu, davada manevi tazminat şartlarının oluşmadığını ve her halükarda hükmedilen tazminat bedelinin fahiş olduğunu belirtmiştir. C....
emre uymayan ve tedbir kararına aykırı davranan davalılar yönünden HMK 398....
DAVA : Tespit DAVA TARİHİ : 26/09/2023 KARAR TARİHİ : 03/04/2024 Mahkememizde görülmekte bulunan Tespit Davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından yayınlanan Karar gazetesinin ve resmi internet sitesinde asılsız, enerji sektöründe spekülatif ve olumsuz etki yaratma amacı taşıyan iddiaların yer aldığı haberlerin olduğunu ve bu haberin tedbiren kaldırılmasını talep ettiklerini, müvekkili kuruluş kişiliğine saldırı niteliğinde olduğunu, gerçekte var olmayan durumun haberleştirilerek yansıtılmasının hakarete varan bir tutum olduğunu, ifade özgürlüğünün sınırlarının aşıldığını, müvekkili tarafından sulh ceza hakimliği nezdinde yapılan başvurunun sonuçsuz kaldığını, basın özgürlüğünün sınırlarını aşan bir saldırının söz konusu olduğunu, müvekkili kuruluş kişilik haklarına yönelen bu saldırının tespitinin gerektiğini, davanın kabulüne ilişkin kararın yayımlatılması gerektiğini beyan ederek, ihtiyati tedbir...
Siber saldırının önlenmesinin güçlüğü karşısında, TTK m.82'de sayılan sebepler kapsamında olduğunun kabulü gerekir. Somut olayda, siber saldırının davacının iradesi dışında gerçekleştiği, dolayısıyla kanunda yazılı sebepler kapsamında olduğu ve davacının basiretli olarak davranmamasının söz konusu olmadığı dikkate alındığında mahkemece verilmiş olan red kararının yerinde olmadığı ve gerekli araştırma yapılmadan karar verildiği anlaşılmıştır. Buna göre mahkemece, davacı şirketin bağlı bulunduğu Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'na müzekkere yazılarak Tebliğ kapsamında gerekli işlemlerin ifası ve mevcut ise davacının e-defter ile beratlarının ikincil örneklerinin Başkanlık sisteminden temininin mümkün olup olmadığının tespitinden sonra değerlendirme yapılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir....
Talep, tespite ilişkin davada ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. HMK' nun 389. maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK' nun 390/3 bendi ile ispat koşulları düzenlenmiş olup buna göre tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır....
Talep, tespite ilişkin davada ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. HMK' nun 389. maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK' nun 390/3 bendi ile ispat koşulları düzenlenmiş olup buna göre tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır....
İdare Mahkemesi'nin 2022/122 esas sayılı dosyasında da iptal davası açtığını, haksız davanın ve tedbir isteminin reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmıştır. 25.maddesinde ise, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı açıklanmış, BK.nun 49. maddesinde ise saldırının yaptırımı düzenlemiştir. Hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin bu iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Daha az üstün olan yararın, daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişi salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamaz. Bu hakkın hukuken korunabilmesi ve yerinde kullanıldığının kabul edilebilmesi için şikayet edilenin cezalandırılmasını veya sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli kanıtların mevcut olması da zorunlu değildir....