Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) DAVA TARİHİ : 09/06/2022 KARAR TARİHİ : 10/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İflas idaresi tarafından muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları mahfuz 390.000,00 TL tazminat alacaklarının reddedilerek sıra cetveline yazılmadığından, icra İflas Kanunun 235.maddesi gereğince kayıt kabul davasının kabulüne, Müflis S.S. Elit Gönülkent Konut Yapı Kooperatifi ile, ...Konut Yapı Kooperatifinin gerçekleştirmiş olduğu muvazaalı ve haksız devirler nedeniyle, kooperatif üyesi müvekkillerinine özgülenen ... İli, Yenimahalle İlçesi Batıkent Semti,1....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı cevabında bedeli paylaşıma konu aracın borçlu tarafından kendisine satıldığını, bir müddet sonra geri alındığını ve arada düzenlenen sözleşme gereği satış bedelinin bir kısmının nakit olarak ödenip, kalanı için icra takibi yapılarak araç üzerine teminat maksatlı haciz konulduğunu; muvazaalı bir durum bulunmadığını ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı vekili davacının alacağının da muvazaalı olduğunu; müvekkili ile borçlunun, borcun verildiği tarihte ortak olmayıp, sonradan ortak olduklarını, takibin daha sonra yapıldığını; borçlunun alacaklı vekili hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, meskeniyet iddiası ileri sürdüğünü, menfi tesbit davası açtığını, bedelsiz kalmış senedi takibe koymaktan suç duyurusunda bulunduğunu ancak bu konuda takipsizlik kararı verildiğini; davalı ile borçlu arasındaki bu işlemlerden de alacağın gerçek olduğunun anlaşıldığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

        Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün kural olarak davalı alacaklı üzerinde olduğu, dosyaya sunulan belgeler ile davalı ...'ın dava dışı borçludan olan alacağının muvazaalı olmadığı, gerçek bir alacağa ilişkin olduğu, bu sebeple davacının iddiasının kanıtlanamadığı, aksine davalının muvazaa iddiasını usulüne uygun delillerle çürüttüğü, davacı birliğin alacağının kamu alacağı olmaması nedeniyle kamu alacağı niteliğinde olan davalı ...'nin alacağından önce yer alması yönündeki davacı iddialarına itibar edilmediği gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 15.06.2016 tarih ve 2016/3411 E., 3660 K....

          Dava, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır. Muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir. Diğer anlatımla, muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı olduğu ileri sürülen alacağın, kendisinden mal kaçırıldığı iddia edilen alacaktan daha sonra veya yakın tarihlerde doğmuş olması, diğer anlatımla kural olarak muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; " ....Dava, muvazaa nedeniyle sıra cetveline itiraz davasıdır. Bilindiği üzere muvazaa nedenine dayalı olarak açılan sıra cetveline itiraz davalarında ispat külfeti, davalı alacaklıdadır. Bu husus Kayseri BAM 6. Hukuk Dairesinin 2022/2079 Esas - 2022/1836 Karar sayılı ilamında "Muvazaa hukuki nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü, davalı alacaklıdadır. Davalı alacaklı, alacağının, gerçek bir alacak olduğunu, birbirini teyit eden ve takipten önce düzenlenmiş usulüne uygun delillerle ispatlamalıdır." şeklinde belirtilmiştir. Somut olayda davalı, dava dilekçesi bildirmemiştir. 6100 s. Hukuk Muhakemeleri Kanunu 128. Maddesi gereğince cevap dilekçesi bildirmemiş olan davalının, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacağı belirtilmiştir, ancak, bununla birlikte ispata yarar delil sunulmamıştır....

            İcra Müdürlüğü'nün 2015/31804 esas sayılı takip dosyası, davaya konu sıra cetveli, takiplere dayanak çek ve bono fotokopileri ve tüm dosya kapsamı HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, muvazaa iddiasına dayalı Sıra Cetveline İtiraz davasıdır. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır....

            Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır. Muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı olduğu ileri sürülen alacağın, kendisinden mal kaçırıldığı iddia edilen alacaktan daha sonra doğmuş olması, diğer anlatımla kural olarak muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir. Daha önce doğan alacak, daha sonra doğan alacak için muvazaa oluşturamaz. Takip işlemlerinin hızlandırılması, İİK’nın 20. maddesi uyarınca sürelerden feragat ve haczin borçlunun beyanı üzerine konulması, tek başına muvazaayı gösteren vakıalar değildir. Muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü, davalı alacaklıdadır....

            Dava, İcra ve İflas Kanunun 142.maddesi gereğince, muvazaa iddiasına dayanan sıra cetveline itiraz davasıdır. İİK 141.maddesi gereğince düzenlenen sıra cetvelinin birer sureti icra dairesi tarafından ilgililere tebliğ edilir. Sıra cetvelinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde ilgililer alacağın esas ve miktarına yönelik olarak itirazlarını genel mahkemede dava yoluyla, sadece sıraya yönelik itirazlarını ise icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürebilirler. Görev yönünden resen yapılan incelemede; somut olayda davacı tarafından, davalı alacağının muvazaalı olduğu iddiası ile esasına yönelik itiraz edildiğinden, davanın görevli mahkemede açıldığı belirlenmiştir. Sıra cetveline itiraz davalarında dava açma süresi, İİK 142/1.fıkrası gereğince cetvelin tebliğinden itibaren 7 gündür. Bu süre, hak düşürücü süre olduğundan taraflarca ileri sürülmese dahi resen nazara alınması gerekmektedir. Dosya kapsamında Bakırköy 14....

            Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat külfetinin davalıya ait olduğu, ancak davalı vekili tarafından söz konusu borç ilişkisini ispata yarar herhangi bir yazılı belgenin ellerinde bulunmadığının beyan edildiği gerekçesiyle davalı ... yönünden davanın kabulüne, diğer davalı ... yönünden ise davada hasım olarak gösterilemeyecek olması sebebiyle husumetten reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ...'in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. 2) Davacı vekili ile davalı ...'in temyiz itirazları yönünden; Dava, sıra cetveline itiraza ilişkindir....

              UYAP Entegrasyonu